Hz. Peygamberimiz (S.A.S.), kurbanın meşru bir şekilde kılınmasının ardından her sene bizzat kendisi kurban kesmek suretiyle kurban ibadetini yerine getirmiştir. Hz. Peygamberimiz (s.A.S.), kurban bayramı içerisinde Allah katında en sevimli olan ibadetin kurban kesmek şeklinde olduğunu, bahsedilen kurbanın da kesilir kesilmez Allah'ın katında daha makbul olacağını, bununla birlikte kurban edilmiş olan hayvanın her bir kısmının bireyin hayır hanesine kaydedilmekte olduğunu ifade etmiştir.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

  Kurban Kesmek Kimlere Farz Olmaktadır?

 Kurban kesmenin farz olması için belirli şartlar gerekmektedir. Genel olarak bakıldığında; kurban kesmek, akli dengesi yerinde olan, buluğa ermiş ya da ergen olmuş olan bireyler için, dini açıdan zengin sayılabilecek kadar mal varlığına sahip olan ve mukim olan tüm Müslümanın yerine getirebileceği mali nitelikli bir ibadet çeşidi olmaktadır.

 Temel gereksinimlerinden ve borcunun haricinde 80.18 gram altın ya da değerinde olan bir para veya eşyaya sahip bulunan kişilerin kurban kesmesi gerekmektedir. Bununla birlikte kurban mükellefiyetinin sağlanabilmesi amacı ile aranan nisabın üstünden, zekâtın tam tersine bir sene geçmesi şart olmamaktadır.

 Kurban Kesmek Yerine Sadaka Verilebilir mi?

 İbadetlerin biçimleri, koşulları ve rükünleri olduğu gibi özellikleri, amaçları ve gerekçeleri de bulunmaktadır. İbadetlerde yer alan bu niteliklerin birbirlerinden ayrı şekilde düşünülmesi olanaklı değildir. Diğer bir taraftan da ibadetler ayrı olarak emredildikleri biçimiyle yerine getirilmektedir. Her ibadetin bir yapılış biçimi bulunmaktadır. Kurban ibadeti de sadece kurban olması gereken hayvanın usulüne uygun bir biçimde kesilmesi aracılığı ile yerine getirilebilmektedir. Bedelini infak etmek sureti ile kurban ibadetinin yerine getirilmesi olmamaktadır. Zira bu hayvanın kesilmesi için bahsedilen bu ibadetinin rüknüdür.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

 İbadetlerin Birbirleri Yerine Değiştirilmesi Mümkün müdür?

 Allah Teâlâ’nın rızasının kazanılabilmesi niyeti ile karşılıksız bir şekilde fakir ya da muhtaçlara yardım etmek ve destek olmak, iyilik veya ihsanda bulunmak da Müslümanların yerine getirmeleri gereken en önemli vazifelerinden bir tanesini oluşturmaktadır. Zaruret derecesinde gereksinim içerisinde yer alan birine yardım etmek dinimiz kapsamında farz olarak kabul edilmiştir.

 Bunun dışında, bahsedilen iki ibadetin birbirlerinin alternatifi şeklinde sunulması da doğru olmamaktadır. Bu nedenden dolayı kesme işlemi olmadan hayvanı, sadaka şeklinde bir kimseye vermek de kurban yerine geçmemektedir. Aynı biçimde mevcut kurban bedelini yoksullara veya yardım kuruluşlarına vermek sureti ile kurban ibadeti ifa edilmiş olmamaktadır.