hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Gebelik şekerine dikkat! Hangi önlemler alınmalı?

    Gebelik şekerine dikkat Hangi önlemler alınmalı
    expand
    KAYNAK DHA

    Gebelik şekerinin erken doğum, bebekte aşırı büyüme (tosuncuk bebek) ve doğum sonrası bebekte kan şekeri düşmeleri gibi anne ve bebek açısından önemli sağlık sorunlarına yol açabileceğine dikkat çeken Doç. Dr. M. Muzaffer İlhan, "Gebelik şekerini önlemek için diyetlerdeki lif arttırılıp, yağ ve kalori alımı azaltılmalı, porsiyon boyutları küçültülmeli. Gebelikte egzersizler şeker seviyesini normal tutmak için çok önemlidir” dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Doç. Dr. Mahmut Muzaffer İlhan, gebelik şekerinin hem anne hem bebek için risk taşıdığını belirterek açıklamalarda bulundu.

    Doç. Dr. İlhan, gebelik şekerinin gebelik öncesi normalken ilk defa gebelikte saptanmış olan bozulmuş şeker düzeylerini ifade ettiğine dikkati çekerek “Gebelikte şeker hastalıklarının yüzde 90 ila 95’ini oluşturur. Gebelik şekeri erken doğum, bebekte aşırı büyüme (tosuncuk bebek) ve doğum sonrası bebekte kan şekeri düşmeleri gibi anne ve bebek açısından önemli sağlık sorunlarına yol açabilir. Gebelik şekerinin diğer önemli bir sonucu da annede ileriki zamanda diyabet gelişim riskini göstermesidir” dedi.

    'Bebeklerde obezite riskini artırıyor'

    Yapılan çalışmalar sonucu hamilelikte gebelik şekeri geçiren kadınların yüzde 60’ında ileriki 10 yılda tip 2 diyabet gelişeceğine değinen Doç. Dr. İlhan, şöyle devam etti: Ayrıca annesi gebelik şekeri saptanmış olan bebeklerde ileriki yaşlarda obezite, metabolik sendrom ve insülin direnci gelişim riski annesi gebelikte şeker sorunu yaşamayan bebeklere göre 2 ila 8 kat artmış bulunmuştur. Hesaplamalara göre 6-7 gebelikten birinin gebelikte şeker hastalığı tanısı aldığı düşünüldüğünde mevcut sorunun büyüklüğü daha iyi anlaşılabilir.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    'Polikistik over sendromu tetikleyebilir'

    Doç. Dr. İlhan, gebelik şekeri riskini artıran faktörleri şu şekilde sıraladı: "Annenin obez olması, yaşının 40 üstünde olması, önceki gebelikte gebelik şekeri olması, birinci derece akrabalarda şeker hastalığı bulunması, doğum kilosu 4.5 kg üzerinde bebek doğurmak, polikistik over sendromu ve kortizon kullanmak gebelikte şeker hastalığı için önemli risk faktörleridir. Bu risk faktörlerini taşıyan kişiler özellikle dikkat etmelidir. Gebelik şekeri olan kadınlarda sıklıkla herhangi bir şikâyet bulunmaz. Ancak yüksek şekerin anne ve bebek üzerindeki tahribatı gebeliğin ilerleyen haftalarında ortaya çıkar. Bu yüzden gebelikte şeker tarama testleri büyük önem taşır. Gebelikte tarama testleri için en kolay ve maliyeti uygun yöntem şeker yükleme testidir. Gebeliğin 24-28’inci haftada iki aşamalı (50 gr ve gerekirse 100 gr) veya tek aşamalı (75 gr) olarak uygulanabilir."

    'Şeker yüklemesinin zararı bulunmuyor'

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Şeker yüklemesinin hamileler için zararı olup olmadığını ise Doç. Dr. İlhan, şu ifadeleri kullandı: "Bu noktada hekimlerin en birincil vazifesi bilimsel kanıtlar doğrultusunda konuşmak ve toplumu bilgilendirmektir. Şu an bütün dünyada ve ülkemizde gebelikte olası şeker hastalığı için şeker yüklemesi ile tarama yapılması Endokrinoloji ve Diyabet dernekleri tarafından önerilmektedir. Gebeye ve bebeğe en ufak bir zararı olduğu yönde elle tutulur kanıtı olan herhangi bir test, ilaç veya tedavi yönteminin kabul edilmesi ve önerilmesi mümkün değildir. Şeker yüklemesi sırasında anneden bebeğe çok çok az miktarda şeker geçişi olur. Ortalama olarak annenin kanı 5 litre, bebeğin kanı ise 150 cc civarındadır. Gebelerin çoğunda şeker alımını takiben test sırasında kan şekeri 200 mg/dl’i bile geçmez. Yapılan çalışmalar bebeğin kan şekerinin anne ile aynı hatta yüzde 20 daha düşük bile olduğunu göstermektedir.

    Diğer bir yanılma da testin isminin “şeker yüklemesi” olmasından kaynaklanmaktadır ve bu isim halk tarafından çok aşırı miktarda ve uzun süreli şeker alımı gibi düşünülmektedir. Ancak örneğin 50 gr şeker yükleme testi ile alınan şeker miktarı 1,5 orta dilim kek veya 2 diş baklavadaki şekere eşit miktardadır. Şeker yüklemesi ile saatler süren kısa süreli bir şeker yükselmesine vücudun yanıtı ölçülür. Test ile sabit miktarda şeker alındığı için sağlıklı insanlardaki yükselme ile kıyaslanır ve riskli bir durum varsa gebe yakın takibe alınır, gerekirse tedavi başlanır. Şeker yüklemesi yapılmadığı zaman gebede ilerleyen haftalarda gelişebilecek bebekteki fazla büyüme, aşırı kilo alma, erken doğum gibi birçok olumsuz faktör için risk alınmış ve geç kalınmış olur."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Gebelik öncesi kilonuza dikkat edin

    Doç. Dr. İlhan, gebelik şekerini önlemek için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: "Diyetlerdeki lif arttırılıp, yağ ve kalori alımı azaltılmalı, porsiyon boyutları küçültülmek hem önlemenin hem tedavinin en önemli basamağıdır. Birçok hastanın gebelik şekeri sadece diyet öneriliyle bile olumlu seyre girmeye başlar. Gebelikte egzersizler şeker seviyesini normal tutmak için çok önemlidir. 30 dakikalık, yürüyüş, yüzme gibi aktiviteler kasları çalıştırarak şeker yakılmasını sağlar ve pankreasın üstündeki yükü azaltır. Evde pilates, aerobik gibi açma germe egzersizleri de kan şekerini düşürmede etkilidir. Haftada en az 3-4 gün, 30-45 dakikalık egzersiz programları ile aktif kalmak gebelikte kilo alımını da kısıtlayıp kalp damar sağlığı üzerine olumlu etkiler gösterir. Ek olarak mümkünse annenin gebelik öncesi kilosunun normal olması pankreasın işini kolaylaştırır ve gebelikte şeker hastalığı gelişim riskini azaltır. Obez bir kadının olabildiğince kilo verdikten sonra gebe kalması riskin azaltılması için uygun olur."

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow