

Gündemimize gelirsek; geçtiğimiz aylarda NFT pazarı iyice ivmelendi. Hem Türkiye’den hem de globalden dikkat çekici, ETH değerleri ile kafamızı o yöne döndüren milyon dolarlık projeler ortaya çıkmaya devam ediyor. Aklıma geçtiğimiz hafta ilk gelenleri bile düşündüğümde; Quentin Tarantino, Nike, Matrix, Mac Donalds, WWF son haftanın NFT pazarına hızlı giriş yapan ünlü isim ve markalarıydı.
Diğer yandan, dünyanın önemli para merkezlerinden New York’da geçtiğimiz hafta NFT konferansı düzenlendi ve dünyanın her yerinden NFT projeleri, girişimler, sanatçılar, yatırımcılar konferans için New York’daydı. Ben de karikatürist Selçuk Erdem ile ortak bir NFT projesi yapan reklam ajansı 4129Grey CEO’su Alemşah Öztürk ile buluştum. NFT projeleri “Fluffy Polar Bear” ve NFT pazarı ile ilgili dolu dolu sohbet ettik. Yazının devamında soru-cevap olarak okuyabilirsiniz.
Öncelikle New York’daki konferanstan ve etkilerinden biraz meraklılarını bilgilendirmek istiyorum. Değiştirilemez token’ ların geleceği için çok önemli bir 4-5 gün geçti New York’da. Sadece Times Meydanı'nda 15 farklı NFT temalı reklam panosu vardı. NFT’yi destekleyen film ve müzik yıldızlarını sahnelerine getiren partiler, akşam yemekleri, dijital sanat galerileri diğer buluşma noktalarındandı. Müzisyenler için telif çözümlerinden, sadece kripto ödemesi geçirebilen ödeme sistemlerine kadar sayısız yeni proje tanıtıldı.
Projeler bir yana, bir diğer gözlemim ise NFT pazarının içinde bulunan tüm oyuncular, sanatçısı, al-sat yapanı, ajansı, sanat galerisi, yatırımcısı, influencer’ı herkes ama herkes gerçekten çok tutkulu. Ve bir an için heyecanlarını ve tutkularını kaybetmiyorlar. Siz ne dersiniz bilmiyorum ama gördüğüm bu tutku ve heyecan bir noktada bizi yeni bir söyleme sürükleyecek gibi duruyor; “ Ethereum kraldır. “
Ethereum kraldır
Şu anda NFT endüstrisine hizmet eden bir çok blok zinciri var, ancak tartışmasız taht hala Ethereum’da. Özellikle geçtiğimiz hafta New York’daki NFT konferansı sürerken, ETH’nin rekor seviyelere yükselmesi de pek tesadüf değil. Flow, Avalanche ve Solana gibi daha yeni blok zincirler artık daha düşük fiyatlı transferler sunmak ve daha fazla NFT alıcısı çekmek için daha çok rekabet etmek zorundalar.
Ülkemizde de NFT projelerine sanatçılar oldukça ilgi gösteriyor ve iddialı projelerde yer alıyorlar. Refik Anadol, Murat Pak gibi önemli sanatçılar çok yüksek miktarlarda sanat eserlerini NFT olarak satışa çıkarıp başarılı oldular. Geçtiğimiz Eylül ayında duyurulan ve karikatürist Selçuk Erdem ile Alemşah Öztürk’ün projesi olan Fluffy Polar Bear’ı da Times meydanındaki reklam panolarında görmek ayrıca sevindiriciydi.
Fluffy Polar Bears, Selçuk Erdem’in kutup ayısı çizimlerinden oluşan 9999 adetli bir koleksiyon. 250 binin üzerinde kombinasyonla türetilebilen bu koleksiyon tamamen zincir üstü üretimle (on-chain generation) koleksiyonerlerle buluştu. Koleksiyonun temsil ettiği dünya ise; sert bir buzul çağı sonrası hayatta kalmayı başaran tek tür olan farklı personalara sahip kutup ayıları.
Pazarı ve dinamikleri konusunda biraz daha bilgilendiğim, Alemşah’a projeleri ilgili sorularım ve cevapları şöyleydi,
1) Genel olarak blockchain ve NFT pazarı hakkında düşüncelerin neler öncelikle?
Merkezsiz yapılar, prensip ve konsept anlamında çok gelişmiş fikirler olsa da teknoloji ve alt yapı anlamında henüz çok gelişmiş değil. Örneğin; son günlerin popüler coin’i SHIB’i herkes almak isteyince, tüm ETH platformları yavaşlıyor, yavaşladığı için gasfee’ler yükseliyor. Yani $100’a bir NFT almak isterken, onun gasfee’si de $200 olabiliyor. NFT’ler fikir ve konsept anlamında çok güzel, geleceğinde çok fırsat var, teknolojinin de gelişmesiyle daha da ileri gidebileceğiz. Şu an büyük bir evrimin ilk adımlarındayız gibi görüyorum. Deniyoruz, çalışıyoruz, yanlışlar yaparak öğreniyoruz ancak pratik dünyamıza yaklaşması için biraz daha zamanımız olduğunu düşünüyorum.
Piyasası da çok hareketli bir alan. Taban fiyat hızlıca düşebiliyor, ETH giderek artıyor ve dolar üzerinden hesap yaptığınızda kur farkı, değişken fiyatlar ile insanlar giderek komüniteleri değil fiyatları takip etmeye başlıyorlar. Aslında bir NFT projesinin başarısı uzun soluklu ve başarılı bir komünite yönetiminden geçiyor. Bored Ape gibi NFT projelerini aldığınızda aslında siz özel bir kulübe üye oluyorsunuz, o markanın bir parçası oluyorsunuz.
2) Pazar çok yeni olduğu için bir çok fırsat barındırıyor, girişimcilere önerilerin olur mu?
Sektör yeni gelişiyor, 1 yıl sonra çok farklı platformlar ve ürünler göreceğiz. CRM açısından çok uygun bir market örneğin, data, analiz ve
eğitim alanları da değerli ve diğer pazarları ivmelendirecek bir çok fırsat var.
Özellikle biletleme tarafında çok büyük fırsat görüyorum. Sanat tarafında akıllı NFT’ler geliyor yakında. NFT’lerin içeriğini bundan sonra interaktif de görebileceğiz. Kontratın değil içeriğin interaktif olduğu bir dünya geliyor. CRM, emlak piyasası ve data taraflarında fırsatlar var. İlk denemeleri yapanlar biraz zorlanacaklar ancak sonu oldukça güzel olacak diye düşünüyorum.
3) Özellikle Selçuk Erdem ile birlikte çıkardığınız “Fluffy Polar Bear” projenizin hemen ardından Türkiye’de NFT’nin farkındalığı ciddi derecede arttı. Proje nasıl gidiyor?
Bizim ilk hedefimiz Selçuk Erdem’in sanatını insanlarla birebir olarak buluşturmaktı. Selçuk’un zihninden keyifli ve eğlenceli biçimde bu hikayeleri aktarmak. Her bir parça çok keyifli oldu, ve insanlar sahip oldukları Fluffy’lerinin hikayelerini anlatıyorlar ya da profil fotoğrafı yaparak kendilerini ifade etmenin yeni yollarını buluyorlar. Çünkü satın aldığın her NFT ile sen de sanatçının ve sanatının bir parçası oluyorsun.
Projenin başarısı da sanatçının hevesine, aldığı keyfe, komünitenin enerjisine bağlı olarak değişiyor.
Projenin iletişimini tamamen organik ilerlettik, ilk duyurduğumuz andan itibaren proje duyuldu ve genişledi, medya tarafında ekstra bir bütçe harcamadık.
Projeyi satışa sunduğumuzda da, alıcılar daha düşük gasfee ödesinler diye çok çaba gösterdik. Ancak bizimle tamamen doğrudan ilgisi olmayan bir şekilde gasfee’ler arttı. Bundan dolayı projede çekilişle 200 kisiye $100 dağıttık, en azından 200 kişinin gasfee’sini biz karşıladık.
Şu an 6 ay önce çıkmış ama hala tükenmemiş iyi projeler var NFT pazarında. Bunun sebebi de gasfee’lerin çok yükselmiş olması.
3) NFT projelerinde sadece kolleksiyon çıkarmak yerine uzun vadeli bir proje yapmak sürdürülebilirlik sağlıyor. Sizin projenizin yol haritası ne zamana kadar uzanıyor ve eninde sonunda ulaşmak istediğiniz hedef ya da hedefler nedir?
Kesinlikle uzun vadeli düşündüğümüz bir proje Fluffy Polar Bear. İstanbul’da fiziksel olarak bir hub’ımız olabilir belki ileride diye düşünüyoruz. Fluffy Polar Bear sahiplerinin girebileceği, orada NFT projeleri yaratabilecekleri bir alan ya da NFT gallery barındıran bir cafe olabilir. Bunun yanında ikinci koleksiyonu çıkarmak istiyoruz, bir oyun projemiz var planlarımızda. Dolayısıyla yarattığımız komüniteyi büyütmeye devam etmek ve eninde sonunda onların bizi yönlendirdiği yeni kapılar açmak, koleksiyonu büyütmek hedefimiz. Yol planımız da yol üzerinde bir çok kez değişecektir bunun farkındayız çünkü hem teknoloji hem de trendler çok hızlı gelişiyor ve dönüşüyor. Bu değişime ayak uydurmak ve her zaman öğrenerek ilerlemek önemli.
Alemşah ile sohbetimiz oldukça keyifliydi, dahil olduğu gelecek projeleri de ilgiyle takip edeceğim. Ayrıca ilklim değişikliğine de farkındalık yarattıkları projelerinde, bir yandan enerji tüketimi ile eleştirilen blockchain teknolojilerine de olumlu bir geri dönüşüm yaratmış oluyorlar. Fluffy Polar Bears koleksiyonundan elde edilen gelirin %5’i Leaders for Climate Action topluluğuna bağış olarak aktarıldı ve topluluk Twitter aracılığı ile de Fluffy Polar Bear hesabına bağış için teşekkür etti.
Son sözleri yazarken, merkezileşmemiş kavramının benim tarafımda biraz yüzer duruma geçtiğini düşünmeye başladım. Bir yanda Meta ile merkezileşmemiş bir dünyayı kendi tekeline almak isteyen ve asıl ajandasının merkezileştirmek olduğunu düşündüğüm Mark Zuckerberg’in metaverse iddiası var. Diğer yanda NFT endüstrisinde gerçek gücün merkezileşmesinin, hala dünyaca ünlü şöhretlerin gücünde yattığı gerçeği.
Özetle, New York NFT konferansında gördüğümüz projeler, merkezi olmayan dijital ekonomi vaadiyle çılgın bir inovasyon ruhu sergilediler. NFT pazarı, teknoloji de geliştikçe iletişim, ürün, platform, blockchain, komünite yönetimi, data, aitlik ve markalar açısından hala bir çok bilinmeyen ve fırsat barındırıyor.
Gündemimize gelirsek; geçtiğimiz aylarda NFT pazarı iyice ivmelendi. Hem Türkiye’den hem de globalden dikkat çekici, ETH değerleri ile kafamızı o yöne döndüren milyon dolarlık projeler ortaya çıkmaya devam ediyor. Aklıma geçtiğimiz hafta ilk gelenleri bile düşündüğümde; Quentin Tarantino, Nike, Matrix, Mac Donalds, WWF son haftanın NFT pazarına hızlı giriş yapan ünlü isim ve markalarıydı.
Diğer yandan, dünyanın önemli para merkezlerinden New York’da geçtiğimiz hafta NFT konferansı düzenlendi ve dünyanın her yerinden NFT projeleri, girişimler, sanatçılar, yatırımcılar konferans için New York’daydı. Ben de karikatürist Selçuk Erdem ile ortak bir NFT projesi yapan reklam ajansı 4129Grey CEO’su Alemşah Öztürk ile buluştum. NFT projeleri “Fluffy Polar Bear” ve NFT pazarı ile ilgili dolu dolu sohbet ettik. Yazının devamında soru-cevap olarak okuyabilirsiniz.
Öncelikle New York’daki konferanstan ve etkilerinden biraz meraklılarını bilgilendirmek istiyorum. Değiştirilemez token’ ların geleceği için çok önemli bir 4-5 gün geçti New York’da. Sadece Times Meydanı'nda 15 farklı NFT temalı reklam panosu vardı. NFT’yi destekleyen film ve müzik yıldızlarını sahnelerine getiren partiler, akşam yemekleri, dijital sanat galerileri diğer buluşma noktalarındandı. Müzisyenler için telif çözümlerinden, sadece kripto ödemesi geçirebilen ödeme sistemlerine kadar sayısız yeni proje tanıtıldı.
Projeler bir yana, bir diğer gözlemim ise NFT pazarının içinde bulunan tüm oyuncular, sanatçısı, al-sat yapanı, ajansı, sanat galerisi, yatırımcısı, influencer’ı herkes ama herkes gerçekten çok tutkulu. Ve bir an için heyecanlarını ve tutkularını kaybetmiyorlar. Siz ne dersiniz bilmiyorum ama gördüğüm bu tutku ve heyecan bir noktada bizi yeni bir söyleme sürükleyecek gibi duruyor; “ Ethereum kraldır. “
Ethereum kraldır
Şu anda NFT endüstrisine hizmet eden bir çok blok zinciri var, ancak tartışmasız taht hala Ethereum’da. Özellikle geçtiğimiz hafta New York’daki NFT konferansı sürerken, ETH’nin rekor seviyelere yükselmesi de pek tesadüf değil. Flow, Avalanche ve Solana gibi daha yeni blok zincirler artık daha düşük fiyatlı transferler sunmak ve daha fazla NFT alıcısı çekmek için daha çok rekabet etmek zorundalar.
Ülkemizde de NFT projelerine sanatçılar oldukça ilgi gösteriyor ve iddialı projelerde yer alıyorlar. Refik Anadol, Murat Pak gibi önemli sanatçılar çok yüksek miktarlarda sanat eserlerini NFT olarak satışa çıkarıp başarılı oldular. Geçtiğimiz Eylül ayında duyurulan ve karikatürist Selçuk Erdem ile Alemşah Öztürk’ün projesi olan Fluffy Polar Bear’ı da Times meydanındaki reklam panolarında görmek ayrıca sevindiriciydi.
Fluffy Polar Bears, Selçuk Erdem’in kutup ayısı çizimlerinden oluşan 9999 adetli bir koleksiyon. 250 binin üzerinde kombinasyonla türetilebilen bu koleksiyon tamamen zincir üstü üretimle (on-chain generation) koleksiyonerlerle buluştu. Koleksiyonun temsil ettiği dünya ise; sert bir buzul çağı sonrası hayatta kalmayı başaran tek tür olan farklı personalara sahip kutup ayıları.
Pazarı ve dinamikleri konusunda biraz daha bilgilendiğim, Alemşah’a projeleri ilgili sorularım ve cevapları şöyleydi,
1) Genel olarak blockchain ve NFT pazarı hakkında düşüncelerin neler öncelikle?
Merkezsiz yapılar, prensip ve konsept anlamında çok gelişmiş fikirler olsa da teknoloji ve alt yapı anlamında henüz çok gelişmiş değil. Örneğin; son günlerin popüler coin’i SHIB’i herkes almak isteyince, tüm ETH platformları yavaşlıyor, yavaşladığı için gasfee’ler yükseliyor. Yani $100’a bir NFT almak isterken, onun gasfee’si de $200 olabiliyor. NFT’ler fikir ve konsept anlamında çok güzel, geleceğinde çok fırsat var, teknolojinin de gelişmesiyle daha da ileri gidebileceğiz. Şu an büyük bir evrimin ilk adımlarındayız gibi görüyorum. Deniyoruz, çalışıyoruz, yanlışlar yaparak öğreniyoruz ancak pratik dünyamıza yaklaşması için biraz daha zamanımız olduğunu düşünüyorum.
Piyasası da çok hareketli bir alan. Taban fiyat hızlıca düşebiliyor, ETH giderek artıyor ve dolar üzerinden hesap yaptığınızda kur farkı, değişken fiyatlar ile insanlar giderek komüniteleri değil fiyatları takip etmeye başlıyorlar. Aslında bir NFT projesinin başarısı uzun soluklu ve başarılı bir komünite yönetiminden geçiyor. Bored Ape gibi NFT projelerini aldığınızda aslında siz özel bir kulübe üye oluyorsunuz, o markanın bir parçası oluyorsunuz.
2) Pazar çok yeni olduğu için bir çok fırsat barındırıyor, girişimcilere önerilerin olur mu?
Sektör yeni gelişiyor, 1 yıl sonra çok farklı platformlar ve ürünler göreceğiz. CRM açısından çok uygun bir market örneğin, data, analiz ve
eğitim alanları da değerli ve diğer pazarları ivmelendirecek bir çok fırsat var.
Özellikle biletleme tarafında çok büyük fırsat görüyorum. Sanat tarafında akıllı NFT’ler geliyor yakında. NFT’lerin içeriğini bundan sonra interaktif de görebileceğiz. Kontratın değil içeriğin interaktif olduğu bir dünya geliyor. CRM, emlak piyasası ve data taraflarında fırsatlar var. İlk denemeleri yapanlar biraz zorlanacaklar ancak sonu oldukça güzel olacak diye düşünüyorum.
3) Özellikle Selçuk Erdem ile birlikte çıkardığınız “Fluffy Polar Bear” projenizin hemen ardından Türkiye’de NFT’nin farkındalığı ciddi derecede arttı. Proje nasıl gidiyor?
Bizim ilk hedefimiz Selçuk Erdem’in sanatını insanlarla birebir olarak buluşturmaktı. Selçuk’un zihninden keyifli ve eğlenceli biçimde bu hikayeleri aktarmak. Her bir parça çok keyifli oldu, ve insanlar sahip oldukları Fluffy’lerinin hikayelerini anlatıyorlar ya da profil fotoğrafı yaparak kendilerini ifade etmenin yeni yollarını buluyorlar. Çünkü satın aldığın her NFT ile sen de sanatçının ve sanatının bir parçası oluyorsun.
Projenin başarısı da sanatçının hevesine, aldığı keyfe, komünitenin enerjisine bağlı olarak değişiyor.
Projenin iletişimini tamamen organik ilerlettik, ilk duyurduğumuz andan itibaren proje duyuldu ve genişledi, medya tarafında ekstra bir bütçe harcamadık.
Projeyi satışa sunduğumuzda da, alıcılar daha düşük gasfee ödesinler diye çok çaba gösterdik. Ancak bizimle tamamen doğrudan ilgisi olmayan bir şekilde gasfee’ler arttı. Bundan dolayı projede çekilişle 200 kisiye $100 dağıttık, en azından 200 kişinin gasfee’sini biz karşıladık.
Şu an 6 ay önce çıkmış ama hala tükenmemiş iyi projeler var NFT pazarında. Bunun sebebi de gasfee’lerin çok yükselmiş olması.
3) NFT projelerinde sadece kolleksiyon çıkarmak yerine uzun vadeli bir proje yapmak sürdürülebilirlik sağlıyor. Sizin projenizin yol haritası ne zamana kadar uzanıyor ve eninde sonunda ulaşmak istediğiniz hedef ya da hedefler nedir?
Kesinlikle uzun vadeli düşündüğümüz bir proje Fluffy Polar Bear. İstanbul’da fiziksel olarak bir hub’ımız olabilir belki ileride diye düşünüyoruz. Fluffy Polar Bear sahiplerinin girebileceği, orada NFT projeleri yaratabilecekleri bir alan ya da NFT gallery barındıran bir cafe olabilir. Bunun yanında ikinci koleksiyonu çıkarmak istiyoruz, bir oyun projemiz var planlarımızda. Dolayısıyla yarattığımız komüniteyi büyütmeye devam etmek ve eninde sonunda onların bizi yönlendirdiği yeni kapılar açmak, koleksiyonu büyütmek hedefimiz. Yol planımız da yol üzerinde bir çok kez değişecektir bunun farkındayız çünkü hem teknoloji hem de trendler çok hızlı gelişiyor ve dönüşüyor. Bu değişime ayak uydurmak ve her zaman öğrenerek ilerlemek önemli.
Alemşah ile sohbetimiz oldukça keyifliydi, dahil olduğu gelecek projeleri de ilgiyle takip edeceğim. Ayrıca ilklim değişikliğine de farkındalık yarattıkları projelerinde, bir yandan enerji tüketimi ile eleştirilen blockchain teknolojilerine de olumlu bir geri dönüşüm yaratmış oluyorlar. Fluffy Polar Bears koleksiyonundan elde edilen gelirin %5’i Leaders for Climate Action topluluğuna bağış olarak aktarıldı ve topluluk Twitter aracılığı ile de Fluffy Polar Bear hesabına bağış için teşekkür etti.
Son sözleri yazarken, merkezileşmemiş kavramının benim tarafımda biraz yüzer duruma geçtiğini düşünmeye başladım. Bir yanda Meta ile merkezileşmemiş bir dünyayı kendi tekeline almak isteyen ve asıl ajandasının merkezileştirmek olduğunu düşündüğüm Mark Zuckerberg’in metaverse iddiası var. Diğer yanda NFT endüstrisinde gerçek gücün merkezileşmesinin, hala dünyaca ünlü şöhretlerin gücünde yattığı gerçeği.
Özetle, New York NFT konferansında gördüğümüz projeler, merkezi olmayan dijital ekonomi vaadiyle çılgın bir inovasyon ruhu sergilediler. NFT pazarı, teknoloji de geliştikçe iletişim, ürün, platform, blockchain, komünite yönetimi, data, aitlik ve markalar açısından hala bir çok bilinmeyen ve fırsat barındırıyor.