“Eylül ayından itibaren hastaların aşılanmasını öneriyoruz”
Her yıl dünyada 3 ile 5 milyon kişinin influenzaya yakalandığını ve 300 ile 500 bin kişinin influenzadan hayatını kaybettiğini ifade eden Uyaroğlu, “Kuzey ve Güney Yarım Küre’de grip mevsiminin ayları değişmek üzere ülkemizde eylül ayının başlangıcından itibaren görüyoruz ve bu süre mart ayına kadar, hatta nisan ayının başlarına kadar devam ediyor. O yüzden bizler, eylül ayından itibaren hastaların aşılanmasını öneriyoruz, özellikle risk grubundakilerin. Bunlar; 65 yaş üstünde olan herkes, ama 65 yaşın altında da kronik akciğer hastalığı, böbrek hastalığı, kalp hastalığı, diyabeti olanlar ve obezite gibi kronik hastalığı olanlar risk grubundadır. Gebeler yine ciddi bir risk grubu. Ayrıca çocuklar da yine influenzadan ciddi bir şekilde etkileniyor” dedi.
“Özellikle risk grubunda olanların her sene mutlaka aşılanması gerekiyor”
Uyaroğlu, hastalığın önüne geçebilmek için influenza aşısının etkili bir yöntem olduğunu vurgulayarak, “Özellikle risk grubunda olanların her sene mutlaka aşılanması gerekiyor. Sağlıklı yaş alma kapsamında da her sene aşı olmamız gerekiyor. Artık halkımız da varyantları öğrendi. Covid-19 pandemisi bize virüsler hakkında birçok şey öğretti. İnfluenza virüsü de aslında her yıl değişime uğruyor ve bizim olduğumuz aşılar bir sene önce görülen influenza virüs varyantından oluşan aşılar. İnfluenza virüs aşıları canlı aşılar değil, inaktif aşılar olarak geçiyor ve ülkemizde de bu aşılar vuruluyor. Aslında bu aşılar içerisinde virüsün kendisi yok. Virüsün hastalığa neden olan parçacıkları var. Bunları vücuda vererek, influenza virüsüne karşı bağışıklık oluşturuyoruz ve bu şekilde de bağışıklık kazanmış oluyoruz. Koruyuculuk yüzde yüz değil tabii, aşı olanlar yine hasta olabiliyor. Ama aşı olursanız hastaneye yatışınız engellenebiliyor. Hastalığı çok daha hafif bir şekilde geçirebiliyorsunuz. Dolayısıyla aşıları olmak hem toplum sağlığı açısından hem de bireysel sağlığımız açısından faydalı olacaktır” şeklinde konuştu.