hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    İstanbul Barosu davası 12 Ekim'e ertelendi

    İstanbul Barosu davası 12 Ekime ertelendi
    expand

    İstanbul Barosu yöneticilerinin yargılanacağı davanın ilk duruşması, mahkeme salonunun fiziki şartlarının yetersiz olduğu gerekçesiyle 12 Ekim'e ertelendi.

    İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ve 9 baro yöneticisinin “yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs" iddiasıyla 2 yıldan 4'er yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasına bugün Silivri Adliyesi’nde başlayacaktı. Ancak mahkeme, duruşma salonunun fiziki şartlarının yetersiz olduğu gerekçesiyle davayı 12 Ekim'e erteledi.

    Silivri 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz yargılanan İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, baro yönetim kurulu üyeleri Turgay Demirci, Mehmet Kurakoğlu, Hüseyin Özbek, Hasan Kılıç, Başar Yaltı, İsmail Altay, Aydeniz Alisbah Tuskan, Ayşe Füsün Dikmenli, Ufuk Özkap ile sanık avukatları Turgut Kazan ve Necmi Şimşek katıldı.

    Duruşmada, Hüsamettin Cindoruk, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Vedat Ahsen Coşar, Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu, Erzurum Barosu Başkanı Faruk Terzioğlu ile Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Berra Besler'in de aralarında bulunduğu avukatlar da duruşmada hazır bulundu.

    Sanıklar, duruşma salonuna kendilerine destek vermek için gelen avukatlar ve izleyicilerin alkışları eşliğinde salona girdi. Sanıkların yerlerini almasından sonra, birçok izleyici ve avukat da salona girmeye çalıştı. Duruşma salonunun küçük olması nedeniyle birçok avukat, zabıt katibinin masasına kadar geldi.

    Hakim Mustafa Egemen, mevcut durum itibarıyla sanıklar hakkında usul işlemleri yapmanın güç olduğunu gözlemlediğini tutanağa geçirdi.

    Egemen, duruşma salonunun fiziki yapısı nedeniyle başta birçok baro başkanı olmak üzere çok sayıda avukatın dışarıda kaldığını belirterek, sanıklar hakkında usul işlemlerin, özellikle savunma hakkının kısıtlanmadan rahat ve özgürce duruşmanın yapılamayacağını kaydetti.

    Duruşmanın daha müsait bir yerde yapılmasının hukuku daha uygun olacağı kanaatine varıldığını aktaran Egemen, duruşmaya başlamadan ve işlemler yerine getirilmeden ara verilmesine karar verdi.

    Hakim Egemen, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılarak, Silivri Adliyesi'nde daha geniş ve rahat yargılama yapılabilmesi, sanıkların ve avukatların savunmalarını daha özgür ve rahat şekilde sunabilmeleri için Silivri Ağır Ceza Mahkemesi'nin duruşma salonunun hazırlatılmasını isteyerek, duruşmayı 10 Ekim'e erteledi.

    Kocasakal: "12 Eylül'den sonra ilk kez"

    Duruşma öncesinde kısa bir açıklama yapan İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal, "Türkiye'nin geldiği durumu görüyorsunuz. 12 Eylül'den sonra ilk defa baro başkanı ve yönetim kurulu üyeleri yargılanıyor. Davanın ne olduğunu defalarca anlattık. Hukuku, hukukun üstünlüğünü bu mesleği, mesleğin savunma hakkını meslek onurunu korumak için ne gerekiyorsa bugüne kadar yaptık yine yapacağız. Ne bedel ödememiz gerekiyorsa öderiz. Bir suç işlediğimizi düşünmüyoruz" dedi.

    Cindoruk: "Avukat kurumu yargılanıyor"

    Duruşmayı izlemeye eski Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlarından Hüsamettin Cindoruk da katıldı. Kocasakal'a destek vermek için Silivri Adliyesi'ne gelen Cindoruk, "Bu duruşma avukat kurumunun yargılanmasıdır. Çünkü üyesi olduğum İstanbul Barosu avukatlık kurumu adına, avukatlık ve savunma mesleğini korumak istemiştir. Bundan bir dava çıkarılmasını ayıplıyorum. Uzun yıllar ifa ettiğim savunma mesleği, yargının en önemli temelidir. Hatta 3 temelinden biridir. Yargı, savcı, yargıç ve avukattan kurulur. Eğer avukatları mahkemelerde yargılar mahkum etmeye uğraşırsanız yargı çöker. Adalet çöker, başka bir şey çöker, adil yargılama çöker. O nedenle bu davayı çok önemsedim ve geldim. 60 yıla yaklaşan meslek hayatımda böyle bir davaya ilk kez rastlıyorum. Savunmayı savunmanın suç olması yargının çökmesi anlamına gelir. Daha da ileri gidebilirim. Derim ki, bu davayla Silivri’deki mahkeme intihara teşebbüs etmiştir" şeklinde konuştu.

    Çeşitli illerden hukukçular desteğe geldi

    Duruşmayı izlemek ve sanıklara destek olmak amacıyla Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı ve yöneticileri, Türkiye’nin çeşitli illerinden baro başkanları ile hukukçular da otobüslerle gelerek Silivri Adliyesi önünde toplanmaya başladı. CHP milletvekilleri İlhan Cihaner ve Mahmut Tanal, Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Murat Arslan, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Vedat Ahsen Coşar'ın yanı sıra Fransa Barolar Ulusal Konseyi Başkanı Christian Bournazel, Alman Federal Baro Başkan Yardımcısı Michael Krenzler, Hamburg Barosu Başkanı Otmar Kury, İsveç Barosu Genel Sekreteri Anne Ramberg, Fas Barosu Başkanı Abderrahim Cherkaoui, Uluslararası Barolar Birliği İnsan Hakları Enstitüsü temsilcisi Lorna Skinner de davayı izlemek için gelenler arasında yer aldı. Yurtdışından birçok barodan avukat da davayı izlemek için adliyeye geldi. Adliye önüne gelenler arasında yer alan Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu, "Avukatlar bu ülkede savunmayı savunmak zorunda kalmışsa, işte bu baskıcı rejimin geldiği son noktadır" dedi.

    Davanın geçmişi

    İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ile 9 baro yöneticisi halen Yargıtay aşamasında olan Balyoz davasında, bazı avukatların salondan çıkarılması ve mahkemenin bazı uygulamaları üzerine 6 Nisan 2012 tarihli duruşmaya katılmıştı. Silivri Cezaevi yerleşkesinin bitişiğindeki salonda görülen davada söz alan Ümit Kocasakal, 'mahkemenin avukatlık mesleğinin onurunu zedeleyen uygulamalardan vazgeçmesini istediklerini' belirtmişti. Kocasakal avukatlık mesleğinin onurunu korumanın baroların görevi olduğunu anlatmış ve dilekçesini de yazılı olarak sunmuştu. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ömer Diken ise baroların böyle bir görevi olmadığını belirterek salondan çıkmalarını istemişti. Kocasakal ve baro yöneticileri, duruşma salonu önünde basın açıklaması yapmıştı. Bunun üzerine davaya bakan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, olayın ardından Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

    4 yıla kadar hapisleri isteniyor

    Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal'ın da aralarında bulunduğu baro yöneticisi 9 avukat hakkında soruşturma başlattı. Ancak Ümit Kocasakal ve baro yöneticileri savcılıkta ifade vermeye gitmediler. Adalet Bakanlığı'nın baro yöneticierinin eylemin avukatlık görevi kapsamında değerlendirilemeyeceğine ilişkin yazısı üzerine Silivri Savcılığı, duruşma salonundaki görüntü kayıtlarını inceleyerek 30 Ocak 2013 tarihinde iddianame hazırladı. İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ve 9 baro yöneticisinin “yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs" iddiasıyla 2 yıldan 4 yıla kadar hapsi isteniyor.
    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow