hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Çiçek'ten İnce'ye yanıt: "Siyaset değil boşboğazlık"

    Çiçekten İnceye yanıt: Siyaset değil boşboğazlık
    expand

    TBMM Başkanı Cemil Çiçek, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'nin Meclis'in olağanüstü toplanması talebinin oylandığı oturumda kendisine ve Başkanvekili Sadık Yakut'a yönelik sözlerine yanıt verdi. Çiçek, İnce'nin "Oslo'da, Kandil'de görüşeceksiniz, TBMM'den kaçacaksınız" ifadelerini "boşboğazlık" olarak niteledi ve Kılıçdaroğlu'nun da İnce'yi ikaz ettiğini söyledi.

    Gazetecilerin sorularını yanıtlayan TBMM Başkanı Cemil Çiçek, serbest bırakılmasının ardından CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün ve eşi ile görüştüğünü belirterek, "Geçmiş olsun' dileklerimi şahsen ilettim. Aynı zamanda Sayın CHP Genel Başkanı'nı da arayarak, memnuniyetimi ilettim ve 'geçmiş olsun' dedim. Temenni ederiz ki bu Türkiye'de yaşanan en son sıkıntı olsun. Tabiatıyla bir milletvekillinin sağ salim ailesine, aramıza dönmüş olması sevindirici bir husustur. Ailesine, partisine tekrar 'geçmiş olsun' diyorum" diye konuştu.

    Aygün'ün kaçırılmasının demokrasiye, Meclis'e ve millet iradesine karşı en büyük saygısızlık olduğunu ifade eden Çiçek, bu yöntemlerle Türkiye'yi karıştırmaktan öteye varılamayacağını işaret etti. Bugün, PKK'nın gerçekleştirdiği ilk eylemin yıl dönümü olduğunu hatırlatan Çiçek, o günden bugüne bölgenin çok şey kaybettiğini söyledi.

    İhtiyatla karşılamak lazım

    CHP'li Aygün'ün serbest kalmasının ardından yaptığı açıklamalara ilişkin değerlendirmesi sorulan Çiçek, kendisinin de kaçırma eyleminin propaganda amaçlı olduğu kanaatinde olduğunu belirterek, "Belki de Şemdinli'de yediği darbenin ortaya koyduğu moral bozukluğunu giderebilmek için bu ve benzeri yol ve yöntemleri tevessül ediyor olabilirler" şeklinde konuştu.

    Aygün ile PKK'lılar arasında geçen diyalogları biraz ihtiyatla karşılamak gerektiğini dile getiren Çiçek, "İyi adam rolünü oynayanlar, kötü adam rolünü oynayanlar olur örgütün içerisinde. Bunların hakla, hukukla, insani değerlerle bir alakası yok" dedi.
     
    "Boşboğazlık..."

    Bir başka gazetecinin, dün Genel Kurul'da CHP Grup Başkanvekili Muharem İnce'nin kendisine ve TBMM Başkanvekili Sadık Yakut'a yönelik sözlerini anımsatması üzerine Çiçek, "Zaman zaman Sayın İnce'nin bu türlü beyanları oluyor. Bu beyanlar son derece kaba, yaralayıcı ve saygısızca ifadelerdir. Siyaseti saygı çerçevesinde, nezaket içerisinde yapmak lazım. Kaba ve yaralayıcı üslubun, saygısızca söylenen sözlerin ne kendisine ne partisine ne de siyaset kurumuna bir getirisi olmaz. Bu siyaset değildir, boşboğazlıktır. Ne yapalım, boşboğazı cehenneme atmışlar, 'cehennemin odunu yaştır' demiş" açıklamasında bulundu.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile dün görüşürken buna ilişkin üzüntüsünü de ifade ettiğini belirten Çiçek, Kılıçdaroğlu'nun İnce'yi ikaz ettiğini söylediğini aktardı. Çiçek, "Belli ki Sayın Genel Başkan da bu üsluptan rahatsız" dedi.

    Genel Kurul'da dün yapılan işlemde İçtüzük hükümlerine aykırı bir durum olmadığını vurgulayan Çiçek, olağanüstü toplantı çağrısı karşısında İçtüzüğün hükümlerinin harfiyen uygulandığını söyledi.

    İşlemlere hiç kimsenin itirazının olmadığını belirten Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:

    "İçtüzüğe ve teamüllere uygun bir işlem yaptık Meclis olarak. Dün birleşimi yöneten Sayın Yakut da İçtüzüğün amir hükümleri neyse onu harfiyen uyguladı. Eğer kendince yanlış bir şey varsa bu kadar kaba, bu kadar saygısız bir üslup kullanmak yerine daha düzgün bir ifadeyle kendince yanlış bulduklarını söyleyebilirdi. Bunun yerine saygısız bir üslubu tercih ediyor. Bunda kendisi hesabına fayda görüyorsa onu bilmem. Çok fayda getirecek bir üslup değil. Geçmişte bunu kullananlar oldu sonra insanlar birbirinin yüzüne bakamaz hale geldi.

    Bir başka husus da şudur; dün toplantıya bana verilen bilgiye göre 125 sayın milletvekili katıldı. Biri bağımsız. Yani toplantı isteyen iki partiden katılan milletvekili sayısı 124'tür. Halbuki iki partinin Meclis'teki toplam sayısı 164. 8'inin gelemeyeceğini biliyoruz, geriye 154. Demek ki 154 katılması mümkün olan sayın milletvekilinden dünkü yoklamada 124 kişi var. Yani 30 kişi toplantıya katılmamış. Nasıl olacak da TBMM Başkanvekili, 'toplantı yeter sayısı vardır' diyecek Meclis'i açacaktı. Bunu görmek lazım. Terör gibi herkesin yüreğini yakan bir olay Meclis'te konuşulacaktı, toplantı yapılabilseydi. Böylesine önemli bir olay için kullanılacak üslup bu mu olmalıdır? Daha ciddi, daha sorumlu davranmak gerekirken, sorunlu konuşmalar zaten kamuoyunda başka tartışmalar açar. 'Bunlar toplantı yapsaydı böyle bağırıp, çağıracaktı' tarzında bir kanaate götürür."
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow