Paket kapsamındaki yaklaşımın, kapsam bakımından sekiz alan; vade/erim açısından üç yıl temelinde yapılandırıldığı; 30 Haziran 2021 tarihinde sunulan benzer doküman ile büyük ölçüde benzerlik gösterdiği izleniyor. Uygulama sonucunda elde edilmesi düşünülen toplam tasarruf tutarı belirtilmeyen paketin, takip edecek ilave adım ve önlemlerle güçlendirileceği belirtiliyor.
Sunulan paketin, bu kapsamıyla tasarruf sağlama katkısının GSYH‘ nın %1 oranı altında kalacağını kestiriyoruz. Öte yandan, TEPAV bünyesinde yapılan eşzamanlı bir çalışmada, potansiyel tasarruf tutarının; bir trilyon lira olarak hesaplandığı ve ilaveten, üçyüz milyar liralık ek gelir yaratma imkanlarına dikkat çekildiği görülüyor. Tasarruf hedeflerinin; en kısa zamanda,“cari açık”, “bütçe dengesi”, “dış borç yükü” benzeri somut rakamlara kıyasla belirlenmesi ve çıpalanması, Amaçlara Göre Yönetim(MBO) ilkelerine ve etkin bütçe yönetimi yaklaşımlarına uyum bakımından gerekli bulunmaktadır.
Önceki ve benzer tüm deneyim ile uygulamalardan hareketle, “sonuç odaklı ve tavizsiz duruş ile politikaların” ilk plana yerleştirilmesi ve “temenni-beklenti yönetimi” heveslerinin “ölçülebilir sonuçlara” taşınması süreçlerinin dikkatle yönetilmesi kritik önem taşımaktadır.
Kamuda üretilen hizmetlerin hedefi; “vatandaşın esenlik ve refahı” olduğuna göre, kamusal kaynak tasarrufunda, “verimlilik” yaklaşımının, “etkinlik” ve “etkililik” bacaklarıyla birlikte değerlendirilmesi mecburiyeti asla ıskalanmamalıdır.
Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından açıklanan bütçe rakamlarına bakıldığında; dört aylık bütçe açığının, geçen yıla göre %81 oranında artışla 691 milyar lirayı aştığı, faiz harcamaları kaleminde ise, bu genel orandan iki kat fazla artış gerçekleştiği izleniyor. Eylül 2023’ te açıklanan OVP (Orta Vadeli Program) hedeflerinde 2024 için öngörülen GSYH’ %6.4 oranına erişim ihtimalinin giderek azaldığı anlaşılıyor. Nitekim, temkinli projeksiyon ve değerlendirmelerde dahi, 2001’ den bu yana en yüksek düzeyi temsil eden %8.4 manşetinin, şimdiden radara alındığı izleniyor. Bu gelişmeler temelinde, tüm ekonomi politika ve paketlerinin yeniden gözden geçirilerek gerekli ve/veya kaba ayarların yapılması gerekiyor.
Beklentilerin üzerinde gelen bir başka açık ise, Ödemeler Dengesi kulvarında ortaya çıkıyor. Mart ayına ait güncel cari denge rakamları, beklentilerin dörtte bir oranı üzerinde ve 4.55 milyar dolar manşeti ile kayıtlara geçiyor. Bu güncellenme ile birlikte, yıllık cari açık rakamı 31.2 milyar dolar düzeyini işaret ediyor. Altın ve Enerji kalemleri hariç tutulduğunda ise, bu kez, bir milyar doların bile altında kalan ve fakat, cari fazlaya geçen bir tablo karşımıza çıkıyor.Geçen sene, elli milyarın üzerinde seyreden yıllık açık seviyesinden; otuz milyarlı seviyelere gerileme olumlu bir gelişme olmakla birlikte, “sürdürülebilir cari denge” bakımından dikkatle takip edilmesi gereken iki sıkıntılı alan not edilmelidir: Doğrudan Yatırımlar kalemindeki net çıkış ve Net Hata Noksan kaleminde, bir misli artışla, 9.5 milyar dolara ulaşan ve Aralık 2021’ den beri kaydedilen en yüksek belirsizlik düzeyi.
“Piyasaların şifresini çözen matematik dehası” ve “yatırımın kuant kralı” sıfatlarıyla tanınan Dr.James Harris Simons, seksenaltı yaşında yaşamına veda etti. Parlak akademik kariyerinden; kırklı yaşlarının başında, finans piyasalarına geçiş yapan ve tüm zamanların en yüksek kar ve fon işletim rakamlarını gerçekleştiren “tüm zamanların en çok kazanan piyasa oyuncusu”, piyasa operasyonlarını tamamen kuantum ve ileri matematik modellere/algoritmalara dayandırmıştı. Kuantum yaklaşımının; “gündelik hayatta hiçbir şey öngörülemez değildir, aynı zamanda, hiçbir şey rastlantısal da değildir!” temel tespitine dayalı olarak, finansal varlık ve piyasaların denklem ile modeller yardımıyla öngörülebilir yapısını esas almış, ulaşılması güç kazançları realize etmeyi başarmıştı. Simons’ ın yaklaşım ve kazanımları, Gregory Zuckerman tarafından kaleme alınmış biyografik kitap (*) ile adeta ölümsüzleştirilmiştir. Simons efsanesi etrafında, kuantum temelli-algoritma bazlı yatırım yaklaşım ve metotların piyasalarda yaşamaya devam edeceğini öngörmek, isabetli bir değerlendirme olacaktır.
(*) “The Man Who Solved The Market-How Jim Simons Launched The Quant Revolution.”, Gregory Zuckerman, Penguin Random House, 2019.
“Jim Simons-Piyasaların Şifresini Çözen Adam”, G. Zuckerman, Scala Yayıncılık, 2023.
Paket kapsamındaki yaklaşımın, kapsam bakımından sekiz alan; vade/erim açısından üç yıl temelinde yapılandırıldığı; 30 Haziran 2021 tarihinde sunulan benzer doküman ile büyük ölçüde benzerlik gösterdiği izleniyor. Uygulama sonucunda elde edilmesi düşünülen toplam tasarruf tutarı belirtilmeyen paketin, takip edecek ilave adım ve önlemlerle güçlendirileceği belirtiliyor.
Sunulan paketin, bu kapsamıyla tasarruf sağlama katkısının GSYH‘ nın %1 oranı altında kalacağını kestiriyoruz. Öte yandan, TEPAV bünyesinde yapılan eşzamanlı bir çalışmada, potansiyel tasarruf tutarının; bir trilyon lira olarak hesaplandığı ve ilaveten, üçyüz milyar liralık ek gelir yaratma imkanlarına dikkat çekildiği görülüyor. Tasarruf hedeflerinin; en kısa zamanda,“cari açık”, “bütçe dengesi”, “dış borç yükü” benzeri somut rakamlara kıyasla belirlenmesi ve çıpalanması, Amaçlara Göre Yönetim(MBO) ilkelerine ve etkin bütçe yönetimi yaklaşımlarına uyum bakımından gerekli bulunmaktadır.
Önceki ve benzer tüm deneyim ile uygulamalardan hareketle, “sonuç odaklı ve tavizsiz duruş ile politikaların” ilk plana yerleştirilmesi ve “temenni-beklenti yönetimi” heveslerinin “ölçülebilir sonuçlara” taşınması süreçlerinin dikkatle yönetilmesi kritik önem taşımaktadır.
Kamuda üretilen hizmetlerin hedefi; “vatandaşın esenlik ve refahı” olduğuna göre, kamusal kaynak tasarrufunda, “verimlilik” yaklaşımının, “etkinlik” ve “etkililik” bacaklarıyla birlikte değerlendirilmesi mecburiyeti asla ıskalanmamalıdır.
Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından açıklanan bütçe rakamlarına bakıldığında; dört aylık bütçe açığının, geçen yıla göre %81 oranında artışla 691 milyar lirayı aştığı, faiz harcamaları kaleminde ise, bu genel orandan iki kat fazla artış gerçekleştiği izleniyor. Eylül 2023’ te açıklanan OVP (Orta Vadeli Program) hedeflerinde 2024 için öngörülen GSYH’ %6.4 oranına erişim ihtimalinin giderek azaldığı anlaşılıyor. Nitekim, temkinli projeksiyon ve değerlendirmelerde dahi, 2001’ den bu yana en yüksek düzeyi temsil eden %8.4 manşetinin, şimdiden radara alındığı izleniyor. Bu gelişmeler temelinde, tüm ekonomi politika ve paketlerinin yeniden gözden geçirilerek gerekli ve/veya kaba ayarların yapılması gerekiyor.
Beklentilerin üzerinde gelen bir başka açık ise, Ödemeler Dengesi kulvarında ortaya çıkıyor. Mart ayına ait güncel cari denge rakamları, beklentilerin dörtte bir oranı üzerinde ve 4.55 milyar dolar manşeti ile kayıtlara geçiyor. Bu güncellenme ile birlikte, yıllık cari açık rakamı 31.2 milyar dolar düzeyini işaret ediyor. Altın ve Enerji kalemleri hariç tutulduğunda ise, bu kez, bir milyar doların bile altında kalan ve fakat, cari fazlaya geçen bir tablo karşımıza çıkıyor.Geçen sene, elli milyarın üzerinde seyreden yıllık açık seviyesinden; otuz milyarlı seviyelere gerileme olumlu bir gelişme olmakla birlikte, “sürdürülebilir cari denge” bakımından dikkatle takip edilmesi gereken iki sıkıntılı alan not edilmelidir: Doğrudan Yatırımlar kalemindeki net çıkış ve Net Hata Noksan kaleminde, bir misli artışla, 9.5 milyar dolara ulaşan ve Aralık 2021’ den beri kaydedilen en yüksek belirsizlik düzeyi.
“Piyasaların şifresini çözen matematik dehası” ve “yatırımın kuant kralı” sıfatlarıyla tanınan Dr.James Harris Simons, seksenaltı yaşında yaşamına veda etti. Parlak akademik kariyerinden; kırklı yaşlarının başında, finans piyasalarına geçiş yapan ve tüm zamanların en yüksek kar ve fon işletim rakamlarını gerçekleştiren “tüm zamanların en çok kazanan piyasa oyuncusu”, piyasa operasyonlarını tamamen kuantum ve ileri matematik modellere/algoritmalara dayandırmıştı. Kuantum yaklaşımının; “gündelik hayatta hiçbir şey öngörülemez değildir, aynı zamanda, hiçbir şey rastlantısal da değildir!” temel tespitine dayalı olarak, finansal varlık ve piyasaların denklem ile modeller yardımıyla öngörülebilir yapısını esas almış, ulaşılması güç kazançları realize etmeyi başarmıştı. Simons’ ın yaklaşım ve kazanımları, Gregory Zuckerman tarafından kaleme alınmış biyografik kitap (*) ile adeta ölümsüzleştirilmiştir. Simons efsanesi etrafında, kuantum temelli-algoritma bazlı yatırım yaklaşım ve metotların piyasalarda yaşamaya devam edeceğini öngörmek, isabetli bir değerlendirme olacaktır.
(*) “The Man Who Solved The Market-How Jim Simons Launched The Quant Revolution.”, Gregory Zuckerman, Penguin Random House, 2019.
“Jim Simons-Piyasaların Şifresini Çözen Adam”, G. Zuckerman, Scala Yayıncılık, 2023.