hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "Kayseri zanlısı"na güvenlik nakli

    Kayseri zanlısına güvenlik nakli
    expand

    Kayseri'de kayıp üç çocuk cinayetiyle ilgili olarak tutuklanan U.V.G. güvenlik nedeniyle, dün gece Ankara Sincan F Tipi Cezaevi'ne nakledildi. Zanlının Yozgat'taki ailesi ise tedirgin ve şokta. Ailesinin yaşadığı köyde geniş güvenlik önlemleri alındı.

    Olaydan 1.5 yıl sonra yakalanan U.V.G'nin suçunu itiraf etmesiyle, öldürülen Dilruba ve Ahmet Tuna Tekin kardeşler ile Türkan Ay'ın cesedi, Yozgat'ın Çayıralan İlçesi yakınlarındaki gölet kenarında üst üste gömüldükleri çukurda bulunmuştu.

    Cinayet şüphelisi olarak yakalanan U.V.G, tutuklanarak Kayseri Kapalı Cezaevi'ne konuldu.

    Cezaevinde tecrit bölümünde iki yataklı odada tek başına tutulan ve infaz koruma memurlarınca sürekli gözetim altında olan cinayet şüphelisinin demir parmaklıkların ardına konulmadan önce çevresine, "Her şey bir anda oldu. Çok pişmanım" dediği öğrenildi.

    U.V.G, dün saat 21.00 sıralarında güvenlik nedeniyle jandarma aracıyla, polis eskortu eşliğinde Ankara F Tipi Cezaevi'ne nakledildi.

    Savcılıkta iki kez "Pişmanım" dedi

    Protesto eylemi iptalU.V.G'nin tutuklanmasının ardından, çocukları öldürülen Tekin ve Ay ailelerinin öncülüğünde yapılmak istenen eylem de, tutuklunun Ankara'ya sevkedilmesi nedeniyle iptal edildi. Sosyal paylaşım sitesi aracılığıyla duyurulan eylem iptal edilmeseydi, önümüzdeki cumartesi günü Cumhuriyet Meydanı'ndan Kayseri Cezaevi'ne kadar uzanan 4 kilometrelik güzergahta protesto yürüyüşü yapılıp, cezaevi kapısına siyah çelenk bırakılacaktı.
    Cinayet şüphelisi U.V.G'nin tutuklanmadan önce Cumhuriyet Savcılığı'nda 4 saat süren sorgusu sırasında son derece sakin olduğu, tüm soruları tek tek yanıtladığı ve iki kez pişman olduğunu tekrarladığı bildirildi.

    Bu arada Adalet Bakanı Ahmet Kahraman, şüpheli U.V.G'nin tutuklanmasının ardından Kayseri Cumhuriyet Savcılığını arayıp, konuyla ilgili bilgi aldı.

    "Bizi enayi yerine koymuş..."

    Leyla Tekin çocuklarla ilgili tüm haberleri gazete ve televizyondan öğrendiklerini, şu ana kadar kendilerine bir psikolog gönderilmediğini, acı haberi de medyadan öğrenmelerinin kendisini üzdüğünü belirtti.

    Anne Tekin, "Çocuklarımızı aradığımız o günlerde, katilin oturduğu apartmana da gittik. Daha sonra o adamın katil olduğu belli olduktan sonra ve cinayeti bize 200 metre uzaklıktaki bekar oturduğu evde işlediğini öğrendikten sonra oraya yeniden gittik. Kapıda sivil polisler vardı. İçeri giremedik ama dışardan çocuklarımızın öldürüldüğü evi gördük. Keşke kayıp aramada bu 24 saat geçmesi gerektiği uygulaması olmasaydı da çocuklarımız bayram şekeri toplamaya çıkıp, kayboldukları gün hemen aransaydı ve cesetlerine ulaşılsaydı. 18 ay boşu boşuna bekledik" dedi.

    "Katilin, biz üzüntü ve acıyı yaşarken enayi yerine koyduğunu düşünüyorum" diyen Tekin, "Çünkü sürekli bizi izlemiş ve durumumuza bakıp adeta dalga geçmiş. Gözümüze baka baka buralarda barınmış. Biz feryat içinde sokak sokak, ev ev bağıra bağıra gezerken, o bizi izlemiş. Belki de kendisiyle karşılaştık. Ben katilin anne ve babasına da acıyorum. Katili alıp kendi elimizle halletmeliyiz. Devlet katili bize versin" diye konuştu.

    Bugün toprağa verilecekler

    Vahşice öldürülen Dilruba ve Ahmet Tuna Tekin kardeşler ile Türkan Ay'ın cenazeleri bugün ikindi namazının ardından toprağa verilecek.



    Talas Belediyesince hazırlanan mezarların taşlarına çocukların ölüm tarihi olarak kayboldukları gün olan 21.09.2009 tarihi yazıldı.

    Cenazelerin bugün toprağa verileceğinin paylaşım sitesinden duyurulmasının ardından, vatandaşlar da taziye çadırının önünde toplanmaya başladı.

    Cinayet şüphelisi Uğur Veli Gülışık'ın önce tecavüz edip ardından bıçaklayarak öldürdüğü Türkan Ay'ın cenaze namazı ise yine ikindi namazının ardından kent merkezinde Cami Kebir'de kılanacak. Türkan Ay, Şehir Mezarlığı'nda toprağa verilecek.

    Katil zanlısının ailesi tedirgin

    Katil zanlısının Yozgat'ta yaşayan ailesi de gelebilecek tepkilerden dolayı tedirgin. U.V.G'nin babası Ahmet G. ve annesi Fatma G. hala yaşananların şokunu yaşıyor.

    Yakınları, "Olaydan sonra telefonlarını ve evlerinin kapılarını kapattılar. Kimseyle görüşmüyorlar, basın mensuplarının görüşme taleplerini de kabul etmiyorlar. Bütün köylüler de evlerine kapandı. Kimse kimseye gitmiyor. Olay acı, keşke olmasaydı. U.V'nin böyle bir şey yaptığını duyunca şok olduk. Köylüler olarak çok büyük bir şok içerisindeyiz. Böyle bir vahşetle anılmak istemezdik" diye konuştu.

    Yozgat Valisi Necati Şentürk de, katil zanlısının anne ve babasının koruma ile ilgili bir talebi olmadığını ancak buna rağmen devlet olarak her türlü tehdide karşı bazı tedbirler aldıklarını da kaydetti.

    Vali Şentürk, "Şüpheli devletin elindedir. Bağımsız mahkemeler, onun için gereken her türlü cezayı tertip edecektir. Yasal açıdan gereken her şey yapılacaktır. Bu bakımdan ben sükunet ve itidal tavsiye ediyorum. Çocukları öldürülen ailelerin üzüntüsü, bizim üzüntümüzdür, o çocuklar bizim çocuklarımızdır. Teessürlerimi ve taziyelerimizi bildiriyorum. İtidal ve sabır diliyorum. Devletimiz gereğini yapacaktır" diye konuştu.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow