hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Sahte can yeleği faciası!

    Sahte can yeleği faciası
    expand
    KAYNAKTufan Hamarat / DHA/ İzmir, Mustafa Oğuz/DHA/İzmir

    İzmir'in Dikili İlçesi ile Balıkesir'in Ayvalık İlçesi Altınova Mahallesi arasında kilometrelerce uzanan kumsal mülteci faciasına sahne oldu. Midilli'ye geçmeye çalışan 2 lastik botun fırtına yüzünden alabora olması sonucu aralarında çok sayıda kadın ve çocuğun bulunduğu 31 mültecinin cesedi sahile vurdu. Kurtarılan 12 mülteci, Midilli'ye çok yaklaştıklarını, Yunan Sahil Güvenlik Botu'nun kendilerini yakalayınca Türk karasularına doğru yönlendirdiğini, bu sırada şiddetini arttıran fırtına yüzünden sulara gömüldüklerini anlattı. Bu arada kıyıya vuranların tamamında can yeleği takılı olmasına rağmen işe yaramadığı da ortaya çıktı. Atılan can yeleklerinden birinin içini açan yetkililer, atık malzemelerle doldurulmuş olduğunu gördü.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Olumsuz hava koşulları, soğuk, fırtına yüzünden son günlerde mültecilerin Ege kıyılarından Yunan adalarına geçişi hız kaybetti. Ancak günlerdir denize açılmayı bekleyen bir grup mülteci bu sabah saat 05.00 sıralarında İzmir'in Dikili ilçesi ile Balıkesir'in Ayvalık İlçesi, Altınova mahallesi arasında kalan sazlık bölgeden Midilli adasına geçmek üzere hareket etti. Ancak iki bot da şiddetini arttıran fırtına yüzünden alabora oldu, onlarca sığınmacı üzerlerinde incecik can yelekleriyle Ege'nin soğuk sularında saatlerce can pazarı yaşadı.

    Mülteci çocuklar "durmadı resim yaptı"

    Facianın ilk sinyali Altınova'nın Fenerönü mevkiinde minik bedenlerin kumsala vurmasıyla ortaya çıktı. Kısa süre içinde onlarca mültecinin cansız bedeni sahile vurdu. Jandarma ve Sahil Güvenlik ilk ihbarın ardından bölgede arama, kurtarma faaliyetine başlarken, 2 yaşında bebeklerin de bulunduğu mülteci cesetleri Bodrum'daki Aylan bebeği hatırlattı. Bir süre sonra da Fenerönü açığındaki mendireğe 6 mültecinin yüzerek çıktığı görüldü. Fırtına yüzünden Sahil Güvenlik botu mendireğe yanaşamadı. Helikopterle kurtarma çalışmasına başlanırken mültecilerin bazıları yüzerek kıyıya ulaştı. Hipotermiye giren mültecilere bölgedeki yazlıkçılar kapılarını açtı.

    Sena'nın minik bedeni de kıyıya vurdu

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dikili tarafında da aynı manzara

    Kilometrelerce uzanan kumsalın Dikili tarafından da öğleye doğru kötü haber geldi. Burada da kıyıya cesetler vurmaya başlayınca arama kurtarma faaliyeti bu bölgeye kaydırıldı. Kumsalın Dikili tarafında da 8 ceset belirlendi. Jandarma yetkilileri cesetleri tek tek ceset torbalarına koyarak bölgedeki hastanelerin morglarına gönderdi.

    Sahil Güvenlik ve Jandarmanın saatler süren çabası sonucunda faciadan 12 mültecinin kurtulduğu, Ayvalık tarafında 23, Dikili tarafında da 8 olmak üzere, iki botun alabora olması sonucu 31 sığınmacının hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Ölenler arasında 6 aylık hamile bir kadın, küçük çocuklar, gençler, kadınlar olduğu görüldü. Ölenlerin hangi ülke vatandaşı olduğu henüz belirlenemezken, kurtarılan 12 mültecinin Irak ve Cezayir uyruklu olduğu anlaşıldı.

    Yunan Sahil Güvenliği'nin müdahalesi iddiası

    Midilli'ye geçmek isterken Türk Sahil Güvenliği'nin bugüne kadar kurtardığı mültecilerden bazıları defalarca Yunan Sahil Güvenliği'nin yakaladığı botlarının patlatılarak Türk karasularına bırakıldığı yolunda ifade verdi. Kurtarılan 12 mülteciden de benzer ifade gerdi. Edinilen bilgiye göre mülteciler, Midilli'ye yaklaştıkları sırada Yunan Sahil Güvenlik Botu'nun kendilerini fark ettiğini, Türk karasularına dönmeye zorladığını, bir süre sonra da şiddetini arttıran fırtına yüzünden Türk tarafına sürüklenirken botlarının alabora olduğunu anlattı.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dikili'de göçmen faciası!

    İşe yaramaz can yelekleri

    Bu arada kıyıya vuranların tamamında can yeleği takılı olmasına rağmen işe yaramadığı da ortaya çıktı. Atılan can yeleklerinden birinin içini açan yetkililer, atık malzemelerle doldurulmuş olduğunu gördü. Bu can yelekleri ile metrelerce yükselen dalgalı denizde hayatta kalmamın mümkün olmadığı da belirtildi. Meteoroloji yetkilileri Ege'de şiddetli lodosun etkisini bir süre daha sürdüreceği uyarısında bulundu.

    Can yeleklerinin üretildiği atölyeye baskın!


    İzmir'de polis, Dikili ve Ayvalık'ta onlarca mültecinin üzerlerinde incecik can yelekleriyle kıyıya vurduğu saatlerde, bu can yeleklerinin üretildiği atölyeye baskın yaptı.

    Umuda yolculuğa çıkan kaçak göçmenlerin ucuz olduğu için tercih ettiği ancak, standart dışı üretim olan ve su üstünde tutmak bir yana, ıslanıp ağırlaşan ve ölümleri yol açan, üzerine tanınmış markalar vurulan toplam 1263 sahte can yeleği ele geçirildi. İşin en acı tarafı da sözkonusu merdivenaltı imalathanede Suriyeli mülteci kızların da çalıştırılması oldu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Konak İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Sakarya Mahallesi 826 Sokak'ta 50 numaradaki, standart dışı can yeleği imalathanesi ve depo olarak kullanılan bir işyerine baskın yaptı. Üzerlerine sahte markalar basılan 1263 can yeleğine, piyasaya sürülüp, yeni ölümlere neden olmadan el konuldu. Yeleklerin içine, daha çok yalıtım, ambalajlama, dolgu malzemesi olarak kullanılan petro kimya ürünü malzemelerin konulduğu dikkat çekti. Dört kişinin çalıştığı atölyedeki can yeleği üretiminde, yaşı küçük iki Suriyeli'nin de çalıştığı anlaşıldı. İşyeri sahibi Abdurhaman K. polise yelekleri başkaları için ürettiğini, fason olarak hizmet verdiğini söyledi. El konulan can yelekleri Konak Belediyesi zabıta ekiplerine teslim edilirken, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

    İnsan kaçakçıları "Finans sistemi" kurmuşlar

    Denizde ölümlerin en büyük nedeni

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Uzmanlar, son derece kalitesiz ve işe yaramayan bu can yeleklerinin, denizdeki ölümlerden en büyük nedenlerden biri olduğunu belirtiyor. Standartlara uygun üretilen can yeleği kaldırma kuvvetine, modeline ve bedenine göre değişiyor. 50 newtonluk modeller yüzdürme yardımcısı olarak su sporlarında kullanılıyor. 100 newtonluk modeller orijinal can yeleği olarak geçiyor. Suda insanlar baygın olsa bile 12 saat boyunca boynu yukarıda su yutturmadan tutuyor. Yaka etiketinde belge numarası, bedeni ve kaç newton olduğu ve hangi sularda kullanılıp kullanılamayacağı, yeleğin üzerinde dört farklı dilde yazıyor.

    Standart dışı olarak merdiven altında üretilen can yelekleri, küçük bir çocuğu bile su üzerinde tutamıyor. Çanta kumaşı ve 'kıymık' denilen süngerlerle içi kalın ve dolgulu gözüksün diye yapılan ucuz, sahte can yelekleri, suyu emdiği için kişiyi aşağıya çekip aksine boğulmasına neden oluyor. Piyasada standartlara uygun can yelekleri 75 TL'den başlayan fiyatlarla satılırken, merdiven altında üretilenler, 20-30 TL arasında satışa sunuluyor.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow