hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    TSYD, Basın Konseyi ve TGC milli maçtaki saldırıyı kınadı

    TSYD, Basın Konseyi ve TGC milli maçtaki saldırıyı kınadı
    expand

    Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Genel Merkezi, A Milli Futbol Takımı'nın Kazakistan ile yaptığı 2016 Avrupa Şampiyonası Elemeleri maçından sonra bazı güvenlik elemanları tarafından gazetecilere yapılan saldırıya sert tepki gösterdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    TSYD Genel Merkezi'nden yapılan "Sabrımız kalmadı" başlıklı yazılı açıklamada, dün yaşananların Türk sporunun "kara gecesi" olduğu vurgulanarak, şöyle denildi:

    "Nereden geldikleri belli olmayan, kendilerini 'koruma' diye tanıtan; ama buna rağmen akreditasyon kartları bulunmayan 7 kişinin, görevleri sadece haber peşinde koşan meslektaşlarımıza hunharca saldırmaları, darp etmeleri, öldüresiye teşebbüste bulunmaları asla ve asla affedilemeyecek ve mutlaka cezasını bulması gereken çirkin bir olay olarak tarihe geçmiştir. Bilinmelidir ki son zamanlarda, basın mensuplarını azarlamayı, antrenman sahalarına almamayı, tribünlere sokmamayı marifet sayan zihniyetlerin yol açtığı bu tip olaylar, kendilerini sadece deklanşör, görüntü ve haberleriyle savunan meslektaşlarımızı asla yıldıramayacaktır. Dün arkadaşlarımıza atılan o tekmeler, yumruklar, o darp edilmeler, öldüresiye hamleler, sadece Metin Karabaş'a, Saycan Sayım'a, Gökhan Kılınçer'e, Murat Akbaş'a, Uğraş Özyurt'a değil, spor basınına yapılmış en terbiyesiz, en adi, en çirkin saldırıdır. Kazakistan maçının öncesinde ve sonrasında yaşanan olaylar, öyle bildiri ve kınama ile geçiştirilecek bir hadise değildir."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Vodafone Arena'nın kaba inşaatı 29 Aralık'ta tamamlanacak

    - "Futbolculara yapılan küfürlü tezahürat, ülkeye ihanettir"

    Gazetecilere saldıran 7 kişiden 5'inin gözaltına alındığı belirtilen açıklamada, Türk futbolunun kötüye gittiği aktarılarak, şu ifadeler kullanıldı: 

    "Düşünün, hayati bir maça çıkan milli takımımızın kalecisi Volkan Demirel, bir grup taraftarın iğrenç tezahüratları ile çileden çıkıyor. Hatta bu protestonun ilerlemesi nedeniyle stattan da ayrılıyor. Orada her kim ne olursa olsun, ay-yıldızı temsil etmektedir. Bu nedenle futbolculara yapılan küfürlü tezahürat, ülkeye ihanettir. Protestonun çeşitli tarzı vardır ve ne yazık ki her geçen dakika erozyona uğrayan, cehaletini aynı felsefeyi taşıyan arkadaşlarıyla cesarete dönüştüren, düşünce özgürlüğünü ayaklar altına alan bir sürü baldırı çıplak, hem Volkan Demirel'e hem de bu ülkeye ihanet edecek kadar ileri gitmiştir. Volkan Demirel orada sizi bekliyor. Haydi koşun ona, bir özür dileyin."

    "Mavi tik" Whatsapp’ın başına iş açabilir

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Saldırıyı yapanların cezalandırılması gerektiği vurgulanan açıklama şöyle devam etti:

    "Yerde yatan bir meslektaşımızın kafasını tekmeleyen insanlar, ne polis ne özel güvenlikçi ne taraftar, hEr kim olursa olsun, terör odaklı birer militandır. Bunları kınamıyoruz. Bu zavallıların bu ülkenin adalet dağıtıcılarının ellerinde nasıl bir cezaya çarptırıldıklarını görmek istiyoruz. Her fırsatta hedef gösterilen meslektaşlarımızın böylesine bir saldırının ortasında kalıp halen yaşamlarını sağ olarak sürdürebilmeleri ise, onların birer şansından başka bir şey değildir."

    Devletin üst kademesinde yer alan görevlilere çağrı yapılan açıklamanın son bölümünde şöyle denildi:

    "Söyler misiniz biz ne yapacağız? Söyler misiniz bu işin sonu nereye varacak? Söyler misiniz can güvenliğimiz konusunda başvuracağımız yeni mercilerin adresi var mıdır? Var mı bir çözüm öneriniz? 76 milyondan birkaç bin kişinin maça gittiği ey koca ülkem! Futbolda düştüğün duruma bak. Kan gövdeyi götürüyor. Huzura en ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde, spor sahalarını kendi çıkarları için kamufle edenler, her çirkin olay gibi bir gün oklar kendilerine döndüklerinde sakın ola ki basından medet ummasınlar."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Basın Konseyi'nin açıklaması

    Basın Konseyi, A Milli Futbol Takımı'nın Kazakistan ile yaptığı 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası Elemeleri maçından sonra bazı güvenlik elemanları tarafından gazetecilere yapılan saldırıyı kınadı.

    Konseyden Türk Telekom Arena'da oynanan milli maçtan sonra kaleci Volkan Demirel ile Fenerbahçeli futbolcu Emre Belözoğlu ve Fenerbahçe A Futbol Takımı İdari Menajeri Hasan Çetinkaya'nın stattan ayrılışının ardından yaşananlara ilişkin yapılan açıklamada özel güvenlik elemanlarının gazetecileri dövmesinin kabul edilemez olduğu vurgulandı.

    Dün gece yaşanan olayın anlatıldığı açıklamada, Demirel ve Belözoğlu'nun yanında bulunan özel güvenlik elemanlarının, görüntü almaya çalışan basın mensuplarına saldırdığı bildirildi.

    Türkiye - Kazakistan maçı capsleri

    "Gazetecileri, kameramanları, yumruk ve tekmelerle yerlere yatırıp döven, elindeki makineleri kıran güvenlik güçlerinin, bu gücü nereden aldıklarını soruyoruz? Gazetecilerin örselenmesi, dövülmesi ne yazık ki alışkanlık haline geldi. Bu durum, demokratik ülkelere de yakışmamaktadır" değerlendirmesinin bulunduğu açıklamada, özel güvenlik görevlilerinin, haddi olmayan davranışlarda bulunmasının kabul edilemez olduğunu ifade edildi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Açıklamada, "Görüntülerden yola çıkılarak, gazetecilere tekme, yumruk atan, görevlerini yapmalarını engelleyen özel güvenlik görevlilerinin, ivedi olarak bulunup, hesap sorulmasını bekliyoruz" denildi.

    Volkan sahayı terkedince dünya basını...

    TGC: "Fenerbahçe'den gerekli yaptırımı bekliyoruz"

    Konuya ilişkin Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nden (TGC) yapılan açıklamada ise barış ve kardeşlik dilinin hakim olması gereken spor alanlarında her gün bir başka şiddet olayına tanık olunduğunu, kamuoyunu bilgilendirme amacıyla görev yapan gazetecilere özel güvenlik elemanlarının saldırılarının her gün biraz daha arttığının gözlemlendiği kaydedildi.

    Dün gece yaşanan olayı öğrenmeye çalışan gazetecilere yumrukla tekmeyle saldırıldığı, gazetecilerin fotoğraf makinelerinin parçalandığı ve haber alma haklarının engellendiği aktarılan açıklamada, futbola egemen olan nefret söyleminde ve şiddette bazı kulüp yöneticilerinin de büyük payı olduğunun düşünüldüğü belirtildi.

    Sahada birbirleriyle dostça mücadele eden sporcuları gerginliğe iten bu tür demeçlerin önünün alınması gerektiği vurgulanan açıklamada, siyasetçilerin, belediye başkanlarının, kulüp başkanlarının özel korumaları ve özel güvenlikçilerinin özenle seçilmediğini anlaşıldığı, bu güvenlikçilerin çalıştıkları kişileri korumakla yükümlüyken ayrıca etrafa da terör estirmekten geri kalmadığı dile getirildi.

    Açıklamada, "TGC olarak sporda şiddetin önlenmesi için yalnızca yasaların sertleştirilmesinin yetmediğini düşünüyoruz. Bu konuda ortak bir tutum belirlenmesi için Türkiye Futbol Federasyonu'nu (TFF), İstanbul Valisi ve Emniyet Müdürünü göreve çağırıyoruz. Fenerbahçe Kulübü'nden de meslektaşlarımızı darbeden özel güvenlik görevlileri hakkında gerekli yaptırımı uygulamalarını bekliyoruz" ifadeleri kullanıldı.

    Facianın boyutunu en iyi anlatan fotoğraf

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow