hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    İran ve Suriye'nin durumu masada

    İran ve Suriyenin durumu masada
    expand

    Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun IAEA yönetim kurulu olağan toplantısının bugünkü oturumunda İran ve Suriye'nin nükleer programı tartışmaya açıldı.

    AB adına yapılan ortak açıklamada, IAEA Başkanı Muhammed El Baradei'nin son raporuna atıfta bulunularak, "İran'ın BM Güvenlik Konseyi kararları uyarınca uranyum zenginleştirme ve ağır su reaktörünün inşaat faaliyetini derhal durdurması" istendi.

    Açıklamada, İran'ın taraf olduğu Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması'nın (NPT) ani denetimleri öngören Ek Protokolünü de onaylaması talep edildi.

    İran ve Suriye'nin nükleer programının tartışmaya açıldığı oturumda söz alan Türkiye heyeti başkanı guvernör Hakan Fidan, "AB'nin açıklamasına katılmadıklarını" belirterek, "İran'ın taraf olduğu Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması'nın kendisine tanıdığı nükleer enerjiyi barışçıl amaçla kullanma hakkına sahip olduğunu" söyledi.

    Konuşmasında El Baradei'nin son raporuna da atıfta bulunan Fidan, IAEA'nın denetim faaliyetleri sonunda İran'ın bildirmiş olduğu nükleer faaliyet ve nükleer maddeleri barışçıl amaçlar dışında kullanmadığının teyit edilmiş olmasından memnuniyet duyduklarını belirtti.

    Fidan, uluslararası kamuoyundaki bazı endişelere de dikkati çekerek, "İran nükleer tesislerinde, bildirimde bulunulmamış nükleer faaliyet ve maddelerin olmadığının kesin olarak teyit edilmemiş olması durumunu da not ettiklerini" kaydetti.

    İran'ın nükleer dosyasına ilişkin uluslararası kamuoyunda sürmekte olan tartışmaların yapıcı ve şeffaf yollarla bir çözüme varmasına "önem atfettiğini" ifade eden Fidan, İran'ın IAEA ile daha fazla işbirliği ve diyalog içinde olmasının nükleer programının barışçıl amaçlı olduğuna dair güven oluşturmasına yardımcı olacağını vurguladı.

    Fidan, İran'ın komşusu olarak Türkiye'nin, "İran ile uluslararası kamuoyu arasında sürmekte olan güven krizinin barışçıl ve diplomatik yollarla aşılmasında katkı yapmaya hazır olduğunu" bildirdi.

    Suriye'ye şeffaf işbirliği çağrısı

    Konuşmasında Suriye'nin nükleer programına da değinen Fidan, Suriye'nin nükleer programına ilişkin tartışmalarda da "AB'nin beyanlarına katılmadığını" bildirdi.

    El Baradei ve sekretaryasının hazırladığı raporda gösterdiği profesyonel çalışmaya teşekkür eden Fidan, Suriye'nin bugüne kadar IAEA'ye yaptığı bildirimlerden memnuniyet duyduklarını ifade etti.

    Konuşmasında, El Baradei'nin son raporunda elde ettiği yeni bulgulara atıfta bulunan Fidan, bununla beraber, Suriye'nin daha fazla bilgi ve doküman sağlaması ve Deyr El Zur sahasındaki bazı yerlere IAEA'nin erişimini sağlaması gerektiğini de not ettiklerini bildirdi.

    IAEA müfettişlerinin başkent Şam yakınındaki bir laboratuvarda beyan edilmemiş uranyum parçacıkları saptadığını hatırlatan Fidan, "bu durumun açıklığa kavuşturulmasının önemli olduğunu" belirtti.

    Konuşmasında tüm ilgili tarafların IAEA'ye yardımcı olmasını ve tam bir şeffaflık göstermesinin "önemli olduğuna" işaret eden Fidan, "sorunun çözümü için Suriye'nin daha fazla işbirliği yapmasını temenni ettiğini" kaydetti.

    İran heyetinden açıklama: "Barışçıl"

    Ülkesinin nükleer programına yönelik eleştirilere yanıt veren İran heyeti başkanı Büyükelçi Ali Asker Sultaniye, "İran'ın nükleer enerjiyi barışçıl amaçla kullandığını" yineledi ve ülkesinin iddia edildiği gibi "Nükleer silah sahibi olmak için bir çaba içinde olmadığını" söyledi.

    ABD ve Batılı bazı ülkelerin "İran'a yönelik gizli bir gündemi olduğunu" ileri süren Sultaniye, ABD'nin eski yönetimini (George W. Bush yönetimi) suçlayarak, "Bush yönetiminin, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunu bir bekçi köpeği (Watch Dog) olarak kullanmak istediği ancak bunu başaramadığı" ifadesini kullandı.

    Ülkesinin nükleer programı konusunda IAEA ile şeffaf işbirliği yaptığını ve nükleer tesislerinde denetimde bulunmak isteyen IAEA müfettişlerine bugüne kadar zorluk çıkarmadığını belirten Sultaniye, "ABD ve Batılı bazı ülkelerin, ek protokolün (Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması'nın (NPT), ani denetimleri ön gören protokolü) onaylanmasındaki ısrarın da gereksiz olduğunu" savundu.

    Ülkesinin ağır su reaktörü inşa edilmesine yönelik tepkileri de "anlamakta zorluk çektiğini" ifade eden Sultaniye, ağır su reaktörünün tamamen barışçıl amaçlı olduğunu ve sağlık hizmetlerinde ihtiyaç duyulan izotop elde etmek üzere bu tesisin yapıldığını söyledi.

    Sultaniye, ülkesinin taraf olduğu NPT antlaşmasının kendilerine tanıdığı hakkı kullanarak barışçıl amaçlı nükleer enerjiye sahip olduklarını belirterek, "uranyum zenginleştirme teknolojisinde büyük ilerleme kaydettiklerini" bildirdi.

    İran heyeti başkanı büyükelçi Ali Asker Sultaniye, bir soru üzerine de "ülkesinin savunma doktrininde nükleer silah sahibi olmak gibi bir durumun söz konusu olmadığını" ifade ederek, "bizim politikamız bu kadar açıktır" dedi.

    IAEA Başkanı Muhammel el Baradei'nin yayımladığı son raporda "İran'ın nükleer enerjiyi barışçıl amaçlı kullandığını teyit ettiğini" hatırlatan Sultaniye, "Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da IAEA ile şeffaf işbirliği yapacaklarını" söyledi.

    Viyana'da önceki gün başlayan IAEA yönetim kurulu olağan toplantısında, İran ve Suriye'nin nükleer programlarına ilişkin tartışmanın yarın da devam edeceği belirtiliyor.

    IAEA yönetim kurulu olağan toplantısının 19 Haziran Cuma günü sona ermesi öngörülüyor.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow