hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    O fotoğraf Ertaş'ı çok üzdü

    O fotoğraf Ertaşı çok üzdü
    expand

    İzmir'de tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Türk Halk Müziği Sanatçısı ve Söz Yazarı Neşet Ertaş'ın menajeri Gülsüm Sarıkaya, hastanedeki bir ziyaretin ardından çekilen fotoğrafın paylaşılmasının ünlü halk ozanını ve ailesini çok üzdüğünü söyledi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Sarıkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Neşet Ertaş'ın son günlerinde sürekli yanında olduğunu, sanatçının ziyaretine gelenlere ve basın mensuplarına görüntüsünün alınmaması ve yayınlanmaması konusunda uyarıda bulunduklarını belirtti.

    Ertaş'ın hastalıktan dolayı kilo kaybı yaşadığını, sevenlerinin kendisini bu haliyle görmesini istemediğini kaydeden Sarıkaya, birçok ziyarette bu hassasiyetin gösterildiğini, basına ve ziyaretçilere fotoğraf verilmediğini dile getirdi.

    Gülsüm Sarıkaya, CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin'in 14 Eylül akşamı CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin ve Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan ile Ertaş'ı ziyaret ettiğini hatırlatarak şunları anlattı: "Ben, ailesiyle, çocuklarıyla odanın kapısında bekliyordum. Fotoğraf konusunda uyardım. Hocamızın kesinlikle görüntü vermek istemediğini, bunun bir hasta hakkı olduğunu söyledim. Adnan Keskin ve Ali Engin bu konuda hak verdiler.

    Odada fotoğraf çeken bir tek Hüseyin Aslan'dı. Silmesini istedik. 'Kesinlikle kullanmayacağım' dedi. Ziyaretin ertesi günü 15 Eylül'de fotoğrafın servis edildiğini gördük. Ondan başka kimse fotoğraf çekmedi. 'Ben yapmadım' deme gibi bir lüksü yok. Herkes bu konuda çok hassas davrandı. Fotoğrafın servisi hocamızın kulağına gitti. Fotoğrafı görmedi ama kendi halinin farkındaydı. Hastanedeki bir ziyaretin ardından fotoğrafının paylaşılması hocamızı ve ailesini çok üzdü. Bir gecede o resmin 500 binin üzerinde paylaşımı oldu. Bu olay nedeniyle Keskin ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da çok üzüldü. Hukuki bir girişim düşünüyoruz. Gerçi eğer hocamız yaşasaydı, hümanist biri olduğu için 'yaptığıyla, ettiğiyle kalsın' derdi. O halini sevenlerinin görmesini istememişti. Basın saygı gösterdi ama o saygı göstermedi. Bizim konuğumuz Adnan Keskin'di, o konuğumuz değildi. Hocamızın son üzüldüğü olay bu oldu."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow