hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Vakıflar Kanunu TBMM'den geçti

    Vakıflar Kanunu TBMMden geçti
    expand

    10'uncu Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in, 9 maddesinin bir kez daha görüşülmesi için Meclis'e iade ettiği Vakıflar Kanunu, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi.

    Kanunun tümünün yapılan açık oylamasına 314 milletvekili katıldı. Oylamada, 242 milletvekili kabul, 72 milletvekili ise ret oyu kullandı.
     
    Bazı değişikliklerle kabul edilen kanuna göre, yeni vakıfların kuruluşunda, amaçlarına göre özgülenecek asgari mal varlığı, her yıl Vakıflar Meclisi'nce belirlenecek.
     
    Yeni vakıflar, vakıf senetlerinde yazılı amaçlarını gerçekleştirmek üzere, Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne beyanda bulunmak şartıyla şube ve temsilcilik açabilecek.
     
    Yabancılar, Türkiye'de hukuki ve fiili mütekabiliyet esasına göre yeni vakıf kurabilecek.
     
    Genel Müdürlük tarafından yapılacak tebligata karşın, yasa uyarınca istenen beyanname, bilgi ve belgeleri zamanında vermeyen, organların vakfiye veya vakıf senedine aykırı olarak toplanmasına neden olan veya gerçeğe aykırı beyanda bulunan vakıf yönetimine, görevden alma yerine 500 YTL idari para cezası verilecek.
     
    Vakıfların mal edinimi
    Vakıflar, izin almadan mal edinebilecek, malları üzerinde her türlü tasarrufta bulunabilecek. Mülhak, cemaat, esnaf ve yeni vakıflara başlangıçta özgülenen mal ve haklar, vakıf yönetiminin başvurusu üzerine, haklı kılan sebepler varsa denetim makamının görüşü alınarak mahkeme kararıyla, sonradan edindikleri mal ve hakları ise bağımsız ekspertiz kuruluşlarınca düzenlenecek rapora dayalı olarak vakıf yetkili organları kanalıyla daha yararlı olanlarıyla değiştirebilecek ve paraya çevrilebilecek.
     
    Kurucularının çoğunluğu yabancı olan vakıfların, taşınmaz mal edinmeleri hakkında, Tapu Kanunu hükümleri uygulanacak.
     
    Amaç değişikliği
    Vakıfların vakfiyelerindeki şartların yerine getirilmesine fiilen veya hukuken imkan kalmaması halinde; vakfedenin iradesine aykırı olmamak kaydıyla mazbut vakıflarda, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün; mülhak, cemaat ve esnaf vakıflarında vakıf yöneticilerinin teklifi üzerine şartları değiştirmeye, hayır şartlarındaki parasal değerleri güncel vakıf gelirlerine uyarlamaya, Vakıflar Meclisi yetkili olacak.
     
     
    AB MEMNUN
    AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn, Vakıflar Kanunu'nun TBMM'de kabul edilmesinin "memnuniyet verici bir adım" olduğunu belirtti.
     
    Rehn, "Kanun metnini incelememiz gerekiyor. Fakat daha önceki taslaklar ve TBMM'deki tartışmalar bu kanunun dini vakıfların işleyişi açısından kritik önemde olduğunu gösteriyor" dedi.
     
    Olli Rehn, Vakıflar Kanunu'nun uygulamada Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve AİHM içtihatlarıyla uyumlu olması gerektiğini ifade etti.
     
    Rehn açıklamasında, "Türkiye'nin hak ve özgürlüklere güvencede ilerleme testi uygulama olacaktır" görüşüne yer verdi.
    Hayrat taşınmazlarının tahsisi

    Genel Müdürlük tarafından değerlendirilemeyen veya işlev verilemeyen hayrat taşınmazlar, fiilen asli niteliğine uygun olarak kullanılıncaya kadar kiraya verilebilecek.
     
    Hayrat taşınmazlar, Genel Müdürlük tarafından işlev verilmek amacıyla vakfiyesinde yazılı hizmetlerde kullanılmak üzere, onarım ve restorasyon karşılığı kamu kurum ve kuruluşlarına veya benzer amaçlı vakıflara veya kamu yararına çalışan derneklere tahsis edilebilecek.
     
    Tahsis edilen taşınmaz, ticari bir faaliyette kullanılamayacak; tahsise aykırı kullanımın tespiti halinde taşınmaz tahliye edilecek. Cemaat vakıflarına ait, kısmen veya tamamen hayrat olarak kullanılmayan taşınmazlar, vakıf yönetiminin talebi durumunda Meclis kararıyla aynı cemaate ait başka bir vakfa tahsis edilebilecek veya vakıf akarına dönüştürülebilecek.
     
    Uluslararası faaliyet
    Vakıflar, vakıf senedinde yer almak kaydıyla, amaç ve faaliyetleri doğrultusunda, uluslararası faaliyet ve işbirliğinde bulunabilecek, yurtdışında şube ve temsilcilik açabilecek, üst kuruluş kurabilecek ve yurtdışında kurulan kuruluşlara üye olabilecek.
     
    Vakıflar, yurtiçi ve yurtdışındaki kişi, kurum ve kuruluşlardan, ayni ve nakdi bağış ve yardım alabilecek, yurtiçi veya yurtdışındaki benzer amaçlı vakıf ve derneklere ayni ve nakdi bağış ve yardımda bulunabilecek. Ancak yurtdışı nakdi yardımlar, banka aracılığıyla alınabilecek.
     
    Şirket kurma
    Vakıflar; amacını gerçekleştirmeye yardımcı olmak ve vakfa gelir temin etmek amacıyla Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne bilgi vermek şartıyla iktisadi işletme ve şirket kurabilecek, kurulmuş şirkete ortak olabilecek.
     
    Şirketler dahil iktisadi işletmelerden elde edilen gelirler, vakfın amacından başka bir amaca tahsis edilemeyecek. Kurucularının çoğunluğu yabancı uyruklu olan vakıfların kurduğu yahut paylarının yarıdan fazlasının bu nevi vakıfların sahip olduğu şirketlerin mal edinmeleri hakkında, aynı vakıfların mal edilmelerini düzenleyen hükümler uygulanacak.
     
    Şirket hisseleri ve hakların, daha yararlı olanları ile değiştirilmesi, paraya çevrilmesi, değerlendirilmesi ve bunlara bağlı her türlü hakkın kullanılması ile ortaklık paylarına bağlı hakların kullanılması, Genel Müdürlük tarafından yürütülecek.
     
    Vakıflar Meclisi
    Vakıflar Meclisi, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün en üst seviyedeki karar organı olarak görev yapacak. Vakıflar Meclisi, Vakıflar Genel Müdürü, 3 genel müdür yardımcısı ve 1'inci hukuk müşaviri olmak üzere 5; vakıf konusunda bilgi ve deneyim sahibi yükseköğretim mezunları arasında Başbakan'ın teklifi üzerine ortak kararnameyle atanacak 5 üye ile yeni vakıflarca seçilecek 3 mülhak ve cemaat vakıflarınca seçilecek 1'er üye olmak üzere toplam 15 üyeden oluşacak.
     
    Vakıflar Genel Müdürü, genel müdür yardımcısı, 1. hukuk müşaviri ile bölge müdürü ortak kararnameyle, rehberlik ve teftiş başkanı ile daire başkanı, genel müdürün teklifi, Başbakan'ın veya görevlendirdiği devlet bakanının onayıyla, diğer personel ise Genel Müdür tarafından atanacak.

    Onaya tepkiler
     
    Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı:
    Kanunun kabulünün ardından teşekkür konuşması yapan Yazıcı TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen Vakıflar Kanunu ile vakıf müessesesinin yeni bir evreye girdiğini söyledi.
     
    Düzenlemeyle ilgili bilgi veren Yazıcı, Yasada, Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesinde "Dış İlişkiler Daire Başkanlığı" kurulmasının öngörüldüğünü anımsatarak, "Bundan böyle Kosova'da, Sırbistan'da, Bosna Hersek'te, Bulgaristan'da, Yunanistan'da, Suriye'de, Cezayir'de, nerede bir ecdat vakıf eseri varsa, bunlar bu daire başkanlığı, yani Türkiye tarafından restore edilecek, bakım ve onarımı yapılacaktır. Bu Yüce Meclis, bununla tarihe not düşmüştür. Ben de Meclis'in önünde saygıyla eğiliyorum" dedi.
     
    Türkiye'de kimsenin kuşku ve şüphesi olmaması gereğine işaret eden Yazıcı, "Türkiye'de her konuda hakkı, hukuku gözeten, duyarlı Cumhuriyet hükümeti vardır. Bu Hükümetin tek hedefi, hiçbir ayrım yapmadan herkese hizmet vermektir" diye konuştu.
     
    MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır:
    Şandır, sözün sonuna gelindiğini belirterek, yaklaşık 20 günden beri süren görüşmelerde parti olarak iktidara her türlü uyarıyı yaptıklarını söyledi.
     
    "Bu ısrar ve inat niye? Bu yasayla, ülkenin ve milletin hangi sorununu çözeceksiniz" diyen Şandır, yapılan düzenlemenin ülke ve millet için olmadığını, AB ve ABD'nin istemesi nedeniyle çıkarıldığını savundu.
     
    Şandır, "Bu yasa bize göre masum bir yasa değil, Türk milletinin egemenlik ve bağımsızlığına açık bir saldırıdır. Lozan'a, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne ve Anayasa'ya aykırıdır. Bu siyasi bir karardır, sonuçları da siyasi olacaktır. Bu yasa, Osmanlı İmparatorluğu'nun parçalanma ve yıkımının bir benzerini hazırlayan ihanet yasasıdır" diye konuştu.
     
    Sürecin 2002 yılında çıkarılan yasayla başladığını ve "Türk milletinin bu filmi daha önce gördüğünü" ifade eden Şandır, "Bu kadar geniş özgürlükleri Lozan'ı ihlal etmeden veremezsiniz" görüşünü savundu.
     
