hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow
    Esra Öz Esra Öz

    Umut tacirliği yapanlardan kurtulabilecek miyiz?

    03.08.2020 Pazartesi | 12:41Son Güncelleme:

    Umut tacirliği ve mucize beslenme önerileri olduğu iddia edilen yalan haberlerin önüne geçmek için Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde, "Gıda Bilim Kurulu" oluşturuluyor. Geleneksel ve yeni medyada reklam içerikli ve bilimsel bir dayanağı olmayan haberlerin önüne geçilmesi hedefleniyor.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Uzun yıllardır bu konuda sağlık okuryazarlığı bilinci kazandırılması için emek verirken, böyle bir adım atılmasını olumlu karşılıyorum. İnsan sağlığıyla oynamanın bir bedeli olmalı. Topluma iletilen haberlerin denetlenmesi gerekiyor. Ancak bu çalışma tek taraflı şekilde yapılmamalı. Eğer bu bir üçgen ise, diğer tarafları için de adım atılmalı.

    Sadece Bilim Kurulu Yetmez

    Öncelikle uzman gazetecilerin yetişmesi için olanakların sağlanması gerekiyor. Ne kadar nitelikli gazeteci olursa, o kadar kaliteli haberler yayınlanır. İsminin önünce farklı unvanlar yazınca, uzman gazeteci olunmuyor. Bu nedenle de işi bilen gazetecilerle işe başlayıp, uzman gazetecilerin yetişmesi sağlanmalı.

    Yeni medyayı düşündüğümüzde ise, sağlık okuryazarlığı bilincinin önemi akıllara geliyor. Çünkü, bilinçli toplum daha gelişmiş bir toplum inşasını sağlar. Bu nedenle de topluma sağlık okuryazarlığı bilinci kazandırmamız gerekiyor.

    “Hangi bilimsel çalışmaya dayanarak bunu söylüyorsunuz”

    T.C. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, "Birisi çıkıyor diyor ki domates yemeyin kanser yapar. Körfez bölgesinin yağını yemeyin zehir var içinde falan filan. Peki bir bilim kurulu oluşturalım bununla alakalı. O bilim kurulu da sorsun bakalım siz böyle dediniz de hangi bilimsel çalışmaya dayanarak bunu söylüyorsunuz” dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    “Sanki gerçekten kullanıyormuş” gibi tanıtım yapanlar da durdurulmalı

    Yıllardır bilimsel dayanağı olmadan, insanlara sürekli reklam kokan ürünler pazarladılar. Hatırlarsanız yıllar önce zayıflatan çay reklamlarını, birçok ünlü sosyal medya hesaplarından “sanki gerçekten kullanıyormuş” gibi tanıtınca, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu "sağlık beyanıyla" yapılan ürün satışlarını önlemek için harekete geçmişti. Ünlülere mektup göndermiş ve uyarmıştı. Bu şekilde en azından bir dönem zayıflatan çay safsatasından kurtulmuştuk.

    Her “bilim” kelimesini kullanana inanmayın ya sahte bilimse!

    Bilimsel adı altında, sahte bilim konularında da bilgi sahibi olarak, korunmak gerekiyor. Bu konuların ele alınırken, bilim, sağlık ve teknoloji konusunda uzman gazetecilerin konu ve konukları belirlemesi gerekiyor. Unutulmaması gerekiyor ki, medyada birçok haberde uydurma uzmanlıklar görüyoruz. Bu kişiler, özel ilişkileri ya da farklı şekillerde kanal kanal gezerek medyada yer buluyor. Bu kişilerin sahte yöntemlerle umut tacirliği yaptığını üzülerek gözlemliyoruz.

    Yapılması planlanan bu çalışmanın umuyorum ki, her aşaması ve tarafları düşünülerek yol alınır. Geçtiğimiz yıllarda T.C. Sağlık Bakanlığı’nın sağlık ve beslenme konusunda yorum yapanlar için “ekran sertifikası ve akreditasyon” zorunluluğu getirme planı maalesef hayata geçmemişti. Bu kez insanları kandıranların önüne bir şekilde geçilerek, bilimsel dayanağı olan açıklamalar medyada yer bulur.