hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Gökhan İlker Gökhan İlker

    Hayaldi gerçek oldu!

    27.06.2014 Cuma | 11:39Son Güncelleme:

    Dünya Kupasına gelirken en kötü bahisçi bile onların puan alabileceğine ihtimal vermiyordu. Ama onlar olmaz denileni başarıp son 16’ya kaldılar.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kimden mi bahsediyorum tabii ki Cezayir’den ya da kendilerine yakıştırılan isimle söylersek ‘Çöl Savaşçıları’ndan…

    Cezayir, 23 kişilik kadrosunun 19’dan isimin Avrupa’da oynamasına karşın çok genç ve tecrübesiz bir ekip. Takımın oyuncuları Avrupa’da ama oynadıkları kulüplerin ilk tercihleri değiller. Geçtiğimiz yıl önemli liglerde oynayıp 20 maçta forma giymiş oyuncu sayısı sadece 7.

    Kupada çıktıkları ilk maçta gizli favori Belçika’ya ilk golü attıklarında çok şanslı olarak görüldüler. Oynadıkları futbol olumlu bulunmuştu. Ama Fellaini’nin girişiyle Belçika 20 dakikaya 2 gol sığdırınca, ‘onların güçleri de bu kadar zaten’ yorumları yapıldı. 

    Tribünde, stüdyoda yorumu yapan onlar değildi. Onların yorum yapacağı tek yer sahaydı. Nitekim ikinci maçı sağdan, soldan öyle bir yorumladılar ki herkes şaştı kaldı. Güney Kore’ye 4 attıkları maç seyredenleri şaşırtmakla kalmadı, kendi tarihlerini de değiştirdi. Cezayir ilk defa Dünya Kupası’nda 4 gol atmıştı. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Son maça yani dün geceye gelindiğinde şansları vardı. Hatta Rusya’nın 1 puan önündeydiler ama karşılarında Fabio Capello gibi kurt bir hocanın oynadığı iki maçı da kilitleyen Rusya’sı vardı. 
    Ruslar ilk iki maçta oynadıkları futbolla tabiri caizse güzel oyuna zarar verdi. Belçika’yla birlikte turnuvanın şu ana kadar ki en sıkıcı maçının faili oldular.  Ancak yine de ekol ülkeydiler ve iş son maça kaldıysa korkulması gereken bir rakip olarak bilinirdiler. 

    Dün gece de öyle oldu. Daha maçın başında 6’ıncı dakika da Kokorin’in kafası tabelayı lehlerine değiştirdiğinde de rahatladılar. Shatov, Samedov ve Kombarov üçlüsü ilk yarıyı domine etti. 
    Ancak tribünlerdeki Cezayir seyircisi de en az Ruslar kadar rahattı. Belli ki Cezayirliler ‘olsun daha çok var atarız bir tane’ havasındaydı. Ne de olsa onlar bahisçi değil taraftardı ve takıma sonuna kadar güveniyorlardı. Takımda nispeten rahattı. Kenarda Vahid Hoca emirleri yağdırıp duruyor. Sahadaki topçulardan elden ne gelirse çabalıyordu. 

    Ben de Cezayir taraftarı olsam takıma güvenirim. Nasıl olsa Sofiane Feghouli başına aldığı darbeye rağmen sahada dönmüştü. Takımı aslanlar gibi hücuma çıkartıyordu. Asıl korku maçın başında kafasına aldığı darbe yüzünden tedavi edilirken yenilen golden sonra ya oyuna devam edemezse diye yaşandı. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Belli ki dün gece kendisi kenardayken atılan gol amiyane tabirle söylersek Feghouli'ye çok koymuş. 24 yaşındaki Valencia etiketli yıldız takımı atağa çıkartmakla kalmadı. Hücumda çok etkin oynadı, oynattırdı ve sık sık yer değiştirerek Rus savunmasının devreleri yakmasına neden oldu. Ben bir kenara yazdım, siz de belki not edersiniz bu Dünya Kupası’nın yıldızlarından biri Feghouli olacak. 
    Ancak bir çocuğun çikolatayı ilk kez tattığı gibi tarih değiştirmeyi tattıklarında tadından vazgeçemediler. 60’da sahneye Feghouli’den sonra kupanın en çok yaradığı ikinci Cezayirli sahneye çıktı. Slimani, Akinfeev’in en az bir boy üstüne çıkarak kafayı vurduğunda Cezayir’de hayat durdu. Ülkesinde kahraman statüsüne kavuştu.  Tarih tekrar değişti. Cezayir daha önce üç kez katıldığı Dünya Kupası’nda ilk kez son 16’ya kaldı.

    Bu sabah televizyonlarda geceyi sokaklarda havai fişekler eşliğinde dans ederek geçiren Cezayirlileri seyrettim. Sevinmek hakları. Onlar sevilince ezilenin yanında konumlanmaktan haz duyan biz Türkler de sevindik. Zaten onlar değil mi bizi çok seven ve bu sevgileri nedeniyle bize ‘Hıyarunnas’ (İnsanların en hayırlısı) diyen. Tamam, şimdi de olduk mu taraftarın en hayırlısı.
    Maçın yıldızı kim derseniz golü atan Slimani değil ama kaleci M’Bolhi ve Sofiane Feghouli arasında gidip geliyorum. Feghouli’nin daha zamanı var. Ben bu kez biraz da duygusal sebeplerle M’Bolhi diyorum. Başka lafı olan varsa ya şimdi söylesin ya da M’Bolhi için sonsuza kadar olmasa da kupa sonuna kadar sussun. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Kaleciler hakkında iki kelam etmezsem rahat yok bana. Dün gece M’Bolhi, duran toplardaki başarısı, uzaktan atılan şutlardaki kurtarışları ve ikinci yarıda çıkardığı toplarla kendi tarihinin kısa destanını yazdı. Rus kalecisi Akinfeev de turnuvaya damga vurdu. 3 maçta yaptığı 3 önemli hata yediği kritik goller takımının turnuvadan elenmesine yol açtı. Rus savunması ne kadar canla başla çalışsa da Akinfeev’i ‘durdurmayı’ bir türlü beceremediler. Savunma tüm gedikleri kapatsa bile Akinfeev ne yaptı, ne etti sonunda gol yemeyi başardı. 

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Dedik ya tarih değiştirmek adamlara tatlı geldi. Belki bunu üçüncü kez de yaparlar. Boşnak hoca Vahid Halilodziç dün, “Bence yaptığımızın daha iyisini Almanya'ya karşı da yapabiliriz. Neden olmasın?” dedi. Cezayirli abilerin hafızası net. 1982’de karşılaştıklar Almanya’ya 2-1’lik mağlubiyeti tattırıp turnuvanın sürprizlerinden birini yapmışlardı. Yine yapabilirler mi derseniz, kolay değil derim. Kolay değil tamam da biz bu oyunu bu yüzden sevmiyor muyuz zaten? Vahid Hoca’nın dediği gibi neden olmasın?