hamburger-icon

desktop-gifmobile-gifCanlı Yayın
hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Gazetecilere "İzmir" uyarısı

    Gazetecilere İzmir uyarısı
    expand

    İzmir Büyükşehir Belediyesindeki yolsuzluk iddialarına ilişkin açılan davanın ilk duruşmasının bugünkü bölümü sona erdi. Mahkeme Başkanı Cahit Kargılı, celsenin başında duruşmayı takip eden gazetecileri, davayla ilgili yazdıkları haberler konusunda uyardı.

    İzmir 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasının üçüncü gününde, tutuklu sanıkların ifadelerinin alınmasına öğle saatinde verilen aranın
    ardından devam edildi.

    Mahkeme Başkanı Cahit Kargılı, celsenin başında duruşmayı takip eden gazetecileri, davayla ilgili yazdıkları haberler konusunda uyardı.

    Bazı gazetelerde, "Mahkeme Mahmut'ları karıştırdı" yönünde haberler yer aldığını kaydeden Kargılı, kimsenin toplumu, mahkemeleri güvensiz, ne yaptığını bilmeyen bir haldeymiş gibi göstermeye hakkı olmadığını söyledi.

    Mahkemenin, iddianamede adı geçen herkesi çağırmak zorunda olduğunu, eğer bu noktada bir karışıklık varsa da bunun savcılıktan kaynaklanabileceğini belirten Kargılı, "Mahkeme salonunda kendi kendinize ekleme, çıkarma yapmaya hakkınız yok. Ne görüyorsanız onu yazın, bilgiye dayalı yorum yapın, bilmiyorsanız da sorun" dedi.

    Duruşmada daha sonra tutuklu sanıklar, İzmir Büyükşehir Belediyesi Bilgi Teknolojileri Daire Başkanı Tülay Azeri, Genel Sekreter Yardımcısı Erhan Bey, İZENERJİ Genel Müdürü Ali Süha Sabuktay ve Alım Şube Müdürü Mehmet Sayar'ın ifadeleri alındı.

    Tülay Azeri savunmasında, 60 yaşını geçtiğini ve 36 yıldır belediyede görev yaptığını belirterek, "O kadar yıl olmadım da şimdi mi örgüt üyesi oldum" dedi.

    Belediyede Yazı İşleri ve Kararlar Daire Başkanlığı ve İZFAŞ Yönetim Kurulu üyeliği görevinde bulunduğunu, ihale iptal yetkisi olmadığını belirten Azeri, ihaleye fesat karıştırma gibi durumunun da söz konusu olamayacağını savundu.

    Azeri, yaklaşık 4 aydır cezaevinde bulunduğunu kaydederek, "Tansiyon hastasıyım, sağlıklı beslenemiyorum. Tahliyemi istiyorum" dedi.

    Erhan Bey de savunmasında üzerine atılı tüm suçlamaları reddederek, "Ben sadece yasaların bana verdiği görevi yaptığım için tutukluyum" dedi. Ali Süha Sabuktay da savunmasında, unvanı dolayısıyla yüzlerce belgeye imza attığını belirterek, "örgüt üyesi" suçlamasının onur kırıcı bir suçlama olduğunu söyledi.

    Örgütün ne gibi çıkar sağladığının iddianamede yer almadığını ileri süren Sabuktay, tahliyesini talep etti. Tutuklu sanık Mehmet Sayar ise iddianamede yer alan kendisiyle ilgili tapeyi okuyarak, bu konuşmalarda suç unsuru olmadığını savundu.

    Duruşmaya yarın devam edilecek.

    Duruşmadan notlar

    Duruşmada, verilen kısa araların birinde, mahkeme başkanı Cahit Kargılı'nın, gazetelere yansıyan duruşma haberlerine atıfta bulunarak, "Telefon çalmadı, 5 dakika ihtiyaç arası" demesi salonda gülüşmelere neden oldu.

    İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun, Bilgi Teknolojileri Daire Başkanı Tülay Azeri'nin ifadesinin alınması sırasında söz alarak, bir oteldeki harcama faturasına ilişkin yaptığı açıklamada sarf ettiği "maket" sözcüğünün, zabıt katibince "paket" olarak kayıtlara geçmesi, avukatların uyarısıyla düzeltildi. Bu durum da salondakileri güldürdü.

    Mahkeme Başkanı Kargılı, bunun üzerine "havayı yumuşattığınız için teşekkürler" diyerek duruşmaya devam etti.


    "Suçsuzluğumuzu dünya alem görecek"

    Öte yandan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Kocaoğlu, davanın ilk duruşmasında bugün yapılan celseleri, adliyeden ayrılmadan önce gazetecilere değerlendirdi.

    Kocaoğlu, "Hiçbir suçumuzun olmadığını bu yargı sürecinde dünya alem görecek" dedi.

    Duruşmada, özellikle tutuklu belediye bürokratları ifade verirken, çok duygusal anlar yaşandığını dile getiren Kocaoğlu, "330 ve 130 gündür tutuklu olan arkadaşlarımız var. Sıkıntılarını anlatırlarken hepimiz duygulandık. İçerde yatan arkadaşlarımızın haklı ve duygusal konuşmaları hepimizi çok üzdü" diye konuştu.

    Kocaoğlu, duruşmada savunmalarını yapan bürokratların, işlerine ve ihalelere ne kadar hakim olduğunun görüldüğünü belirterek, şunları söyledi:

    "Aslında bu süreç, belediyecilik tarihinde belediyelerin nasıl işlediğinin, nasıl çalıştığının, nasıl hizmet verdiğinin bir belgesi. Bu dava, belediye çalışanlarının, zorluklara rağmen nasıl hizmet ürettiklerinin bir belgesi olarak tarihe geçecek. Hiçbir suçumuzun olmadığını bu yargı sürecinde dünya alem görecek."

    Adliye binası çıkışında, partililer tarafından alkışlarla desteklenen Kocaoğlu, eşi Türkegül Kocaoğlu ile birlikte "İzmir azizdir, aziz kalacak" sloganları eşliğinde adliyeden ayrıldı.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow
    o-clock

    SON DAKİKA

      EN ÇOK OKUNANLAR