hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Ayşe Yonca Baltaoğlu Ayşe Yonca Baltaoğlu

    Markanız için 8 Adımda Sosyal Medya

    09.11.2015 Pazartesi | 14:51Son Güncelleme:

    İnternette, sosyal medyada her şey inanılmaz bir hızla güncelleniyor ve değişiyor. Sosyal medyada markanız için dün işe yarayan paylaşımlarınız, bugün etkisiz kalabiliyor. Çünkü sosyal medya süreç temelli bir ortam. Bir sabah kalktığınızda bildiğiniz kurallar trendler değişmiş, akmış olabiliyor. Yeni jenerasyon "ichoose" tüketeceği içeriği seçme hakkına sahip. Herkes paylaşıyor, sadece fikir değil enerji paylaşıyor. Artık her şeyi o kadar kolay kabul etmiyorlar. Dünyayı anlamanın yolu kullanıcıları anlamaktan geçiyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Markaların en yoğun olarak iletişim yaptığı mecralar tabii ki Twitter ve Facebook. Fakat, radarınızda olması gereken, çok hızlı şekilde yükselen yeni yerler de var. Bunları ıskalamamak gerekiyor. Eğer markanızı bu yeni mecralarda doğru konumlayabilirseniz farklılaşacağınız özel bir alanı sahiplenmiş olabilirsiniz. Çünkü, insanların dikkatini markanıza çekmeniz gerek, ilgiyi, sevgiyi, takibi satın alamazsınız. Markanız için sosyal medyada her zaman şunu düşünmeniz lazım; insanlar nerede zaman geçiriyor? Yeni yerler keşfetmek lazım. Hayat cesurları sever.

    Mesela yurtdışında çoğu e-ticaret şirketi en fazla satışını Pinterest’ten elde ediyor. Yine takı, ayakkabı, giyim alanlarında çalışan çoğu moda markası Instagram’ı ana mecra olarak seçtiler bile. Bağımsız tasarımcıların da ana akım satış kanalı yine Instagram oldu. Instagram kullanan kadınların 51% i Instagram üzerinden alışveriş yapıyor. (Kaynak: Digital Age Summit 2015)

    Instagram, Wine, Tumblr, Periscope, Pinterest, Swarm,  gibi yükselen mecraları inceleyip, markanıza uygun olanlarda var olmalısınız. Fakat en önemlisi burada sürekli içerik üretecek bu mecrayı yönetecek bir ekibiniz/ kişiniz var ise bu mecraya girmelisiniz. Örneğin, marka olarak Instagram’da olacak iseniz gerçekten kaliteli görsel içerik paylaşmalısınız. Buna kaliteli sözel içerik de eşlik etmeli. Eğer bu yeni mecrada canlı yaşayan bir hesap oluşturamayacak iseniz marka olarak burada hiç olmayın daha iyi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yeni mecralar yeni iş yapma şekillerini de doğurdu. Instagram’da marka için yapacağı paylaşıma 15,000 dolar alan moda blogger’ları var. Örneğin weworewhat. 1Milyon takipçisi var. Marka açısından bu şekilde yani blogger kullanarak hedef kitleye reklam yapmış olmak hem de doğal bir yöntemle reklam yapmış olmak gayet efektif.  Kullanıcılar da bu durumdan rahatsız olmuyorlar. Çünkü bu marka/ürün takipçiyle/hedef kitleyle samimi ve göze batmadan iletişime geçmiş oluyor. Marka ürününü hedef kitleye rahat ve samimi bir şekilde sunmuş oluyor. Daha ne olsun?

    Rakamlarla bakacak olursak; Türkiye’de her gün 26 milyondan fazla kişi  Facebook’a giriyor. 2012-2014 arasında mobil video izleme oranı 534% büyüdü. Kullanıcılar her 5 dakikanın 1 dakikasını Facebook ya da Instagram’da sosyal medyada geçiriyor. Markalar açıısndan kişiselleştirilmiş mesajlarla tüketiciye ulaşmak önemli. Kişiyi adıyla çağırıyorgibi yakalamak gerek.  (Ice Bucket Challenge’ın elde ettiği başarı: 440 milyon insan, 17 milyon video) Dünyada her gün Facebook üzerinden video izlenme sayısı yaklaşık 4 milyar video. Video reklamlarının Facebook üzerinden yakaladıkları erişim TV’nin 9 kat üzerinde. (Kaynak: Digital Age Summit 2015)

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    1 - Gündemi ıskalamayın, mutlaka şimdiyi bu anı yakalayın!

    Sosyal medya çok şimdiye odaklı, bugünü yaşıyor ve gündemle besleniyor. Aynı şekilde biz sosyal medya iletişim mesajlarımızı haftalar öncesinden hazırlayamayız. Sosyal medya yönetimi daha çok televizyonların genel yayın yönetmenliğine benzedi. Gündeme göre mesajlarımızı kişiselleştirmeli, gündemi yaratıcı şekilde işleyen mesajlar geliştirmeliyiz. Sosyal medyada markanız hakkında konuşturmak için farklı olanı yapmak, herkesin bildiklerinin dışına çıkmak gerek. “İnsanlara gerçek anlamda ulaşabiliyor muyuz?”,“Onlara ne sunuyoruz”, “Kafalarında ne kalacak” sorularını yanıtlamak çok önemli.

    Sosyal medyada  bir şirketin ortaya koyacağı içerik, yalnızca kampanyaları ile sınırlı olmamalı. İçerikler size özgü, samimi ve nitelikli olmalıdır. Bir fayda sağlamalıdır. Belki de zaman zaman komik içerikler videolar olmalıdır. İçerikler paylaşılabilir olmalıdır. Marka samimiyetini sağlamanın en temel yollarından biri de budur.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

     

    2- Yazmak yetmez, içeriğinizi göstermeniz şart !

    Sosyal medyada görsel ile yapılan paylaşımlar 3,5 4 katına varan oranlarda daha çok geri dönüş sağlıyor. Foto galeriler videolar çok daha fazla izleniyor. Mesajınızın duyulması paylaşılması beğenilmesi için mutlaka uygun bir görsel içerik ile beraber paylaşılması gerek. Fakat öncelikle markanızın görsel dilini oluşturmuş olmanız gerek. Çünkü, markanızın kimliğine uygun aynı dilde görseller kullanmalısınız. İçerik ile uygun onu destekleyen görseller olmalı. Marka için kurumsal kimlik kadar look&feel de önemlidir. Seçeceğiniz görsel stiliyle markanıza özel bir dünya yaratmış olmalısınız. İnsanların güzel hikâyeler dinlemelerini sağlayın. Fikrinizin viral olması için mutlaka  insanlara dokunan bir yönü olmasını gerektiğini hatırlayın. İçerik kralsa, görsel içerik krallıktır.

     

    3- Çok ekranlı olun, markanızı tek ekrana hapis etmeyin !

    Ekranlarla olan ilişkilerimiz değişti. Yeni arayüz deneyimleri daha daha serbest, daha özgür daha kişisel bir iletişim demek. Müşterilerimiz sosyal medyada mesajlarımızı daha çok nereden görüyor biliyor musunuz? mobil tarayıcılardan, cep telefonlarından…burada dikkat edilmesi gereken şey mobil kişinin sabırsız olduğudur. Çünkü okuma okuma süreleri daha kısa. Markanızdan eğlenceli ve görsel içerik bekliyorlar.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Beş kişiden dördü uyandığında ilk 15 dk. telefonunu kontrol ediyor. Günde ortalama 150 kez telefonlarımızı kontrol ediyoruz. Kullanıcıların 75% i tuvalete telefonla gidiyor. Günde ortalama 64 milyar whatsapp mesajı gönderiliyor.(Kaynak: Digital Age Summit 2015)

    Son olarak, bu yeni dünyada ölçümlemeye de dikkat edin...Artık kullanıcılar farklı cihazlarla deneyimini tamamlıyor. Cep telefonu ve tabletlerin ağırlığını oluşturan iOS ve Android işletim sistemleriyle sınırlı kalmayıp Windows Mobil 8, Blackberry, Bada gibi sistemler için de uygulamalar geliştirebiliyorsanız süper olur. O platformda kaç kişi değil kimin olduğu önemli…Mevcut uygulamalarınızı sosyal medya ile etkileşimi yüksek ve kullanıcı platformlar haline getirmek için sürekli güncelleme yapmalısınız. Mobil bir markanın müşterilerine en fazla yaklaşabileceği bir yer, hakkını verin yeterince yatırım yapın.Tabletlere ayrı bir parantez açmak lazım. iPod, iPhone derken bugüne kadar 1 milyon kullanıcıya en hızlı ulaşan teknolojik alet iPad oldu. Buradaki yükseliş ivmesi tabletlerin artık yeni kitap/dergi/gazete formatı olacağını çok net gösteriyor bize. Başka ne var? API’ler var. Twitter, Facebook ve bilumum başka sosyal kaynaktan filtreler kullanarak içerik derlemenizi ve sunmanızı sağlayan bağlantı noktaları yani.

    4- Kolay okunan, kolay paylaşılan içerikler paylaşın !

    “Sosyal medya hakkında bilmediğiniz 10 şey”, “Hangi çikolatasınız?” gibi içerikler çok okunuyor kolay anlaşılıyor hem de çok fazla paylaşılıyor. Çünkü, eğlenceliler. Fayda sunuyorlar. Bu noktadan bakacak olursak, paralel kurgu olarak markalı içeriklerin ve marka mesajlarının da daha samimi hatta daha komik, daha yaratıcı hale gelmesi mümkün. En iyi pazarlama, “pazarlama” gibi hissedilmeyen pazarlamadır. Tek defalık sansasyon etkisi yaratmaya çalışmayın. 100 metre koşmuyoruz, bu bir maraton.

    5- Markalı sitenizi mutlaka sosyal medya ile etkileşimli hale getirin, optimize edin !

    Artık markaların web siteleri de bir sosyal medya haline geldi. Çünkü, çoğu markanın web sitesinde beğen, paylaş, yorum yap, izle, pinle vb. butonlarını görebiliyoruz. Markalı web siteleniz eğer hala sosyal medya ile etkileşimli değilse, optimize etmeye başlamalısınız. Artık web sitelerinin sosyal medya performanslarını arttıran teknolojiler eklentiler var. Hem de bunlardan sitenize trafik çekmek de mümkün. Facebook Opengraph taglari, Pinterest Rich Pin, Twitter Card gibi…Hemen kullanmaya başlayın.

     

    6- Markanız sosyal medyada yaptığı müşteri hizmetleri iletişimini kuvvetlendirin !

    Sosyal medyanın hayatımıza girdiği ilk başlarda çoğu marka müşteri hizmetleri servisini sosyal medyaya kaydırdı. Bazı markalar, müşterilerini sosyal medyadan tanımaya çalıştı, anketler yaptı, sorular sordu, data topladı. Bazıları sosyal medyadan gelen mesajlara cevap vermek için özel servisler kurdular. Fakat bugün bakacak olursak sosyal medyada şikayetlere yanıt vermek  genel olarak hala yetersiz diyebiliriz. Çünkü, kritik başarı faktörü olarak, sosyal medyada sizin iletişimizi yapan kişinin yetenekleri bilgisi çok belirleyici. Bir sosyal medya yöneticisi sürekli olarak, müşterilerle iletişim halinde olmak zorunda. Bu kişinin eli kaleme yatkın olmalı, görsel ve grafik tasarım konusunda bilgi sahibi olmalı. Cevapları mesajları uygun görsellerle desteklemeli. Markayı gerçekten tanıyan ve benimseyebilen biri olmalı. Markanın ürünlerine ve hizmetlerine hakim olmalı. İçerik pazarlamasına hakim olmalı. Sosyal mecra reklamları üzerine deneyimli en azından aşina olmalı. En önemlisi markanın iletişimini insanileştirmek markaya büyük fayda sağlıyor. Dinlemek gerçekten çok önemli. Sosyal medyada marka için yapılan negatif yorum ve paylaşımın maliyeti çok yüksek. Çünkü, bu yorum hızla yayılıyor. Kişiler eleştirilen markadan kaçınıyor. Neden? Çünkü, insanlar arkadaşlarına güveniyor. Sosyal medyada insanların dikkatini tekrar kazanmanın maliyeti ise çok daha fazla.

