hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Hindistan-Pakistan gerilimi savaşa döner mi? Prof. Dr. Özden Zeynep Oktav anlattı

    { title }

    SONRAKİ VİDEO

    KAYNAKCNN TÜRK

    Prof. Dr. Özden Zeynep Oktav, "Hindistan ile Pakistan, Keşmir sorunu nedeniyle bugüne kadar 3 kere (1947, 1965 ve 1999 yıllarında) savaştılar, dördüncü savaş yakın mı?" sorusuna cevap verdi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    CNN TÜRK'te Bugün programında Zeynep Özyol'a konuşan Prof. Dr. Özden Zeynep Oktav'ın açıklamaları şöyle:

    "Dünya için büyük bir tehdit arz ediyor"

    Her iki ülkede nükleer bir güç olduğu için bu olasılık dünyayı çok tehdit edici durum arz ediyor. Ben her iki ülkenin de açık savaşa karşı karşıya gelmek isteyeceğini zannetmiyorum. Aslında bu problem Keşmir'le çok yakından ilgili. 14 Şubat'ta yine bir askeri konvoya saldırı yapıldı ve Hintli 44 asker öldürüldü. Hemen arkasından 18 Şubat'ta Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, önce Pakistan'a 20 Şubat'ta da Hindistan'a gitti. Burada yatırımlar sözü verdi.

    "Sorunun iki ayağı var"

    Ben bu Keşmir olayı üzerinden bu sorunun iki tane ayağı olduğunu düşünüyorum. Bir tanesi Amerika'nın Afganistan'daki durumu ile ilgili. Çünkü Amerika ile Pakistan arasında problem var. Afganistan'daki isyancılar ve ekstrem gruplara Pakistan'ın destek vermesinden dolayı Amerika Pakistan'a uyarıda bulunuyor. Geçen sene önemli bir askeri yardımda kesinti yaptı. Pakistan'ın ekonomik durumu son derece zorda. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    İkinci ayağı ise Çin ve ABD arasındaki rekabetin yansıması olarak da görüyorum. Çin, Pakistan'ı Asya'da Hindistan'ın gücünü dengeleyecek bir ülke olarak görüyor. Neredeyse 1998'den beri Çin'in Pakistan'a nükleer güç olması için yardım ettiğini görüyoruz. Çin'in Pakistan'la arası daha iyi. Çünkü Hindistan 'tek yok tek kuşak' projesinde tamamen Çin'e bağlı bir ülke değil. Çünkü Çin'den sonraki dünyadaki en büyük nüfus Hindistan'da var. Ve Hindistan nükleer bir güç olma konusunda yardım aldı Amerika'dan. Ve Hindistan da Çin'in bölgede aşırı derece büyümesinden çok hoşnut değil. Ama elbette Çin ile direk temasında bulunuyor. 

    Keşmir sorunu 1947'den beri var. Nüfusu Müslüman olan bir bölge. Keşmir, Pakistan ve Hindistan arasında stratejik öneme haiz sınır meselesi, bir de Hindular ve Müslümanlar arasında çatışma olarak da bir laboratuvar niteliğinde. Pakistan, Müslüman nüfusun çoğunluğun olduğu Keşmir'in kendisinde olmasını isterken Hindistan bunu kabul etmiyor. Büyük güçlerin yardımıyla ikisi de nükleer güç oldular. Bu iki ülkenin Asya'da nükleer güç olarak karşı karşıya gelmesi dünya için de büyük bir tehdit arz ediyor. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Büyük güçlerin bu krizde duruşu ne?

    Baktığınızda Çin çok yumuşak demeçler veriyor. Her iki ülke arasında da barışı sağlanması gerektiğini, Trump aynı şekilde bir orta yolun bulunması gerektiğini söylüyor. Esas problem Hindistan ile Çin arasında. Güney Asya Denizi'nde büyük bir rekabet olduğunu görüyoruz. Hindistan'ın Amerika'ya yakın olduğunu, yani Çin'e tabi bir ülke olmadığını görüyoruz. Güçlü bir ülke Hindistan. Pakistan'da ise Hindistan ile böyle bir problem olduğu için genel çizgiye baktığımızda Çin'e yakınlaşsa da Amerika'yı karşına almak istemiyor. Ama geçen seneki Trump'ın yardımda yaptığı kesintiyi o yüzden örnek verdim. Pakistan, Amerika'yı suçladı. Amerika'nın kesintiyi yapma nedeni, Pakistan'ın Afganistan'daki aşırı gruplara verdiği destek olarak gösterdi. Ama Pakistan dedi ki; Amerika Afganistan'da başarısızlığa uğruyor. Bunu günah keçisi olarak da Pakistan'ı gösteriyor. 'Bunu kabul edemeyiz.' dediler. Sabaha karşı yapılan saldırılar birer sürecin sonunda geldiğimiz nokta. Rusya, Çin, Amerika hepsi işin içinde. Ticaret, silah, nüfus alanında rekabetin uzantısı. 

     

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow