hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Esra Öz Esra Öz

    Hukuki ve tıbbi olarak “nefes koçluğu” diye bir meslek var mı?

    08.01.2018 Pazartesi | 12:05Son Güncelleme:

    Nefes terapisi son yıllarda popülerlik kazanan, nefesin düzenlenmesi ile birçok psikolojik ve fizyolojik problemin ya da hastalığın iyileştirilebileceği iddiasını taşıyan bir yaklaşım. Peki gerçekten yalnızca nefesin düzenlenmesi ile hastalıklar iyileşebilir mi? Nefes koçu unvanını kullananlar terapi yapma yetkisine sahip mi? Terapi alanların hayatlarında nasıl bir değişim oluyor? Psikologlar terapi boyutunu değerlendirirken, sağlık hukukçuları yasal süreci anlatıyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Bu egzersizleri tek başına bir “terapi” olarak görmek eksik bir yaklaşım

    Bu alanda yeterli sayıda bilimsel araştırma olmadığını belirten Uzman Klinik Psikolog E. Efsun Tatar, “Bu yöntemi uygulayanların çoğunlukla sağlık alanı dışından kişiler olduklarını belirtmekte fayda var. Ruh sağlığı uzmanları, seanslarda gerekli gördüğü noktalarda danışanlarına nefes egzersizi veya gevşeme egzersizleri yaptırırlar ve danışanlar bu egzersizlerden fayda görürler. Ayrıca tıp doktorları da zaman zaman hastalarına doğru nefes tekniklerini öğretirler. Ancak bu egzersizleri tek başına bir “terapi” olarak görmek eksik bir yaklaşım olacağı gibi; alan dışından kişilerin sömürüsüne açık bir durum yaratıyor. Bunun yanında, ruh sağlığı uzmanlarının ve tıp doktorlarının aldıkları bilimsel eğitim kapsamında “nefes terapisi” adında bir uygulama yok. Bunun yanında, “nefes terapisi” uygulamalarının tamamen yanlış ve faydasız olduğunu söylemek de doğru olmaz. Çünkü belirttiğim gibi, bu konuda yeterli bilimsel araştırma yok. Bu noktada, birtakım eğitimler alıp “nefes terapisti” unvanıyla “tedavi” uygulamaları yapan kişi veya merkezler yerine, ruh sağlığı uzmanları ve tıp doktorlarına başvurarak, geçerliliği bilimsel olarak kanıtlanmış yöntemlere yönelmek daha sağlıklı olacaktır.” dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Nefes, tek başına mucizevi bir değişimin ve mutluluğun anahtarı değil

    Nefes egzersizlerinin ağır, derin ve sessiz olarak tanımlanan iyi ve doğru nefes alıp vermeyi öğrenmeye imkân verdiğini kaydeden Uzman Psikolog Handan Odaman Uşaklıgil, günde 40-60 kez bu şekilde nefes alıp vermeyi alışkanlık haline getirmenin önemli olduğunu söyledi. Solunum sistemi hastalıklarına karşı önlem almak ve olumsuz stres tepkisini tersine çevirmek açısından etkili egzersizler olduğuna dikkat çeken Uşaklıgil, “Geleneksel eğitim sistemimizin yol açtığı “mide içerde, göğüs dışarda” beden duruşu sağlıklı solunumu engelliyor; sanayi toplumlarında çoğu insan, akciğerlerinin sadece dörtte veya beşte birini kullanıyor. Birçoğumuz ciğerlerimizin yalnızca en üst bölümüyle köprücük nefesi alıyoruz. Ancak nefesi, tek başına mucizevi bir değişimin ve mutluluğun anahtarı olarak değerlendirmek doğru olmaz. Olumlu yöndeki zihniyet ve davranış değişikliği, psikoloji biliminin dinamiklerini bilen davranış bilimi uzmanlarının yol göstericiliğine ihtiyaç duyar. Üstelik bu süreç, bir gevşeme egzersizinin ötesinde, kişinin konfor alanının dışına çıkmasını gerektiren, zaman zaman stres verici ve zorlayıcı bir süreçtir.” diye konuştu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Farklı nefes terapileri farklı vaatler

    Konunun sağlık açısından riskli yönünün olduğuna dikkat çeken Uzman Psikolog Handan Odaman Uşaklıgil, “Örneğin somatik nefes terapisi beyninize ve bedeninize daha fazla oksijen alımını sağlayacak şekilde nasıl derin nefes alacağınızı öğreterek, “hayatınızın kontrolünü ele almaya” yardımcı olduğunu ileri sürüyor. Buna göre değişime aracılık edenin veya onu hızlandıranın öncelikle nefes olması teşvik ediliyor. Nefesinizi diyaframınızla almayı ve soluk verişinizi rahatlatmayı öğrenerek daha derindeki duygusal ve zihinsel kalıplarınızı serbest bırakma kapasitesini kazandığınızı öne sürüyor. Nefes terapisiyle ilgili bir diğer yaklaşım ise, bilinçli ve süreklilik halindeki, yani nefesin alınması ve verilmesi arasında duraksamanın olmadığı, nefesi (conscious connected breathing), aynı zamanda bir yeniden doğuş (rebirth breathwork) olarak nitelendiriliyor. Bu farkındalıkla bilinçli olarak nefes aldığınızda kendi içinizde daha önce çözülememiş meseleleri çözmeyi, bütünleşmeyi ve iyileşmeyi mümkün kıldığınızı ifade ediyor. Bu durumun fizyolojik yönü de şu açıklamaya dayandırılıyor: Duraksamadan nefes alıp verdiğinizde, bedeniniz her zamankinden daha fazla oksijen alır, bununla birlikte beyninizin karbondioksit seviyesi değişir, kendiliğinden oluşan bir trans durumuna geçersiniz ve gözden geçirmek, serbest bırakmak, bütünleşmek için anılarınız, duygularınız veya bedensel duyularınız yüzeye çıkabilir.”