    Şandır, yasanın, "Türkiye'nin ve Türk milletinin geleceğini kaosa iteceğini" ileri sürerek, "Bu yasa şimdi çıktı ama iktidar olduğumuzda bu yasayı olması gerektiği şekle döndürecek ve iptal edeceğiz" dedi.
     
    GÖRÜŞMELERDEN...
     
    Bu arada Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç, yasa tasarısının "Patrikhane'nin danışmanı tarafından hazırlandığını" ileri sürdü.
     
    Görüşmeler sırasında yasanın, "Vakıflar meclisinin oluşumunu" düzenleyen 41'inci maddesi üzerinde MHP ve CHP'li milletvekilleri ile Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç tarafından verilen önergeler işleme konuldu.
     
    Maddenin, "Anayasa'ya aykırı"olduğu gerekçesiyle metinden çıkarılması için verdiği öneri üzerinde konuşan Genç, yasanın, "Patrikhane'nin danışmanı tarafından hazırlandığını" iddia etti.
     
    Genç, Türkiye'deki Rum, Ermeni, Musevilerin değil, emperyalist ülkelerin "Türkiye'yi parçalamaya dönük bakış açılarının sorun olduğunu" söyledi.
     
    Kendisinin ülke çıkarlarını savunduğu için hükümetin bir bakanı tarafından "yabancı unsur" olarak ilan edildiğini ifade eden Genç, "Bu yasa çıkarılırsa bizi AB'ye mi alacaklar. Eğer öyleyse, yasanın yürürlüğünü AB üyeliğine kadar erteleyelim" dedi.
     
    Genç, "en vahşiyane cinayet" olarak tanımladığı yasanın çıkarılmaması gerektiğini, çünkü çıktıktan sonra bir şey yapılamayacağını söyledi.
     
    "Hükümetin ihmali var"
     
    CHP Mersin Milletvekili İsa Gök de aynı içerikteki önergesi üzerinde konuşurken, Fener Rum Erkek Lisesi Vakfı'nın AİHM'de açtığı ve 900 bin euro tazminat kararı verildiği davada hükümetin ihmali olduğunu ileri sürdü.
     
    Hükümetin kararı "temyize götürmeyerek" ve "kabul edilebilirlik durumunu kullanmayarak" iki kez ihmali olduğunu savunan Gök, bu paranın Hazine'ye verilmesi gerektiğini söyledi.
     
    Vakfın mal edinmesiyle ilgili verilen iki tapunun 1992 yılında iptal edildiğini belirten Gök, AİHM'in kararının da bu duruma dayandığını anlattı.
     
    AKP'den tepki
     
    Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Gök'ün konuşmasının ardından açıklama yapmak için oturduğu yerden söz istedi. Kamer Genç'in, böyle bir usulün olmadığını söylemesine, AK Parti'li milletvekilleri tepki gösterdi.
     
    Yerinden kalkarak Genç'in yanına gitmek isteyen AK Parti Çanakkale Milletvekili Mehmet Daniş'i, AK Parti Trabzon Milletvekili Asım Aykan ile Sivas Milletvekili Selami Uzun engelledi.
     
    Konuşma yapmak üzere kürsüye gelen Yazıcı, hükümet olarak her işte ölçütlerinin hukuk olduğunu belirterek, yasanın da bu ölçütlere göre hazırlandığını söyledi. "Kem söz, sahibine aittir" diyen Yazıcı, yasada Fener Rum Patrikhanesi ya da Ruhban Okulu ile ilgili bir düzenleme olmadığını kaydetti.
     
    Yazıcı'nın, "kem söz sahibine aittir" sözüyle kendisine sataşıldığını bildiren Gök'ün söz talebini reddeden Başkanvekili Meral Akşener, "Sizin konuşmanızı dinledim, vahşiyane şeklinde bir tabiriniz olmadı" dedi. Bu sözü söyleyen Kamer Genç'in, söz isteyerek, "Hükümetin kem sözü nasıl hak etiğini göstermek istiyorum" demesi, Genel Kurul'da gülüşmelere neden oldu.
     
    "1 Mart tezkeresi" örneği
     
    CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek de önerge üzerinde yaptığı konuşmada, yasayı 1 Mart tezkeresine benzetti.
     
    Vakıflar Yasası'nın 1 Mart tezkeresi kadar önemli olduğunu belirten Dibek, "1 Mart tezkeresine 'hayır' diyen o duyarlı arkadaşlar bu yasaya da hayır diyebilmeli" dedi.
     
    MHP Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz da önergeyle ilgili olarak Lozan Anlaşması'na aykırı bir düzenleme yapıldığını, mütekabiliyet ilkesinin ayaklar altına alındığını ileri sürdü.
     
    Yasanın AB tarafından istendiğini savunan Korkmaz, "Batı'ya bu kadar teslimiyetçi tavır içinde olursanız, korkarım bunun arkasından soykırım ve Kıbrıs ile ilgili iddialar gelecektir. Tüm gelecek taleplerini sorgusuz sualsiz yerine mi getireceksiniz? Seçmenlerinize sorun, onlar kilise vakıflarını ihya edesiniz diye mi size oy verdi?" dedi.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow