hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Aslı Öymen Aslı Öymen

    Diziler burada belgesel nerede?

    25.10.2012 Perşembe | 09:23Son Güncelleme:

    Bu yazım geçen haftakinin bir devamı niteliğinde olacak

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Mipcom izlenimlerimi anlattığım yazıda Türk yapım şirketlerinin, televizyonlarının ve Türk dizilerinin muhteşem yükselişinden söz etmiştim. Gerçekten dizilerimiz dünyanın dört bir tarafına ihraç ediliyor. Dizi ihracatı başladığından bu yana sadece 6-7 yıl geçmiş. Ama bu kısa zamanda, gerek yapımcılarımızın, yönetmenlerimizin bilgi ve deneyimleri, gerekse senaryo yazımı konusunlarında dünya kadar yol katetmişiz. Hem görünür, hem kendimizden söz ettirir hale gelmişiz.


    Sinemamıza bakınca da durum oldukça pozitif. Dizilerimizle birlikte filmlerimizin de kalitesi yükseldi. Sektör büyüdü, gelişti. Her geçen yıl daha fazla sayıda film çekiliyor. Filmlerimiz yurt dışında festivallerden her yıl daha fazla ödülle dönüyor. Yurt içinde de izleyici bir kaç yıldır ağırlıklı olarak Türk filmi izliyor. Burada da durum her geçen gün iyiye gidiyor, belli.

    Ancak, kafamı kurcalayan bir konu var: dizilerimiz, filmlerimiz gayet afiyette. Peki ya belgesellerimiz ne durumda? acaba çeşitli festivallerde gösterildikten sonra belgesellerimizin akıbeti ne oluyor? neden belgesellerimiz dizilerimiz, filmlerimiz gibi dünya pazarlarında boy gösteremiyor?

    Bu soru neden mi kafamı kurcaladı? bunun cevabı gene Mipcom ziyaretimde yatıyor. Bu fuarda içerik sağlayacılar, satınalmacılar, dağıtımcılar, yayıncılar bir araya geliyor.  Burada ağırlıklı olarak, televizyon ve diğer platformlar için film, dizi, belgesel, çocuk/genç içeriği ve format satışları yapılıyor. Mipcom 2012'yle ilgili katılımcı,satın almacı sayıları ve içeriklerle ilgili her türlü veriye ulaşmak mümkün. Bununla ilgili bazı istatistiklere göz attım.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Fuarda içerik sunan şirketleri 5 kategoriye ayırmışlar ve katılım oranını vermişler, buna göre;

    - Dizi ve film yapım şirketleri: %23 
    - Belgesel yapım şirketleri:  %23
    - Çocuk ve genç içerği yapım şirketleri: 21
    - Format ve eğlence programları yapım şirketleri: %16
    - Diğer içerik şirektleri: %17                                                                                                                                               Gördüğüm şu; bu dünya "televizyon fuarına" dizi ve film yapım şirketi kadar belgesel yapım şirketi katılıyor. Çocuk ve genç içeriğinden de, format üreticilerinden de daha fazla belgesel yapımcısı şirket var. Yani dünyanın en büyük "içerik fuarı"nda, televizyon ve diğer platformlara sunulan içeriğin kabaca dörtte biri dizi ve film, diğer dörtte biri de belgesel. Bu arada küçük bir arz talep farkıyla, fuara belgesel satın almak üzere katılan belgesel alıcılarının oranı da %19.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow


    Herkes orada biz nerdeyiz?

    Peki bu parlak tabloda ben neden bir tane Türk belgesel yapımcı şirketine ya da bir tek Türk yapımı belgesele rastlamadım? Varsa da tek Tük, yabancı distribütörlerin ellerinde vardır herhalde. Ne yazık ki ben ne duydum, ne gördüm. Ki belgesel alımcısı sıfatıyla 4 günde 35 şirketle görüştüm, onlarca stand gördüm, dev fuar alanını saatlerce tavaf ettim.

    Dünyaya baktığımızda koskoca bir belgesel sektöründen söz ediyoruz. İrili ufaklı yüzlerce yapımcı, dağıtımcı ve yayıncısıyla, dünya pazarında yarışan belgeselleriyle dev bir sektör. BBC Worldwide, PBS, ITV, NHK gibi bir çok büyük şirket dizi, film, format, bir o kadar da belgesel üretiyor, ürettitiyor ve pazarlıyor. Bunların yanısıra sadece belgesel üreten yapım şirketleri de var. Yüzlerce alıcı da bu belgeselleri satınalıyor, yayınlıyor. Ve bunların arasında ne yazık ki tek bir Türk şirket yer almıyor, ne yapımcı olarak ne de dağıtımcı olarak. Dolayısıyla da tek bir Türk belgeseline rastlanmıyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Peki bizde belgesel yapımcılığı neden bu gelişimi takip etmedi, dünya pazarında kendine bir yer edinemedi? Dünya pazarına çıkacak kalitede belgesel mi üretemiyoruz? Konu sıkıntısı mı çekiyoruz? Yazmayı mı bilmiyoruz? Yapıyoruz da gören mi yok, göstermeyi mi beceremiyoruz? Paramız mı yok? Yapımcıları para yatırmaya ikna mı edemiyoruz? Derdimizi mi anlatamıyoruz? Yönetmen yapımcı itişmesi mi? Yayıncıların ilgisizliği mi? Yoksa belgeselin gelişimi sinema ve dizinin gelişiminden sonra mı gelir? Bu doğal bir süreç midir? Yoksa hepsi ve daha fazlası mıdır?

    Benden naçizane bir öneri; Bu sorunun cevabı tüm ilgililer ve meraklılar arasında tartışılmalıdır. Bunun Türk belgeselciliğinin geleceği için çok faydalı olacağını düşünüyorum.