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Hukuki ve tıbbi olarak “nefes koçluğu” diye bir meslek var mı

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Temel nefes egzersizinde mutlaka ara verin

    Nefes alıp verirken ve egzersizi tekrarlarken eylemlerin duraksamadan sürdürülmesindeki riske dikkat çeken Uşaklıgil, Hollywood’da ün yapmış bir transformal nefes koçu tarafından ise, 3 birim zamanda nefes alıp bunu 1 birim zamanda hızlıca vermenin tavsiye edildiğini aktardı. Bu uygulamaların riskleriyle ilgili Uşaklıgil şu bilgileri verdi: “Temel nefes egzersizinde nefes, alınma süresinin iki katı sürede, ciğerleri zorlamadan, itilmeden ve kendiliğinden boşaltılır. Alınan nefes verilmeden ve yeni bir nefes alınmadan önce kısa süre beklenir ve egzersizi tekrarlamadan evvel muhakkak en az 4-5 normal nefes alınır. Bu konuda yapılan en kritik hata, temel nefes egzersizini ara vermeden sürdürmek. Çünkü bu durum beyin sapında yer alan solunum merkezindeki dengeyi olumsuz etkileyerek baş dönmesine sebep olabilir, kişi baygınlık dahi yaşayabilir. Yeniden doğuş nefes terapisi, holotropik ve transformal nefes çalışmaları birlikte anılıyor. Ülkemizde de transformal nefes seanslarıyla geçmiş travmalarımızın silineceği, bastırılmış olumsuz duygularımızın temizleneceği, yaşamımıza neşenin, amacımıza hizmet edecek bolluğun ve bereketin geleceği vaadiyle karşılaşmak mümkün. Öte yandan, ülkemizdeki bir transformal nefes terapisti kişinin anılarının silinmeyeceğini, ancak bilinçaltındaki yaşantı ve duygularla bütünleşeceğini, yaşayacağı aydınlanma ve yükselişle mutluluğu bulacağını ileri sürüyor. Ünlü Hollywood transformal nefes koçu ise, uygulama yaklaşımının meditasyondaki kontrol odağından farklılaştığını, bastırılmış duyguların ve geçersiz davranış kalıplarının erişimine ve temizliğine izin verildiğini ifade ediyor. Kontrolden çok dışa vurumu öne çıkardığı yönünde yorumlanan bu ayrım, bilinçli farkındalığın kullanımı konusunda bir belirsizlik yaratıyor.”

    En önemli ve kritik konu eğitmenin deneyimli olması

    Nefes terapisi alan Dr. Kıvılcım Kayabalı, “Nefes Nietzsche’nin deyimiyle ‘en büyük mutluluğun kaynağı’ olan en ‘küçük şey’. Transformal nefes ile bir yıl önce tanıştım. Daha önce bu konuda çok önyargılıydım ve uzak duruyordum. Bu programdan sonra tüm görüşlerim değişti ve bu uygulamadan kesinlikle yararlanacağımı anladım. Doğru nefes alamadığımı fark ettim. Nefes almanın mucizesini, her açıdan çok etkili bir iyileştirme yöntemi olduğunu söyleyebilirim . Nefes almak, refleks olarak yapılan bir metabolizma işlevidir. Fakat nefesinizin farkında olmak sizi şimdide olmaya zorlar, bilinçli nefes zihninizi durdurur ama yarı uykuda ya da bir transta olmanın ötesinde uyanık ve dinç olursunuz. Transformal nefes yaşamımıza bilinçli olarak canlılık kazandırmamızı sağlayan ve rastgele düşüncelere ve olaylara kendimizi bırakmamızı önleyen bir teknik. Kişisel olarak bana daha fazla enerji, huzur, sevgi getirdi, geçmişle barışmamı sağladı. Çok uzun süre yürüyüş yapmama rağmen yokuş çıkarken her zaman zorlanıyordum. Şimdi çok rahat ve eskisine göre çok daha kısa sürede çıkıyorum. Solunum performansım arttı. Her çeşit nefes tekniğini öğrenirken en önemli ve kritik konu bu konudaki eğitmenin deneyimli olması. Öncesinde mutlaka araştırılması gerekiyor.”

    "Nefes koçluğu" adı altında meslek bulunmuyor

    Sağlıkla ilgili uygulamaların tıp mesleğini icra kanunla yetkili kılınmış kişiler tarafından yapıldığını kaydeden Av. Pınar Aksoy Gülaslan, şunları söyledi: “Her ne suretle olursa olsun hasta tedavi edebilme yetkisi hekime aittir. İnsan sağlığına yönelik geleneksel ya da tamamlayıcı tedavi yönetmelerine ilişkin uygulamalar, bakanlıkça yetkilendirilmiş ünite ile uygulama merkezlerinde ve ilgili alanda “uygulama sertifikası” bulunan tabip ve sadece diş hekimliği alanında olmak üzere diş tabibi tarafından yapılabilir. Uygulama alanında temel eğitimi bulunan sağlık meslek mensupları merkez ve ünitelerde sertifikalı tabiplere uygulamada yardımcı olabilirler. Sağlık mesleği mensuplarının görev tanımları kanunda yapılmıştır. Görev tanımları içinde “nefes koçluğu" adı altında meslek bulunmuyor. Yine Geleneksel Tıp ve Tamamlayıcı Tıp Yönetmeliğinde de nefes terapisi adı altında bir uygulamaya yer verilmiyor.”