Uzman Klinik Psikolog Ömer Bayar, stresle başa çıkmak için tavsiyelerini de şöyle sıraladı:
Öncelikle stresi hayati bir tehdit olarak görmek yerine, onu bize ruh halimize dair bilgi veren bir sinyal olarak görmek ve normal kabul etmek, stresin bir felaket senaryosuna dönmesini engelleyecektir.
Stres geçici bir durumdur. Genellikle stresin belirli bir durumda yükselmesi ve bir süre sonra hafiflemesi beklenir. Bu nedenle stresli bir anda “Şuan stresliyim, ….. olay/durum nedeniyle gerildim ancak bir süre sonra bu ruh hali geçecektir” gibi kişinin kendisini gerçekçi bir şekilde telkin edebilmesi stresin hafifleme sürecine katkı sağlayacaktır.
Stresle başetmenin en hızlı ve pratik yollarından birisi de nefes egzersizleridir. Nefes egzersizleri ile parasempatik sinir sistemini devreye sokmayı ve gevşeme/rahatlama durumuna geçmeyi hızlandırır.
Stresle baş etmede farkındalık önemli bir rol oynar. Daha duyarlı olunan, stres yaratan durumların farkedilmesi, stres yaratan etmenlere yönelik bir değişim/eylem planı yapılmasına olanak sağlar.
Kronik ve baş edilemeyecek kadar şiddetli stres hallerinde mide yanması, kabızlık, uyku ve iştah problemleri, halsizlik, çarpıntı gibi bedensel birtakım yakınmalar ortaya çıkabilir. Bu denli zorlayıcı boyuttaki stres durumlarında uzman desteği almak gerekebilir.
Akut olarak psikiyatrik destek ile rahatlarken strese karşı duyarlılığı anlama ve baş etme yoları geliştirmede terapi sürecine dahil olmak faydalı olacaktır.