

Bayrağına çok düşkün bir ülkeyiz. Ay yıldızlı dev bayrağımız kentlerimizin görülebilir yerlerinde gönderde dalgalanıyor. Spor etkinliklerinde, toplantılarda, mitinglerde, yürüyüşlerde ellerde hep bayrak var. Ulusal bayramlarımızda evlerde balkonlara ya da pencerelere bayrak asmak en kutsal geleneğimiz.
Dün Üsküdar meydanında yürürken tam 12 çeşitli parti ve bireysel adayların direkler arasına asılan flama şeklindeki bayraklarını saydım. Türk bayrağı, partilerin bayrakları, hatta adayların portresini taşıyan binlerce bayrak dizisi. Tabii duvarlara asılan dev afişler. Parti çadırlarının önünde biriken meraklılara dağıtılan broşürler. Şöyle bir düşündüm. Pazar günü yapılacak yerel seçimlerden sonra hangi aday kazanırsa kazansın bu bayraklar ve afişler toplanarak her zaman olduğu gibi yığın halinde çöpe atılacak maalesef.
Çocukken klasik ‘Büyüyünce ne olacaksın?’ diye sorduklarında ‘Gazeteci olacağım’ yanıtını verirdim ve gazeteci oldum. Bugün sorsalar aynı soruyu mutlak ‘Bayrakçı’ derdim. Önümüzde Avrupa Futbol Şampiyonası var.
Üstelik Almanya’da düzenlenecek. A Milli Futbol Takımı’mız sanki evinde oynayacak maçlarını. O tribünlerde taraftarımızın ay yıldızlı bayrağımızı coşkuyla dalgalandırmasını düşüne biliyormusunuz?
Bayrakçılar yine fazla mesaide olacaklar. Bitmedi yaz mevsimi geliyor. Plajlara, restoranlara, kafelere hatta market önlerine asılan ve plaj bayrağı denilen boyları iki metreyi bulan tanıtıcı bayrakların siparişleri de çoktan verildi. Gerçekten bayrakçı olmak varmış!
Bayrağına çok düşkün bir ülkeyiz. Ay yıldızlı dev bayrağımız kentlerimizin görülebilir yerlerinde gönderde dalgalanıyor. Spor etkinliklerinde, toplantılarda, mitinglerde, yürüyüşlerde ellerde hep bayrak var. Ulusal bayramlarımızda evlerde balkonlara ya da pencerelere bayrak asmak en kutsal geleneğimiz.
Dün Üsküdar meydanında yürürken tam 12 çeşitli parti ve bireysel adayların direkler arasına asılan flama şeklindeki bayraklarını saydım. Türk bayrağı, partilerin bayrakları, hatta adayların portresini taşıyan binlerce bayrak dizisi. Tabii duvarlara asılan dev afişler. Parti çadırlarının önünde biriken meraklılara dağıtılan broşürler. Şöyle bir düşündüm. Pazar günü yapılacak yerel seçimlerden sonra hangi aday kazanırsa kazansın bu bayraklar ve afişler toplanarak her zaman olduğu gibi yığın halinde çöpe atılacak maalesef.
Çocukken klasik ‘Büyüyünce ne olacaksın?’ diye sorduklarında ‘Gazeteci olacağım’ yanıtını verirdim ve gazeteci oldum. Bugün sorsalar aynı soruyu mutlak ‘Bayrakçı’ derdim. Önümüzde Avrupa Futbol Şampiyonası var.
Üstelik Almanya’da düzenlenecek. A Milli Futbol Takımı’mız sanki evinde oynayacak maçlarını. O tribünlerde taraftarımızın ay yıldızlı bayrağımızı coşkuyla dalgalandırmasını düşüne biliyormusunuz?
Bayrakçılar yine fazla mesaide olacaklar. Bitmedi yaz mevsimi geliyor. Plajlara, restoranlara, kafelere hatta market önlerine asılan ve plaj bayrağı denilen boyları iki metreyi bulan tanıtıcı bayrakların siparişleri de çoktan verildi. Gerçekten bayrakçı olmak varmış!