    7- Sosyal medyada markanız için en yeni ve en etkin reklam türü artık kısa videolardır, hemen deneyin !

    İnternet üzerinde biricik içerik formatı video. İnternet’te video paylaşımları her yıl %40 büyüyor. Bu da videonun görselin önemini daha da artırıyor. En büyük yanılgı ve yapılan yanlış, TV reklamlarını internette aynen yayınlamak. Oysa bu yapılan en büyük yanlış. Video ne kadar yaratıcı ve özgün olursa, sıcak ve samimi olursa internette o kadar yayılıyor. 

    7-15 saniyelik bu kısa videolar internetin yeni nesil ve en etkili reklam formatıdır diyebiliriz. Video içeriklerinizi etiketlemek ve arama motoru dostu yapmak da bir o kadar önemli. Başka bir deyişle videolarınızı anlamlı biçimde kategorize ederek, kolayca taranabilir ve bulunur kılmalısınız.

    Sosyal medya mecrasının doğası, mikro yayınlar, hızlı, canlı, güncel akışkan

    içerik üzerine kurulu. O zaman markamız için tasarladığımız kampanyalarımız da mikro, hızlı, küçük ve canlı olmalı, buna göre planlanmalı.

     

    8- Sosyal medyada Marka dostlarınızı bulun, mümkünse onlarla özel olarak iletişim kurun!

    Sosyal medyada ilişkiye yatırım yapmalı, önem vermeli ve sürekli bu iletişimi geliştirmeliyiz. Kolay değil, markanız için uzun vadeli stratejik bir yatırım gibi düşünün. Markanız “herkes bizim olsun”, “herkesle konuşayım” huyundan radikal bir şekilde vazgeçmeli. Eğer herkese hitap etmeye çalışırsanız hiç kimseye hitap edemezsiniz. Gerçek marka dostları ile gerçek bir ilişki geliştirmek mümkün. Çünkü, sosyal medya markaların gerçek dostlarıyla tanışmak için büyük fırsatlar sunuyor. En basitinden markanızla ilgili olumlu paylaşım yapmış kişileri sosyal medyada tarayarak özel bir grup yapmak iyi bir fikir olabilir. Marka olarak sosyal medyada tek hesapla varolmamak gerek. Facebook ve Twitter kullanıcısının profilleri farklı. Aynı içeriği tüketmiyorlar. Aynı kişi olsa bile Facebook’taki davranışı ile Twitter’daki davranışı farklı olabiliyor.

     

    Markanız için sosyal medya çalışmalarınızdan iyi sonuç almak istiyorsanız;

    İnsanları gerçekten dinlemeniz gerek. İçeriklerinizin paylaşılabilir olmalı. Takipçilerinize fayda yaratmalısınız, sonuç odaklı ve hızlı olmalısınız. Marka topluluğunuzu geliştirmelisiniz. Bir sosyal medya kriz iletişim planınızın olmalı. Marka olarak sosyal medyada yer alma konusundaki yaklaşımınızı mutlaka çalışanlarınızla çok net bir şekilde paylaşılmalı. Sosyal medyada gelen tepkiler (like/Yorum/RT) takip edilmeli. Bunlar en önemli kriterler diyebiliriz. Özetle "Dijital davranmayın, dijital olun, sosyal olun! Çünkü, marka olarak tüketici davranışını karşılayacağınız dünya artık Sosyal Medya.