hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Toprağa hüzün düşüren anlaşma | Video

    Türkiye 1923 yılında Misakı Milli sınırları içine çekildiğinde, geride vatan hasreti çeken milyonlarca Türk kalmıştı. Lozan'da yapılan Mübadele Anlaşmasıyla Yunanistan'daki Türk azınlıkla Türkiye'deki Rum azınlığın değiş tokuşu gündeme gelmişti. 1923'te başlayan mübadele, 1930'lu yıllara kadar devam etti. 10 Haziran'da iki ülke arasında imzalanan mübadele anlaşmasının üzerinden tam 90 yıl geçti.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    600 yıl boyunca üç kıtaya hükmeden Osmanlı İmparatorluğu bir asır önce yıkıldığında,
    Peşinde büyük acılar bıraktı. Yeni kurulan Yunanistan ve genç Türkiye Cumhuriyeti mübadele anlaşması imzaladı. Türkiye'de yaşayan Rumlar ve Yunanistan'da yaşayan Türkler karşılıklı olarak değiş tokuş edildi. Milyonlarca insan göçe tabi tutuldu. O anlaşmanın üzerinden tam 90 yıl geçti.

    Osmanlı Devleti, Rumeli'yi Anadolu'dan önce yurt edinmişti. Anadolu'da Rumlar, Rumeli'nde Türkler barış ve huzur içinde yaşıyordu. 1'inci Dünya Savaşının sonunda Osmanlı Devleti yıkılınca, genç Türkiye Cumhuriyeti adeta küllerinden yeniden doğdu. Ancak Osmanlı zamanında Rumeli'ye yerleşen milyonlarca Türk artık yaşadıkları ülkede azınlık durumuna düşmüştü. Üstelik Yunanistan, ülkenin her yerine dağılmış olan Türkleri potansiyel bir tehdit olarak görüyordu.

    1923'te Lozan Anlaşmasıyla sığınmacılar konusu ele alındı. Yunanistan ülkesindeki Türklerin çıkmasını istiyordu. Müzakerelerin sonucunda iki ülke, karşılıklı bir değiş tokuşu kabul etti. İstanbul'daki Rumlar ve Batı Trakya'daki Türkler bu anlaşmanın dışında tutuldu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Artık türklerin yüzlerce yıl yaşadığı Selanik, Yanya, Drama, Kavala ve Girit'ten ayrılma vakti gelmişti. Milyonlarca Türk yüzünü Anadolu'ya çevirmek zorunda kaldı. Benzer acılar, Anadolu'da yaşayan Rumlar için de geçerliydi. 2 milyon insan, havasına, toprağına suyuna alıştığı toprakları terketti, mübadil oldu.

    Mübadele için deniz yolu kullanılmıştı. Selanik, Kavala, Girit gibi limanlarda toplanan binlerce Türk
    İnsan taşımaya elverişli olmayan gemilere doldurulup gönderildi. Gelirken yanlarına birşey almalarına izin verilmedi. Küçücük gemilere sıkışan mübadillerin arasında kısa sürede hastalık baş gösterdi. Binlercesi gemilerde hayatını kaybetti. En yakınlarını yitirenler, ölülerini bile defnedememiş sevdiklerini denizin soğuk sularına bırakmışlardı.

    Tüm Anadolu, Yunanistan'dan gelenlerin acılarını paylaşmıştı. Hilalı Ahmer Cemiyeti, mübadillerin indiği limanlarda yardım eli uzatıyordu. Onların yaşadığı acılar, genç Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal'in de yüreğini yakıyordu. O günlerde İslam dünyasına şu çağrıyı yapmıştı

    Yunanistan'dan gelenler Balıkesir, Bursa, Çanakkale, Edirne, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Manisa Samsun, Tekirdağ gibi yerlere yerleştiler. Anlaşmaya göre mübadillerin mülkiyet haklarına hiçbir müdahale yapılmayacaktı. Ancak bu madde hiçbir zaman işletilemedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Yaşadıkları topraklardan koparılan mübadiller, acılarını taze tutmaya devam ediyor 100 yıl önce gelenlerin torunları, atalarının yaşadığı acıları dilden dile anlatıyor.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow