hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Kılıçdaroğlu: "Erdoğan anayasayı bilerek ve isteyerek çiğnedi"

    Kılıçdaroğlu: Erdoğan anayasayı bilerek ve isteyerek çiğnedi
    expand

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan'ın yemin törenine neden katılmadıklarını İstanbul'da açıkladı. Partisi'nin Beşiktaş'taki Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlediği Belediye Meclis Üyeleri Eğitim Programının açılışında konuşan Kılıçdaroğlu,"Bir yalana tanıklık etmek yalanı meşrulaştırmak anlamına gelir" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan'ın yemin törenine neden katılmadıklarını İstanbul'da açıkladı. Partisi'nin Beşiktaş'taki Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlediği Belediye Meclis Üyeleri Eğitim Programının açılışında konuşan Kılıçdaroğlu,"Bir yalana tanıklık etmek yalanı meşrulaştırmak anlamına gelir" dedi.
    17, 5 milyon öğrenciyi ilgilendiren haber
     
    "Yalanı meşrulaştırmayacağız..."

    Kılıçdaroğlu partisinin tavrını şu cümlelerle açıkladı,  "Şimdi yemin edecek bugün beyefendi. Ne diyecek? Anayasa'ya sadakat yemini edecek. Anayasa'yı açıkça çiğneyen birisinin Anayasa'ya sadakat yemini ne kadar inandırıcıdır. Şunu söyledim; ben yalana tanıklık etmeyeceğim. Yalan söyleyecek orada, yalan yere yemin edecek ve ben ona tanıklık etmeyeceğim. Neden yalana tanıklık etmeyeceğim? Az önce söyledim. Milletin egemenliği konusunda yemin ettim ben. Anayasa'ya sadakat yemini ettim ben. Namusum ve şerefim üzerine yemin ettim ben. Bir yalana tanıklık etmek yalanı meşrulaştırmak anlamına gelir. Çıkacaksınız Erdoğan'ı eleştireceksiniz. Anayasa'yı ihlal etti diyeceksiniz, sonra gideceksiniz meclise onun yalanına meşruiyet kazandıracaksınız. Bu CHP'nin kabul edeceği bir şey değildir. Bu benim tarihe karşı sorumluluğumdur.

    Erdoğan'a hediye edilen tablonun ayrıntıları ortaya çıktı
     
    "Gezi'nin onurunu unutmayın"

    İstanbul, İzmit ve Sakarya'dan gelen CHP'li Belediye Meclis üyelerine seslenen Kılıçdaroğlu konuşmasının başında Gezi olaylarına değindi. Kılıçdaroğlu, " Karar alırken gezi eylemlerini, o onurlu eylemleri sakın unutmayın. O eylemlerin ortak bir noktası vardı. Kente sahip çıkmak. Kentin doğasına, kentin kimliğine sahip çıkmak ve orada yaşayan insanlara sahip çıkmak. Biz Sosyal Demokrat bir partiyiz. Bizim temel felsefimiz insanların çıkarlarını savunmak ve korumaktır" dedi.
     
    "Türkiye farklı bir ülke"

    Türkiye'nin güçlü bir ülke olduğunu ve bölgedeki diğer ülkelerden bazı özellikleriyle ayrıldığını belirterek, " Bizim o ülkelerden çok farklı bir özelliğimiz var. Biz bu Coğrafyada demokrasiyi kurabilmiş ve başına gelen bütün felaketlere rağmen onu yaşatabilmiş bir milletiz. Biz diktatörler Coğrafyasında bir demokrasi adası olmanın gururunu taşıyoruz" diye konuştu.
     
    "Anayasa'yı çiğnemek ahlaksızlık ve suçtur"

    Anayasa'nın bir milletin namusu ve haysiyeti olduğunu söyleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bu sözünü iki kez tekrarladı. Kılıçdaroğlu, " Yürürlükte olan Anayasa'yı yok saymak, çiğnemek milletin namus ve haysiyetine açık bir saldırıdır. Büyük bir suçtur, en büyük ahlaksızlıktır. Ben milletvekili seçildiğim gün, Milletin egemenliğini koruyacağıma, hukukun üstünlüğüne bağlı kalacağıma ve Anayasa'ya sadakatten ayrılmayacağıma dair yemin ettim. Nerede ? TBMM'de. Bugün bu yemine aynen sadık kalıyorum. Aynı şeyleri bu kez TBMM kürsüsü dışından bu kürsüden ifade ediyorum "dedi.
     
    "Hukuk devletini korumak görevimdir"

    Türkiye'de İlk kez halk oyuyla bir Cumhurbaşkanı seçildiğini hatırlatan CHP Lideri, " Baştan söyleyeyim, Milletin iradesinin başımızın üstünde yeri var. Fakat milletin namusu olan Anayasa'yı darbecilerden korumak, Toplumsal barışımızın ve geleceğimizin teminatı olarak Hukuk devleti ilkelerine tecavüz ettirmemek de aynı ölçüde benim temel görevimdir" diye konuştu.
     
    "Bu anlayışı kabul etmiyoruz"

    YSK'nin kararını açıklamasından sonra seçilmiş Cumhurbaşkanı'nın partisiyle ilişiğinin kesilmesi gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu," Bu olduğu sürece elbetteki saygıda kusur etmeyecektik. Ama bu yapılmadı. Anayasa'ya bu milletin haysiyetine açıkça bir saldırı düzenlendi...'Ben Cumhurbaşkanı seçildim ama ben Başbakanım. Ben Cumhurbaşkanı seçildim ama ben AKP'nın Genel Başkanıyım'. Bu anlayışı kabul etmiyoruz" şeklinde konuştu.
     
    "O koltuğa oturması zuldür"

    Devlette yeni bir 'Alo Fatih ' olayının yaşandığını iddia eden Kılıçdaroğlu, " YSK 15 Ağustos'ta karar veriyor. Mazbatayı hazırlıyor. Resmi gazeteye gönderiyor.'Yayınlayın' diyor. Yayınlamıyorlar. Telefon ediyorlar, 'Onu tutacaksın, yayınlamayacaksın' diye. Anayasanın 138'inci maddesi der ki, 'yargı kararları kesindir, geciktirilmeksizin uygulanır'. Ama sen telefon ediyorsun 'o kararı yayınlamayın' diyorsun...Böyle birisinin Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturması bu ülke izin züldur." dedi.
     
    "Anayasa'yı bilerek çiğnedi"

    Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasa'yı bilerek ve isteyerek çiğnediğini iki kez üst üste söyleyen Kılıçdaroğlu,"  Tarafsız olmayacağını defalarca söyledi. 'Ben tarafsız değilim' dedi. Oysa Anayasa onun tarafsızlığı üzerine inşa edilmiş bir müesseseyi öngörüyor.  Cumhurbaşkanı seçildikten sonra şu ana kadar hep AKP genel başkanı gibi davrandı. Bunlar sadece kural ihlali değildir, bunlar demokrasiye, hukuk devletine karşı işlenmiş ciddi suçlardır. Bunlar devletin, milletin namus ve haysiyetine açık saldırıdır. 'Kurallar bana işlemez. Ben kanunların üstündeyim. Herkesi başka hukuk, bana başka hukuk uygulanacak'. Biz de diyoruz ki hiç kimse hukukun, anayasanın üstünde değildir. Hiç kimse milletin üstünde değildir" diye konuştu.
     
    "Sen kimsin ?"

    Devletin en üst makamlarında hırsızlık meşrulaştırıldığını bunları dile getirdiği için Erdoğan'ın kendisi  hakkımda çok sayıda dava açtığını söyleyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu " O sanıyor ki, Kılıçdaroglu geri adım atacak. Sen kim oluyorsun ki ben senin önünde geri adım atacağım" dedi.
     
    İsviçre bankalarına dilekçe yaz…

    Erdoğan'dan tek sayfalık bir dilekçe beklediğini söyleyen Kılıçdaroğlu beklentisini şu sözlerle açıkladı: İsviçre'ye bir yazı yazacaksın, diyeceksin ki, ' Benim ve ailemin İsviçre bankalarında hesabı var' diye haberler yayınlanıyor. Lütfen benim ve çocuklarımın İsviçre bankalarında hesabının olmadığını bana bildirin. Bu dilekçeyi istiyorum. Diyorsa ki ' Ben dilekçe yazamıyorum' söz ben yazacağım.  
     
    Almanya'nın Türkiye'yi dinlediği iddiası

    Alman istihbaratının Türkiye'yi dinlediği yönündeki haberlerin Alman Medyasında yer aldığını ve Erdoğan başta olmak üzere hükümetin bu haberlere tek bir söz dahi etmediğini öne süren Kılıçdaroğlu " Hiç kimse de inkar etmiyor. Bu ülkenin cumhurbaşkanı, Başbakanı. Bu ülkenin iktidar partisi kimse ağızını açıp söz bile edemiyor. Merak ediyorum. Acaba bu İsviçre bankaları nedeniyle mi söz edilmiyor. O koltukta nasıl oturacaksın sen. Bunun hesabını topluma verecek. Bunun takipçisi olacağım. Yetim hakkı, kul hakkı  için bunun takipçisi olacağım"dedi.
     
    "IŞİD seni rehin aldı.."

    Zulmün Türkiye'de kurumsallaştığını da iddia eden CHP Lideri, " Türkiye hırsızın değil, hırsızı kovalayan polisin, savcının, hakimin peşine düştü. Böyle bir gelenek oluştu. Milli bayramlara düşmanlık yapılmaya başlandı. Bayrağımıza saygısızlık yapıldı. Dün konuşuyor. Senin 49 tane vatandaşın IŞİD'in elinde rehin. Bir cümle bakın bir cümle bile edemiyor. IŞİD terör örgütüdür diyemiyor. Eğer IŞİD seni rehin aldıysa sen o makamda nasıl oturacaksın?" diye konuştu.
     
    "Saygı gösterdiği ölçüde saygı görür"

    Bir insanın anayasayı çiğnemesine göz yummaları, bir insana kanunlara uymama ayrıcalığını tanımaları halinde , ülkede demokrasiden ve adaletten söz edilemeyeceğini söyleyen CHP Lideri sözlerini şöyle sürdürdü: Bizim için bütün insanlar kanun önünde eşittir. Bizim için hukuk herkesi bağlar ve demokrasinin gücü hukukun üstünlüğü ilkesinden gelir.Biz CHP'yiz. Bu ülkeye demokrasiyi getirdik mi? Evet. Her dönem darbelere karşı olduk. Darbelerden en büyük mağduriyeti biz yaşadık. Bizim genel başkanlarımız hapse atıldı. Bizim arşivlerimize el konuldu. Bizim il-ilçe başkanlarımız öldürüldü. Biz demokrasiyi ve hukuku her dönem ve her ortamda savunduk. Yine savunmaya devam edeceğiz. Bundan böyle Recep Tayyip Erdoğan Anayasaya ve hukuk devletine gösterdiği sadakat ölçüsünde bizden saygı görecektir. Sadakat göstermeyeceksin bana saygı gösterin diyeceksin. Hadi canım sende. Yok öyle bir şey...

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow