hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Damper kazası davasında TIR şoförü tahliye edildi

    Damper kazası davasında TIR şoförü tahliye edildi
    expand

    Avcılar'da damperi açılan TIR'ın üst geçide çarpması sonucu bir kişinin ölümü, 2 kişinin yaralanması ile sonuçlanan kaza ile ilgili biri tutuklu 4 kişinin yargılandığı davada tutuklu TIR şoförü tahliye edildi. Duruşmada kaza sırasında önce bir patlama benzeri bir ses duyduğunu anlatan Cebeci, sonrasında ise ikinci bir ses geldiğini ve köprünün bulunduğu aracın üzerine çöktüğünü söyledi. Cebeci çalıştığı firmadaki bir başka aracın damperinin de düğmesindeki arıza nedeniyle benzer şekilde kalktığını ifade etti.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Avcılar'da 3 Eylül 2014 tarihinde damperi açılan bir TIR'ın yaya üst geçidine çarpmasıyla meydana gelen, üst geçidin düşmesiyle, 1 kişi ölmesi ve 2 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan kaza ile ilgili olarak biri tutuklu 4 kişi hakkında, "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne veya yaralanmasına neden olma" suçundan 4 yıldan 22.5 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davanın ilk duruşması dün yapıldı.

    Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün görülen ilk duruşmada, TIR şoförü olan tutuklu sanık Ekrem Cebeci ile üst geçidi yapan firmaların sorumluları olan tutuksuz sanıklar Mehmet Kaba, Bülent Demirca, Turan Özyurt ile avukatları katıldı. Duruşmaya ayrıca kazada hayatını kaybeden maktul Yusuf Kaya'nın kızkardeşi Keziban Arslan müşteki sıfatı ile katıldı.

    "Kazadan önce bir patlama sesi duydum"

    Kazayı yapan TIR'ın şoförü tutuklu sanık Ekrem Cebeci, Avcılar'dan Büyükçekmece istikametine doğru ilerlerken kazadan önce bir patlama sesi gibi bir şey duyduğunu belirterek, "İlk anda başka bir araca çarptığımı düşündüm, ancak önüme baktığımda bir şey göremedim. Arkasından ikinci bir ses geldi ve köprünün bulunduğum aracın üstüne düştüğünü fark ettim. Ben ilk anda ne olduğunu anlamadım. Köprünün bulunduğum aracın üzerine düşmesi ile araçta sıkıştım. Kurtarma görevlilerinin yardımıyla kurtarıldım. Seyir halinde iken herhangi bir şekilde tankerin damperinin kalkmasını sağlayan mekanizmaya dokunmadım. Damperin düğmesi aracın ön göğsündedir, oraya yanlışlıkla uzanıp kazayla dokunmak mümkün değildir, ben de herhangi bir şekilde dokunmadım. Damperin nasıl açıldığını bilemiyorum" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Dikiz aynasına dikkatli bakmadığım için damperin kalktığını fark etmedim"

    Damperin açıldığını gösteren herhangi bir uyarı mekanizması bulunmadığını savunan Cebeci ifadesini şöyle sürdürdü:

    "Damperin açılması sırasında açılmayı ikaz eden herhangi bir uyarı mekanizması yoktur. Ben hareket halinde iken damperin açıldığını fark edemedim. Beni bu hususta uyaran kimse de olmamıştır. Damperin köprüden önce trafik levhasına çarptığı anlaşılmaktadır. Trafik levhası ile köprünün mesafesi yaklaşık 10-15 metredir. Trafik levhasına çarpmasından hemen sonra köprüye çarpılmıştır. Bu nedenle benim ilk çarpmayı fark ederek aracı durdurmam mümkün olmamıştır. Araç hareket halinde iken damperin kalkmasını engelleyen herhangi bir mekanizma yoktur. Araç rölantide çalışırken damperin havaya kalkma süresi yaklaşık 7-8 dakikadır. Olay anında damperin ne kadar önce havaya kalkmaya başladığını fark edemedim. Olay anında kullandığım aracın trafikteki seyir hızı yaklaşık 50 kilometre civarındaydı. Aracı sürerken damperin kalktığının fark edilmesi mümkün değildir, aynada damperin kalktığını görülmesi mümkündür. Ancak olay anında dikiz aynasına dikkatli bakmadığım için damperin kalktığını fark edemedim. Olay anında damper doluydu. Olay öncesinde araçta herhangi bir arıza yoktu. Ben kasten veya yanlışlıkla damperin kalkmasını sağlayan butona basmadım. Damperin neden kalktığını bilmiyorum, butonda arıza olabilir. Bugüne kadar olayda oluğu şekilde damperin kendiliğinden kalktığı olmamıştır" diye konuştu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    "Firmamızda daha önece de araç hareket halinde iken damperin kalktığı olmuştu"

    Sanık Cebeci, kendisine sorulan soru üzerine de şunları söyledi:

    "Damper aracın dikiz aynasından değil, yan aynasından gözükmektedir. Biraz bu husus yanlış anlaşıldı. Ben olaydan sonra aracın damperinin iki boğum dediğimiz miktarda kalktığını gördüm. Her boğumda damper bir metre kadar havaya kalkmaktadır. Damperin tam kalkması için 5 boğum vardır. Her ne kadar benim başıma daha önce böyle bir olay gelmediyse de bizim firmamızda bu şekilde araç hareket halinde iken damperin kalkması olmuştu. Bu da düğmedeki arızadan kaynaklanmıştı."

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Tutuksuz yargılanan sanıklar Mehmet Kaba, Bülent Demirca ve Turan Özyurt, iddianameyi incelemediklerini belirterek sorguları için süre talep ettiler.
    Olayda hayatını kaybeden Yusuf Kaya'nın kardeşi Keziban Arslan, olayı televizyondan duyduğunu, olay yerine gittiğinde de kardeşinin vefat ettiğini öğrendiğini belirterek, "Kazaya sebebiyet veren sanıklardan şikayetçiyim" dedi.

    Olayda yaralanan Sami Yıldızgil'in Avukatı Erkan Tasım, sanık Erkan Cebeci'nin olay anında cep telefonu ile konuşup konuşmadığının tespiti için görüşme kayıtlarının getirtilmesini istedi.

    Tahliye edildi

    Telefon kaydı ile ilgili herhangi bir karar almayan mahkeme heyeti, suçun taksirli suç kapsamında olduğu gerekçesi ile Ekrem Cebeci'nin tahliyesine karar vererek duruşmayı erteledi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İddianameden

    Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Ekrem Cebeci yönetimindeki TIR'ın 3 Eylül 2014 tarihinde Avcılar metrobüs durağını geçtikten sonraki üst geçide çarptığı belirtildi.

    Çarpma sonucu üst geçidin çöktüğü hatırlatılan iddianamede, çöken üst geçidin altında kalan Yusuf Kaya'nın olay yerinde hayatını kaybettiği, Şenol Zerey ve sami Yıldızgil'in ise yaralandıkları kaydedildi. İddianamede, olay sonrası yaptırılan bilirkişi raporunda hem şoför Ekrem Cebeci'nin hem de köprüyü yapan firmaların yetkilileri olan Mehmet Kaba, Bülent Demirca ve Turan Özyurt'un asli kusurlu bulundukları hatırlatılarak, bu 4 kişi hakkında dava açılmıştı. Dört sanık için de "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne veya yaralanmasına neden olma" suçlarından 4 yıldan 22.5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.

    Türkiye'den Kobani'ye döndüğünde şoke oldu!

    Yunanistan'da Çipras hükümeti güvenoyu aldı

    AKP'li vekilden camide resmi nikah önerisi

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow