Çanakkale’nin Ezine ilçesine13 kilometre uzaklıktaki eski adıyla Koçali yeni adıyla Yahyaçavuş köyündeki granit madenlerinde milattan önce üretildiği sanılan 7 dev sütun kaderine terkedilmiş yürekler acısı durumda.
Granit ocaklarında o dönemlerde işlenen sütunların bazılarının geçmişte köylüler tarafından bilinçsizce dibek taşı, zeytin yağı presi olarak parçalanarak kullanıldığı biliniyor.
Antik Yahyaçavuş köyünde bulunan ve 3 bin 500 yıllık olduğu sanılan sütunlar için ne bir açıklayıcı, anlatıcı tabelalar var, ne de istikamet gösteren işaretler. Ben rastlantı sonucu buldum. Park yeri de yok bekçisi de. Aracınızı tarlaya bırakıp engebeli yollardan yürüyorsunuz. Ama gelin görünkü pislik içerisinde terk edilmiş her birinin boyu 11, çapı 1.87 metrelik 80 ton ağırlığındaki sütunların devasa görünümüne hayranlık duymamak elde değil.
O dönemlerde granit ocaklarından el emeği ile odunların delinerek yerleştirilip sulanması tekniği ile çıkartılan sütunların yuvarlana yuvarlana veya arabalarla denize indirildiği ve buradan gemilerle Roma’ya taşındığı, Kolezyum ve Roma Forumu'nu süslediği tarihçilerce belirtiliyor.
Asırlarca burada kaderine terk edilen 7 adet sütuna geç de olsa şimdilik köylüler sahip çıkıyor. Kimisi gerektiğinde turistlere bilgi veriyor, gönüllü rehberlik yapıyor.
Kaç kez Kültür ve Tanıtma Bakanlığı'nın kapısı çalınmış. Burasının koruma altına alınması istenmiş. Maalesef yanıt verilmemiş. Çanakkale'nin her yerinden tarih fışkırıyor. Yahyaçavuş Kötünde ki bu 7 adet granit taşı sütunları mutlak devletçe koruma altına alınıp ülkemize kazandırılmalı.
Çanakkale’nin Ezine ilçesine13 kilometre uzaklıktaki eski adıyla Koçali yeni adıyla Yahyaçavuş köyündeki granit madenlerinde milattan önce üretildiği sanılan 7 dev sütun kaderine terkedilmiş yürekler acısı durumda.
Granit ocaklarında o dönemlerde işlenen sütunların bazılarının geçmişte köylüler tarafından bilinçsizce dibek taşı, zeytin yağı presi olarak parçalanarak kullanıldığı biliniyor.
Antik Yahyaçavuş köyünde bulunan ve 3 bin 500 yıllık olduğu sanılan sütunlar için ne bir açıklayıcı, anlatıcı tabelalar var, ne de istikamet gösteren işaretler. Ben rastlantı sonucu buldum. Park yeri de yok bekçisi de. Aracınızı tarlaya bırakıp engebeli yollardan yürüyorsunuz. Ama gelin görünkü pislik içerisinde terk edilmiş her birinin boyu 11, çapı 1.87 metrelik 80 ton ağırlığındaki sütunların devasa görünümüne hayranlık duymamak elde değil.
O dönemlerde granit ocaklarından el emeği ile odunların delinerek yerleştirilip sulanması tekniği ile çıkartılan sütunların yuvarlana yuvarlana veya arabalarla denize indirildiği ve buradan gemilerle Roma’ya taşındığı, Kolezyum ve Roma Forumu'nu süslediği tarihçilerce belirtiliyor.
Asırlarca burada kaderine terk edilen 7 adet sütuna geç de olsa şimdilik köylüler sahip çıkıyor. Kimisi gerektiğinde turistlere bilgi veriyor, gönüllü rehberlik yapıyor.
Kaç kez Kültür ve Tanıtma Bakanlığı'nın kapısı çalınmış. Burasının koruma altına alınması istenmiş. Maalesef yanıt verilmemiş. Çanakkale'nin her yerinden tarih fışkırıyor. Yahyaçavuş Kötünde ki bu 7 adet granit taşı sütunları mutlak devletçe koruma altına alınıp ülkemize kazandırılmalı.