Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Başkanı Dr. Gürsel Özer, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ - WHO) heyeti ile bir araya geldi. DSÖ'nün talebi doğrultusunda gerçekleşen görüşmede, ana gündem, kronik hastalıkların takibiydi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Dr. Gürsel Özer, konuşmasına Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu hakkında bilgiler vererek başladı. Özer, 68 ilden 13 bin üyesi bulunan AHEF'in, Türkiye'deki 22 bin aile hekimini temsil ettiğini; özlük hakları mücadelesini temel mesele edindiklerini; hekimlere yönelik mesleki eğitimler düzenlediklerini; bilimsel çalışmalar ve uluslararası kongreler yaptıklarını anlattı. AHEF'in gazetesi ve radyosuyla da aile hekimlerinin sesi olduğunu vurguladı.

Gürsel Özer, sağlıklı bir toplum için, aile hekimliği uygulamasının sağlıklı kurgulanması gerektiğini söyledi ve iyi kurgulanmış kronik hastalık takibinin, AHEF'in de hedeflerinden biri olduğunu ifade etti. Özer, başarılı kronik hastalık takibi için ilk yapılması gerekenin, aile hekimlerinin demoralizasyonunu aşmak ve kronik hastalıklar konusunda farkındalık çalışmaları yapmak olduğunu belirtti.

Aile hekimliği uygulamasındaki güçlükler ve demoralizasyonun nedenleri

Dünya Sağlık Örgütü yetkilileri, Dr. Gürsel Özer'e aile hekimliği uygulamasındaki güçlükleri ve demoralizasyonun nedenlerini sordu. Özer ise konu hakkında şunları söyledi:

"Sağlık Bakanlığı'nın hekim başına 2500 kayıtlı kişi olması yönünde bir hedefi vardı ancak Türkiye'de hekim başına kayıtlı kişi sayısı 3800'ler seviyesindedir. Bu yoğun kayıtlı kişi sayısı, hekimleri sadece poliklinik yapmaya itmekte ve hekimin, koruyucu sağlık hizmetlerine zaman ayırabilmesini zora sokmaktadır. Biz AHEF olarak, birinci basamak sağlık hizmetlerinde öncelikli olanın, koruyucu sağlık hizmeti olduğuna inanıyor ve üyelerimize koruyucu sağlık hizmeti sunmaları için önerilerde bulunuyoruz. Popülist kaygılarla, sürekli poliklinik yapan hekim oluşturma dayatmasına karşı, koruyucu hekimliği geliştirmenin STK duruşumuz gereği olduğunu biliyoruz.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Bizim için aslolan, çocuklarımıza aşı yapmak, anne ve bebek ölümlerini azaltmak, kronik hastalık takibi yapmaktır. Bağışıklama hizmetlerinde Avrupa şampiyonu olan, oradaki meslektaşlarından 2-3 kat daha fazla kayıtlı kişiye hizmet sunan aile hekimlerinin motivasyonu, bakanlık tarafından yapılan usulsüz denetimler ve keyfi ceza puanı uygulamalarıyla yok edilmektedir. Halk memnuniyeti açısında en üst sırada olan aile hekimlerinin neredeyse tamamına cezai müeyyide uygulanmıştır. Bakanlığın tüm olumsuz uygulamalarına rağmen, aile hekimleri, koruyucu hekimliğe olan inançlarıyla çalışmalarına devam etmektedir."

Koruyucu hekimlik uygulamasına engel olabilecek iş yükleri

Dünya Sağlık Örgütü heyeti, Özer'e, koruyucu hekimlik uygulamasına engel olabilecek diğer iş yüklerini de sordu. Dr. Gürsel Özer, aile hekimlerinin, belediyelerin yapması gereken defin işlemleri; adli kurumların yapması gereken adli tabiplik işlemleri; askerlik muayeneleri, kışla muayene hizmetleri; Sağlık Bakanlığı'nın Toplum Sağlığı Merkezleri arayıcılığıyla yapması gereken toplum sağlığı hizmetleri; (göçmen polikliniklerinin olmaması nedeniniyle) göçmen polikliniği ve aşı dolabı nöbeti gibi birçok ek görevlendirmeyle karşı karşıya olduklarını belirtti. Türkiye'de aşıların no-frost besin dolaplarında saklandığına dikkat çeken Dr. Gürsel Özer, hekim ve aile sağlığı elemanlarının, ısı değişiklikleri nedeniyle 7/24 Aile Sağlığı Merkezleri'ne giderek icap nöbeti tuttuklarını anlattı.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Hekimleri motive edici çalışmaların gerekliliğine inandıklarını kaydeden Dr. Gürsel Özer, AHEF olarak bu konuda ilk adımı attıklarını, örneğin Urfa Aile Hekimleri Derneği'nde servis kanseri taraması için en fazla smear yapan 3 üyelerini, Aile hekimliğinin en etkin ve kabul gören kongresi olan AHEKON'a göndererek meslektaşlarını bu konuda ilk ağızdan bilgilendirdiklerini söyledi.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

AHEF Başkanı Dr. Gürsel Özer, Türkiye'de kronik hastalık takibi için randevu sistemine geçilmesi, hekimlerin ücret kaybına neden olmaksızın kayıtlı kişi sayının ideal seviyelere çekilmesi ve kronik hastalık takiplerinde pozitif performans verilmesi, Sağlık Bakanlığı'nın aile hekimliği ile ilgili tüm konularda AHEF ile birlikte haraket etmesi gerektiğini vurguladı.

Dr. Gürsel Özer, Dünya Sağlık Örgütü yetkililerine, AHEF tarafından hazırlanan "Aile Hekimliği Türkiye Uygulamasında Yaşanan Temel Sorunlar Raporu" ile "Sağlıkta Şiddet Raporu"nu da sundu.