Canlı Yayın
Ersoy Soyer
Göçebe; yerleşik olmayan kişi veya topluluklara verilen tanımlama. Peki dijital hali nasıl oluyor bu göçebeliğin? Mecburi eve kapanma sonrası şirketler haliyle daha hızlı dijital oldular. İşlerini ayakta tutabilmek için uzaktan çalışma modellerine geçiş yaptılar. Hatta çoğu ülke dört gün çalışma modellerine bile hazırlandılar. Pasif gelir ve birçok yeni model konuşuladursun genç kuşak çalışanlar; sürekli ofis ortamında olmak, kredi kartı hesap kesim tarihiyle kendini dokuz altı bir mesai sarmalında bulmak istemediğinden dijital ve uzaktan özgürce çalışabileceği iş modellerine daha çok odaklandılar.
Pandemi bu kadar şeyin üstüne insanları hayatı sorgulamaya da itince, hem gezmek hem de çalışmak daha popüler bir seçim haline geldi. Bir karavan alıp her yeri gezme hayali kuranlar, ortalık açıldığında beklettiğim o dünya seyahatini artık yapacağım diyenler, herkes dolabında tuttuğu veya ötelediği her şeyi biraz daha öne çekti. Bu sebeple de zarar eden bazı sektörler yakın zamanda daha olumlu bilançolara kavuşacaklar.
Internet ile uzaktan çalışmaya dair iş modelleri ve çeşitlilikleri de artınca Digital Nomad yani Dijital Göçebelik popüler bir yaşam tarzı haline geldi. Şu an dünyanın her yerinde bir “coworking space” (ortak çalışma alanı) , bir otel, bir kafe , restoran veya kütüphanede, onlara sıkça rastlayabilirsiniz. Artık her yerdeler ve aramızdalar. Çoğu teknoloji şirketinin yasal süreçlerini yönetmek adına bir adresi var ama çalışanları hiç o ofise gelmediler. Artık her yer bir çalışma ortamı olabiliyor.
Şirketler ilk zamanlarda bu çalışma düzenini eski alışkanlıkları sebebiyle hemen benimseyemediler ama birer birer çalışanlarının beklentilerine cevap veremeyenler, şirketteki yetenekleri kaybetmeye başladılar. Değerli çalışanlarını elde tutmak isteyenler bu yeni iş modellerine mecburen adapte olmaya başladılar diyebiliriz.
Haftanın seçeceğin iki işi gününü evden veya dilediğin yerden seçerek çalışma olanağı, şehirde anlaşmalı ortak çalışma ortamlarından saatlik paketler, ek internet paketleri, uzaktan çalışmayı kolaylaştıracak teknolojik gereksinimlerin için sunulan bonuslar... Hepsi teknoloji şirketlerinin ikna paketleri arasındalar. Tabi ki buna Türkiye’nin herhangi bir yerinde olup dolar veya euro ile maaş kazanan ama Avrupa, Amerika veya Uzakdoğu’daki şirketlere çalışanları da eklersek, gayet cazip iş modellerinin varlığından bahsedebiliriz.
Tam bir “Digital Nomad” olabilmeniz için ise biraz daha sınırların dışına çıkmanız gerekecek. Üstelik dünyayı gezme planlarınızı ertelemeden, bir yandan da işinize devam edebilmeniz sanırım bizim tabirle kaymaklı ekmek kadayıfı gibi oluyor. Hatta İngiliz emeklisi amcalarımızın gelip Antalya’da, Muğla’da sterlin olarak aldıkları emekli maaşlarını tl ye çevirerek çok daha refah içinde yaşamaları boşuna değil. Birçok dijital göçebe kazancının daha değerli olduğu ülkelere giderek altı ayını orada geçiriyor. Sıkıldığında ise başka bir ülkeye geçiş yaparak, biraz da orayı deneyimleyerek güzel bir yaşam tarzı benimseyebiliyor. Sürekli tropik adaları seçen onlarca teknoloji çalışanı var. Kışı tropik bölgelerde yazı kendi ülkelerinde geçiren birçok kişi tanıyorum.
Birçok ülke bu şekilde yaşayan dijital göçebeler sebebiyle çeşitli vize ve oturum türlerini de yasalaştırmaya başladılar. Her ne kadar ülkemizde şu anda vize alabilmek en büyük krizlerden biri de olsa, seçenekler arasında artık Dijital Göçebe iseniz başka bir alternatife daha sahipsiniz.
Peki hangi meslek grupları dijital göçebeleri oluşturuyor dediğimizde; çoğunlukla teknoloji tabanlı iş yapan yazılımcılar, görsel tasarımcılar, metin yazarları, blogger ve influencerlar, destek hizmetleri çalışanları, sosyal medya uzmanları ve dijital pazarlamacılar en başta gelen meslek dalları olarak karşımıza çıkıyor.
Bu yetenekli kişileri kendi ülkelerine çekmek isteyen politikacılar farklı alternatifler sunarak kazanılan paranın kendi ülkesinde harcanmasını da ekonomik bir değer olarak görüyorlar. Bir yandan da kültürel etkileşimle yeni fırsatların kapılarını aralamak niyetindeler. Artık birçoğumuzun Linkedin biyografisinde aynı anda birden fazla mesleği taşıdığını görmemiz de başka bir dikkat çeken nokta. Buradan hareketle nitelikli insanları kaybetmeden yeni iş modellerine hızlı adapte olabilirsek, nitelikli ve değerli iş gücünü ülkemize çekmek adına güzel fırsatlara sahip olabiliriz.
Göçebe; yerleşik olmayan kişi veya topluluklara verilen tanımlama. Peki dijital hali nasıl oluyor bu göçebeliğin? Mecburi eve kapanma sonrası şirketler haliyle daha hızlı dijital oldular. İşlerini ayakta tutabilmek için uzaktan çalışma modellerine geçiş yaptılar. Hatta çoğu ülke dört gün çalışma modellerine bile hazırlandılar. Pasif gelir ve birçok yeni model konuşuladursun genç kuşak çalışanlar; sürekli ofis ortamında olmak, kredi kartı hesap kesim tarihiyle kendini dokuz altı bir mesai sarmalında bulmak istemediğinden dijital ve uzaktan özgürce çalışabileceği iş modellerine daha çok odaklandılar.
Pandemi bu kadar şeyin üstüne insanları hayatı sorgulamaya da itince, hem gezmek hem de çalışmak daha popüler bir seçim haline geldi. Bir karavan alıp her yeri gezme hayali kuranlar, ortalık açıldığında beklettiğim o dünya seyahatini artık yapacağım diyenler, herkes dolabında tuttuğu veya ötelediği her şeyi biraz daha öne çekti. Bu sebeple de zarar eden bazı sektörler yakın zamanda daha olumlu bilançolara kavuşacaklar.
Internet ile uzaktan çalışmaya dair iş modelleri ve çeşitlilikleri de artınca Digital Nomad yani Dijital Göçebelik popüler bir yaşam tarzı haline geldi. Şu an dünyanın her yerinde bir “coworking space” (ortak çalışma alanı) , bir otel, bir kafe , restoran veya kütüphanede, onlara sıkça rastlayabilirsiniz. Artık her yerdeler ve aramızdalar. Çoğu teknoloji şirketinin yasal süreçlerini yönetmek adına bir adresi var ama çalışanları hiç o ofise gelmediler. Artık her yer bir çalışma ortamı olabiliyor.
Şirketler ilk zamanlarda bu çalışma düzenini eski alışkanlıkları sebebiyle hemen benimseyemediler ama birer birer çalışanlarının beklentilerine cevap veremeyenler, şirketteki yetenekleri kaybetmeye başladılar. Değerli çalışanlarını elde tutmak isteyenler bu yeni iş modellerine mecburen adapte olmaya başladılar diyebiliriz.
Haftanın seçeceğin iki işi gününü evden veya dilediğin yerden seçerek çalışma olanağı, şehirde anlaşmalı ortak çalışma ortamlarından saatlik paketler, ek internet paketleri, uzaktan çalışmayı kolaylaştıracak teknolojik gereksinimlerin için sunulan bonuslar... Hepsi teknoloji şirketlerinin ikna paketleri arasındalar. Tabi ki buna Türkiye’nin herhangi bir yerinde olup dolar veya euro ile maaş kazanan ama Avrupa, Amerika veya Uzakdoğu’daki şirketlere çalışanları da eklersek, gayet cazip iş modellerinin varlığından bahsedebiliriz.
Tam bir “Digital Nomad” olabilmeniz için ise biraz daha sınırların dışına çıkmanız gerekecek. Üstelik dünyayı gezme planlarınızı ertelemeden, bir yandan da işinize devam edebilmeniz sanırım bizim tabirle kaymaklı ekmek kadayıfı gibi oluyor. Hatta İngiliz emeklisi amcalarımızın gelip Antalya’da, Muğla’da sterlin olarak aldıkları emekli maaşlarını tl ye çevirerek çok daha refah içinde yaşamaları boşuna değil. Birçok dijital göçebe kazancının daha değerli olduğu ülkelere giderek altı ayını orada geçiriyor. Sıkıldığında ise başka bir ülkeye geçiş yaparak, biraz da orayı deneyimleyerek güzel bir yaşam tarzı benimseyebiliyor. Sürekli tropik adaları seçen onlarca teknoloji çalışanı var. Kışı tropik bölgelerde yazı kendi ülkelerinde geçiren birçok kişi tanıyorum.
Birçok ülke bu şekilde yaşayan dijital göçebeler sebebiyle çeşitli vize ve oturum türlerini de yasalaştırmaya başladılar. Her ne kadar ülkemizde şu anda vize alabilmek en büyük krizlerden biri de olsa, seçenekler arasında artık Dijital Göçebe iseniz başka bir alternatife daha sahipsiniz.
Peki hangi meslek grupları dijital göçebeleri oluşturuyor dediğimizde; çoğunlukla teknoloji tabanlı iş yapan yazılımcılar, görsel tasarımcılar, metin yazarları, blogger ve influencerlar, destek hizmetleri çalışanları, sosyal medya uzmanları ve dijital pazarlamacılar en başta gelen meslek dalları olarak karşımıza çıkıyor.
Bu yetenekli kişileri kendi ülkelerine çekmek isteyen politikacılar farklı alternatifler sunarak kazanılan paranın kendi ülkesinde harcanmasını da ekonomik bir değer olarak görüyorlar. Bir yandan da kültürel etkileşimle yeni fırsatların kapılarını aralamak niyetindeler. Artık birçoğumuzun Linkedin biyografisinde aynı anda birden fazla mesleği taşıdığını görmemiz de başka bir dikkat çeken nokta. Buradan hareketle nitelikli insanları kaybetmeden yeni iş modellerine hızlı adapte olabilirsek, nitelikli ve değerli iş gücünü ülkemize çekmek adına güzel fırsatlara sahip olabiliriz.
SON DAKİKA
