hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Uzayda rekabet kızışıyor

    Uzayda rekabet kızışıyor
    expand

    Ticari uzay uçuşu denemelerinde rekabet kızışıyor. Dünya atmosferinin dışına çıkmak için şu anlık kullanılabilen tek teknoloji roketler. Roketlerin yüklerini taşırken dünya atmosferini aşabilmek adına saatte 40.000 km’ye yakın bir hıza çıkmaları gerekiyor. Yükünü bırakan roketse parçalanıp dünyaya geri düşüyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Uzayda rekabet kızışıyor

    İşte parçalanan bu roketler bir daha kullanılmadığı için de ciddi maliyet oluşturuyorlar. Ticari bir iş yapıyorsanız doğal olarak gelir-gider hesaplarınızın da mantıklı olması gerekiyor. Bu maliyeti azaltabilmek adına özellikle ticari uzay şirketleri yeniden kullanılabilir roketler üzerinde çalışıyorlar.

    Tesla Motors’un sahibi ünlü işadamı Elon Musk’un uzay araştırmaları şirketi SpaceX bir süredir bu konuda denemeler yapıyor. NASA’nın Uluslararası Uzay İstasyonuna yük taşıması için onay verdiği tek ticari firma olan SpaceX bugüne kadar yaptığı üç roket iniş denemesinde başarılı olamadı. Okyanus üstünde hazırladığı yüzer piste dönüş yapan roketler, son temasta inişi başaramayıp parçalandılar. Ama başarıya çok uzak değil gibiler.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bu arada sürpriz bir başarı ise başka bir şirketten geldi. Dünyaca ünlü alışveriş sitesi Amazon’un kurucusu Jeff Bezos’un Uzay Araştırmaları şirketi Blue Origin geçtiğimiz hafta içinde tarihi bir başarıya imza attı. Dünya yörüngesine 6 kişi taşımak için tasarlanan “New Shephard” isimli roket test uçuşunda 100 km. yüksekliğe ulaştı ve sadece 8 dakika sonra Doğu Texas’taki kalkış noktasına tekrar başarıyla inmeyi başardı.

    SpaceX’le Blue Origin’in roketleri farklı özelliklere sahip. Blue Origin’in New Shephard ismini taşıyan roketi dünya atmosferiyle uzay arasındaki sınıra, yörüngeye kadar çıkarken, SpaceX’in Falcon 9 roketleri yörüngeyi aşarak uzaya çıkıyor. Bunun için de çok daha yüksek hıza çıkmaları gerekiyor ve çok daha büyük roketler. İnişlerinin de bir o kadar zor olması muhtemel.

    Nitekim SpaceX’in patronu Elon Musk Blue Origin’in başarısının ardından Twitter’dan Jeff Bezos’u tebrik etti ama bir de not ekledi. Elon Musk mesajında “Yörüngeye çıkmakla uzaya çıkmak arasında fark var” diye yazarak kendi roketlerinin çok daha büyük olduğunu ve çok daha yüksek hıza çıktığını dolayısıyla tekrardan iniş gerçekleştirmenin de çok daha zor olduğunu belirtti.

    Ama ne olursa olsun Blue Origin’in başarısı küçümsenemez ve yeniden kullanılabilir roketlerin önünün açılması ve uzay seyahatlerinin maliyetlerinin düşmesi açısından tarihi bir eşik anlamına geliyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Türkiye'de sivil roketçiliğin önüaçıldı

    Dünyada ticari roket çalışmaları hızla devam ederken, ben de Türkiye’de roket konusunda neler oluyor diye merak ettim ve İstanbul Teknik Üniversitesi’ni ziyaret ettim.

    “Pars Roket Grubu” İTÜ’de Uzay ve Uçak Bilimleri Fakültesine bağlı olarak çalışan ve Türkiye’de roketçiliği geliştirmeye çalışan bir öğrenci topluluğu. Gelişmiş dünya ülkeleri uzay çalışmalarına ciddi yatırım yaparken bu genç ekip, “Biz niye yerli roketimizi yapmayalım?” diye kafa yoruyorlar. Grubun üyelerinden Emre Çelikel, Kaan Özen, Gizem Uçuk ve arkadaşları 2010 yılından bu yana faaliyet gösteren toplulukla ciddi başarılara imza atmışlar. 450 sayfalık bir rapor hazırlayarak meclisten roket fırlatabilmek için gerekli yasayı geçirtmeyi başarmış, Türkiye’de sivil roketçiliğin önünü açmış durumdalar. Bu zamana kadar pek çok fırlatma gerçekleştirmişler. 2 defa da Amerika Birleşik Devletleri’nin Utah eyaletinde gerçekleştirilen Üniversitelerarası Roket Mühendisliği yarışmasında Türkiye’yi gururla temsil etmişler.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Aşağıdaki videoda Utah’da gerçekleştirdikleri fırlatmalardan birini izleyebilirsiniz.

    “Roket yapmanın Türkiye’ye ya da sokaktaki insana ne faydası var?” diye sorduğumda Erme Çelikel, Türkiye’nin uydularını uzaya fırlatmak için başka ülkelerin rampalarının ve roketlerinin kullanıldığından ve bunun için de milyonlarca dolar harcama yapıldığından bahsediyor ve “Neden kendi uydumuzu kendimiz fırlatmayalım?” diye soruyor.

    Emre Çelikel kişisel hayalindeyse çıtayı biraz daha yüksek tutuyor ve hayalinin bir gün belki Mars’a, belki de başka bir gezegene Türk bayrağının dikilmesi olduğunu belirtiyor.

    Pars Roket Grubu oldukça maliyetli olan roket çalışmalarını devam ettirebilmek için İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörlüğü’nün yanı sıra ticari kuruluşlardan da zaman zaman destek alıyor ama bu gelirler oldukça sınırlı. Not olarak belirteyim; grubun ciddi anlamda sponsorluk desteğine ihtiyacı var.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Uçaktan uzaya roket

    Yazımı ticari uzay rekabetinin bir diğer ciddi oyuncularından, Virgin Galactic’in yaptığı yeni bir açıklamayla bitireyim. Ünlü iş adamı Richard Branson’ın şirketi Virgin Galactic, yörüngeye uydu fırlatmak için, havayolu şirketi “Virgin Atlantic” firmasının eski uçaklarından birini kullanacaklarını açıkladı. “Cosmic Girl” adlı Boeing 747-400 uçağı 40.000 feet yüksekliğe kadar çıkacak ve bu noktada altına yerleştirilmiş olan roketi serbest bırakacak. Serbest kalan roketse motorlarını çalıştırarak yörüngeyi aşacak.

    Uçaktan roket fırlatan ilk şirket Virgin Galactic olmayacak ama uzaya uydu göndermek isteyen müşterileri için daha ucuz ve kolay bir yol olacağı belirtiliyor.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow