hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Alpaslan Akkuş Alpaslan Akkuş

    Haklıyız, kazanamıyoruz…

    30.06.2014 Pazartesi | 11:15Son Güncelleme:

    Maşallah dediğimizin yaşam süresi kısalıyor. İnsan bazen kendini mahallede kimin çocuğunu sevse hasta eden Melahat Teyze’ye benzetiyor. Şili’den sonra Meksika da düştü. Üstelik bu düşmeler öyle sıradan düşmek de değil. Hep son dakikalar hep son dakikalar.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    2006 Almanya Dünya Kupası’nda Leipzig’de Hollanda Sırbistan maçına gitmiştim. Güzel adamlar bu Portakalsporlular. Hep gülüp eğleniyorlar, mesele çıkarmak gibi bir dertleri yok. Hüp Holand Hüp, diye zıplıyorlar sadece. O sene çok umutlular. Enfes bir nesil yakalamışlar. İleride Robben ve Kuyt diye iki pır pır çocuk var. Zaten golü de Robben olan atıyor ama maç berbat geçiyor. Takım daha çok tecrübesiz. Sonra bir Hollanda geleneği olarak erken turlarda veda.

    İşte o takım 8 yıl sonra aynı temelle sahaya çıktı Brezilya’da. Sağına soluna barok dokunuşlar, mozaik yerine lamine parke, mutfak salon arası küçük bir pencere açılmış, ama temel ve ana bina yapısı duruyor.

    Yinne Robben koşuyor zorluyor. Herkes İspanya destanından sonra galiba bu sene olacak dedi ama turlar ilerledikçe portakalın otomatiği bozulmaya başladı. Karşılarında da sağlam alan savunması yapan bir takım olunca elleri kolları bağlandı. Dos Santos attıktan sonra o kadar yaslanmasalar belki de çeyrek final eşleşmelerinde Meksika’nın adı yazılacaktı.

    Aztekler hızlı çıkamayınca Robben Bayern Münih inadıyla yüklendi. Sanırsın kulübeye Ersun Yanal geldi. Top sürekli Kuyt’a şişirildi. Sonunda biri oldu. Snejider atınca sanki ikincinin de geleceği belli oldu. Ve bu turnuvanın en belirgin iki özelliği devreye girdi. Biri son dakikalar, diğeri hakem.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Penaltı yanlış karardı ama Robben bu zaferi fazlasıyla hak etmişti. Huntelaar attı, Ochoa efsanesi bu turnuva için bitti. Brezilya’ya karşı 120’de topu direkten dönen Şili’den sonra ilk turda coşkusuyla, hocasıyla, beraberlik yeterken bile ilerde baskısıyla bize büyük heyecanlar yaşatan Sanchez’in çocukları da aramızdan ayrıldı. Çünkü lig usulü maçlardan elemeli aşamaya gelince damarlarda kan yerine stres dolaşmaya başladı. Bundan sonra mucize takımlarının işi daha zor.

    Son mucize Kosta Rika

    Kosta Rika için de aynısı oldu. Karşılarında kendileri gibi ilk turu geçmesi bile sürpriz olarak görülen Yunanistan vardı aslında. Ama oyunları giderek oturuyordu. Katı savunmaya Fildişi maçıyla birlikte gerektiğinde rakip alana yerleşme özelliğini de eklemişlerdi.

    Campbell ve Ruiz üzerinden hücum eden Kosta Rika için aynı anda 5 yıldızlı takımlara bile deli gömleği giydirebilen bu savunmayla baş edebilmesi kolay değildi.

    Muhtemelen dünya bahis sitelerinde yüzde 80 oranında ilk yarı berabere kuponu oynandı. 45 dakika golsüz bittiğinde şaşıran yoktu. Oysa sanılandan daha fazla gol pozisyonu vardı sahada. İkinci yarı İtalya’yı yıkan kaptan Ruiz şahane bir plaseyle topu Rodos’un alt köşesine bıraktı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Maç böyle bitebilirdi. Yunan atakları da cılızdan halliceydi. Ama tecrübe işte. Kosta Rika iki anlamsız sarı kartı takip eden kırmızıyla 10 kişi kaldı. Sonrasındaki oyun 11’e 10 değil de 15’e 5 gibiydi. Kosta Rika kapalı savunma yaptı.

    Yunanistan neredeyse mahallede forvet oynayan çocukları bile sahaya sürdü. O gölün yine son dakikada geleceği Kosta Rika sona üç kala hücum ederken taç çizgisi kenarında top geveleyince belli oldu. Gol atma şansını sadece duran topa bırakan takım ceza sahası çizgisinin yanındaki serbest vuruşta kaleyi yoklayabilmeliydi. Bu cesareti göstermeyen hiçbir takımı futbol affetmezdi. Etmedi. Yunanistan 6 forvetle oynarken golü savunmacıyla attı. O derece ceza sahasındaydılar.

    Onların da gücü bu kadardı. Uzatmalar göstermelik baskı ve 10 kişinin destanlaşan direnişiyle geçti. Penaltılarda mutlaka bir yıldız kaçırırdı. O da sekmedi. Ege’nin her iki kıyısının kahramanı Gekas kaçırdı, komşu yıkıldı.

    İlk turun üç güzel takımından ikisi gitti biri turu geçti. Şimdi sırada iki Avrupa devi var. Bu turun sürprize en kapalı akşamı gibi duruyor. Almanya Cezayir’i, Fransa da bu formuyla Nijerya’yı rahat geçecek gibi görünüyor. Biz bu kez Avrupalılara Maşallah diyelim, bakalım kaç gün yaşayacaklar…

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Miguel Herrera kendini kaybetti